3 Mayıs 2013

ENERJİNİN KORUNMASI


Pozitif ve Negatif Enerjiler
Bulunduğumuz çevrenin, ortamın, birlikte olduğunuz insanların enerjimizi yani bizi nasıl etkilediğini fark e...tmişsinizdir ! Bu yazıyı okuyunca, psişik korunma ile ilgili pek çok sorunuza yanıt bulduğunuzu fark edecek ve rahatlayacaksınız…
Çevremizin ve insanların enerji dengelerimizi nasıl etkilediğini fark etmişsek enerjimizi korumak için birlikte çareler arayabilir ve kendi kendimizin şifacısı olabiliriz. Öncelikle şunu belirtmekte yarar var. İçinde yaşadığımız oda, ev, mahalle, işyeri ve benzeri mekanlardan, birlikte olduğumuz insanlara kadar, dışımızda bulunan hemen her şeyden etkileniyoruz. Üstelik bu etkiler hiç de küçümsenmeyecek boyutlarda olup kimi zaman sempati, kimi zaman antipati biçiminde şuurumuza yansıyor. Yani çok sevinçli bir halde iken birdenbire üzgün ve umutsuz bir hale geçmemiz mümkün. İlk yapacağımız şey çevre etkilerini önemsemek olmalı. Bu uyumsuz enerjileri o an için biz üretmemiş isek bunu dışarıdan almış olabiliriz.
Evimizin renginden içindeki eşyalara ve yerleşim düzenine kadar her şey bizi öyle bir etkiliyor ki, ya rahat hissediyoruz kendimizi ya da rahatsız oluyoruz ve bunu mantığımızla da her zaman ölçemiyoruz. Bu konuda destek ve yardım almak mümkün! Nasıl mı? İçinde yaşadığımız ortama astrangement uygulatarak… ASTRANGEMENT yaşam alanlarının gökyüzü ve kendi enerjilerimizle uyumlanması anlamına geliyor. Astrangement ile sadece görüntüye önem veren bir güzellik yerine; doğal içsel uyumu, size ait güzelliği yaşamanıza olanak tanıyacak bir ortam yaratıp, evinizi içinden çıkmayı hiç istemeyeceğiniz bir yuva; iş yeriniz ise sizi ulaşmak istediğiniz hedeflere götüren verimli bir ortam haline dönüştürmenize ve kendinizi huzurlu hissetmenize olanak sağlayan, bunu yaparken de sizin doğum haritanızın verilerinden yararlanan bir yeni çağ uygulaması...
Pozitif ya da negatif enerjilere muhatap olmak; insanın başarısını, sağlığını, ilişkilerini ve aklımıza gelen hemen bütün her şeyi yani bütünlüğümüzü etkiliyor. Sonra, içinde yaşadığınız semt ve birlikte olduğunuz insanlardan aldığınız etkiler sizi biçimliyor, değiştiriyor, rahatlatıyor veya gerilim içine girmenize neden oluyor. Biraz duyarlı, biraz kendisiyle ilgili bir insan şöyle düşünüyor; "Bana neler oluyor, ben böyle değildim" diyor. Yahut, "Hiçbir neden yokken neden böylesine geriliyorum" diyebiliyor. Çünkü, düşünerek çözebileceğimiz bir durum yok ortada. Sadece ve sadece oturduğunuz evden, birlikte olduğunuz insanlardan, hatta yaşadığınız apartmanda oturan herhangi bir komşunuzdan bile etkilenebilirsiniz ve bunu düşünerek bulamazsınız. Sizin bilginizin dışında olan ve bilmenize imkan olmayan pek çok etki size kadar ulaşıp farklı bir hal yaşamanıza neden olabilir. Mesela, yan komşunuz ya da üst katta oturanlar o gün büyük bir gerilim yaşamış, çok üzücü bir olayın etkisinde kalmış olabilirler ve ailecek büyük bir gerilim yaşıyor olabilir ve sizin bundan zerre kadar haberiniz olmayabilir. Siz ise, gayet keyifli bir gün geçirmiş ve sonrada evinize gelmişsinizdir. Biraz sonra yavaş yavaş gerildiğinizi, hatta neredeyse patlayacakmış gibi hissetmeye başlarsınız ve o dakika "Ne oluyor" diye sorabilirsiniz. İşte bu hal, hiçbir şekilde sizden kaynaklanmadığı halde size ulaşan etkilerin bir sonucudur ve bunu anlamanız mümkün değildir. Böyle bir durumda ya dışarı çıkmalı veya bütün dikkatinizi sevdiğiniz konulara yönelterek dışarıdan gelen etkilere kendinizi kapatmalısınız.
Bizi sarıp sarmalayan bütün her şey enerjinizi hem azaltabiliyor, hem de yükseltebiliyor. Bunu ayırt etmeye, farkına varmaya başladığınız andan itibaren kendimizi enerji dengelenmesi açısından gözlemlemeyi öğreniyoruz. Fakat neler olup bittiğini anlamak pek kolay olmuyor. Biraz çaba biraz emek istiyor enerjileri dengelemeyi öğrenmek de her konuda olduğu gibi. Yani yaşamı bütünsel bir tablo olarak ele alırsak, tablodaki renkler bazen soluyor, bazen son derece parlak ve güçlü oluyor. Ve sürekli değişiyor. Biçimler değişiyor, anlam değişiyor ama dikkatli bir gözlemci isek, tablonun bütünlüğünün anlamını sürdürdüğünü sevinçle gözlemleyebiliyoruz. Eğer gözlem yeteneğimiz gelişmemişse, ne yazık ki tabloyu oluşturan formlar ve fiziğe bürünmüş enerji bedenler olarak bizler bu anlamın bütünlüğünü oluşturduğumuzu anlamıyor ve boşu boşuna anlam arayışı içine girebiliyoruz, üzülüyor ve zaman kaybediyoruz. “Benim bütündeki anlamım nedir?” sorusu en yorucu sorulardan biri ve bu soruyla başa çıkabilmenin tek yolu, yeni çağ enerjilerine rahat uyumlanmak için bilgilenmek. Durmadan, bıkmadan, usanmadan… Her gün yeniden ve yeni baştan… Enerjimiz azaldığı zaman rengimiz soluyor, biçimimiz silikleşiyor. Enerjimiz yükseldiği zaman parlamaya ve belirginleşmeye başlıyoruz. Işıldadığımız zaman kendimizi iyi hissediyoruz. Fakat bunun nasıl olup da değiştiğini anlayamıyoruz. Çünkü kendimizi her şeyin dışında hissederken ve zannederken, bu zan etkisi ile diğer her şeyden etkilendiğimizi gözden kaçırabiliyoruz. Bu durum tıpkı bir rengin yanına başka bir renk koyduğumuz zaman kendini göstermesi veya kaybolmasına benziyor. Baskın bir rengin yanında zayıf bir renk kaybolurken, birbirine yakın renkler ise tek bir renkmiş gibi algılanıyor. Zıt renklerin ise her ikisi birden görünüyor ve dikkat çekici oluyor.
Her insanı, olayı veya objeyi birer renk olarak düşünecek olursak, bunların birlikteliği sonucunda ortaya çıkan renk ya da enerji, hangisi baskınsa o olacaktır. Bu duruma örnek olarak, yakınlarınızla veya tanıdıklarınızla ilişkilerinizi düşünün. Örneğin kendinizi düşünün. Biriyle birlikte olduğunuz zaman kendinizi yorgun, halsiz ve isteksiz hissettiğiniz halde biraz sonra karşılaştığınız başka biri canlanmanıza neden olmaktadır. Hatta bu durumu tarif etmek için, "Sen bana iyi geliyorsun" şeklinde duygunuzu dile getirmişsinizdir. Üstelik bu durum sadece ilişkilerinizde değil aynı zamanda mekanlarda da ortaya çıkar. Yani evlerde, işyerlerinde veya herhangi bir ortamda. İlk girdiğiniz bir mekanda kendinizi çok iyi hissettiğiniz veya hemen kalkıp gitme isteği duyduğunuz zamanları hatırlayın. Hassas enerji beden, etkiyi alıp hemen oradan uzaklaşmak istemiş olabilir ama biz ne yaparız? Bu doğal içtepiyi ciddiye almaz ve onu klasik toplumsal kurallar adına sustururuz. “Ayıp olmasın şimdi, yanlış anlarlar” der, kendi kendimize şakralarımızın enerji dengelerini bozmalarına izin veririz. Bütün bunlar farkında olmadan meydana gelmekle birlikte aynı zamanda içsel olarak kendinize en uygun olanı duygularınız ve beş duyunun dışına taşan duyularımız yani psi yeteneğimiz aracılığı ile ihtiyacımız olanı seçmemize de yardımcı oluyor. Önemli olan duyguları ve duyumları yakalamayı ve bunlara önem vermeyi öğrenmek.
Kendimiz için en iyi ve doğru olanı, akıl yürüterek belirleyip yaşamak yerine duygu ve duyularımıza, halk deyişiyle altıncı hissimize önem vermeyi öğrenirsek ve aklımızı bu duyumları değerlendirmek için kullanacak olursak, yaşam enerjinizin yükseldiğini hissederiz. Çünkü kendi rengimize ve enerji bedenimize en uygun olanı, bizi gösterecek ve ışığımızın çevremize yansımasına yardımcı olacak enerjileri seçmemizi sağlayacak olan, içinizden yükselen bu duyumdur. İçimizin sesini dinlemek yerine seçimlerimizi sadece akıl yürüterek ve mantık aracılığı ile yaptığımız zaman sağlık sorunları yaşamaya başlayabiliriz. Oysa aklımızı duygu ve beş duyunun dışına taşan duyumlarımız ile birleştirmeyi başardığımız zaman son derece sağlıklı ve başarılı olabilir, bütünün bir parçası olduğumuzu daha sık hissedebiliriz. Bu hissedişlerin kalitesini arttırmak için alternatif tıp uzmanlarına ve holistik şifacılara göre egzersiz yapmakta oldukça önemli özellikle enerji beden hekimliğinde, egzersizler enerjiyi yükseltiyor ve zihni açıyor.
Özellikle açık havada veya balkonunuzda, hiç olmazsa açık bir cam karşısında yaptığınız zaman son derece hızlı sonuç alırız. Kendinizi yükselmiş, dinç ve keyifli hissetme gücünüz artar. Kan dolaşımınız hızlanıp beyninize daha fazla kan pompalandığı için zihniniz daha iyi çalışmaya başlar. Açık havada bol oksijen olduğu için beyniniz daha iyi beslenir. Koşmak ya da yürüyüş yapmak da zindelik için çok gerekli ama trafiğin kilitlendiği caddelerde koşmak, insanı gevşeteceğine aksine insanı daha gergin de yapabilir. Yürüyüş ve egzersiz yapmak için oksijenin daha fazla olduğu ağaçlık alanlarda korular, parklar, bahçeler bulabiliriz. Böyle bir yer bulamıyorsak, odamızın pencerelerini ardına kadar açıp karşısına geçerek de, egzersizlerimizi tamamlayabiliriz.
Zihnimizin ve yüreğimizin çok karışık olduğu ve karamsar duygulara kapıldığımız zaman, ki şu sıralarda bu tip ruh halleri çok revaçta; hem psişik, hem zihinsel, hem de bedensel açıdan yükselmeye ihtiyaç duyarız. Zihinsel karışıklık duyguların da karışmasına neden olur ve bunların sonucunda isteksizlik, yorgunluk ve halsizlik ortaya çıkar. Halbuki her işin başı sağlık. Şayet sağlıklı olursak, her türlü sorunun üstesinden gelebilir, her türlü karışıklığa çözüm bulabiliriz. Bu yüzden her ne olursa olsun, kendimizi ne derece yorgun ve halsiz hissetsek de canlanmayı istemeliyiz hem de güçlü bir arzu ile bu düşünceyi yaşama geçirmenin bir yolunu bulmalıyız. Kaybettiğimiz her an bizim yaşamımızdan kopup gitmektedir. Doğan güneşin hayat veren ışığının pencereden içeri girmesi için bütün perdeleri kenara çekin ve pencereyi ardına kadar açın. Aldığınız solukla birlikte yaşam enerjisinin içinize dolduğunu hissetmeye çalışın. Dikkatinizi aydınlanan güne ve sabahın serinliğine odaklayın. Sonra egzersiz yapmaya başlayın. Aldığınız ilk solukla birlikte canlanmaya başladığınızı hissedeceksiniz. Hatta neşeli bir müzik eşliğinde dans edebilir, böylece doğan güneşi selamladığınızı düşünebilirsiniz. Böylece güneşin hayat veren canlandırıcı enerjisiyle bütünleşebilirsiniz
Bu uygulama, halinizi hemen değiştirecek ve kendinizi enerjik ve istekli hissedeceksiniz. Bunun üstüne ılık bir duş alın, güzel bir kahvaltı yapın. Şimdi her türlü karışıklığı çözmeye, sorunlarla boğuşmaya hazırsınız. Ve daha hızlı gelişmenize katkıda bulunacak özellikle şifa ve enerji bedeni anlatan kitapları da okumayı da asla ihmal etmeyin!... Basit gibi görünen bu küçük egzersizler psişik korunma yöntemleri olarak enerji bedenlerimizin daha ışıklı olmasına ve kendi kendini korumaya almasına yardım edecektir.... astroset

Bir Araç A Şehrinden B Şehrine 100km. Hızla Gitmektedir...

Peri Kızı Ve Munzur’un Gözyaşları

 

Evvel zaman içinde kalbur saman içindeyken pireler berber develer tellal iken, Munzur efsanesi herkesin dilinde, terzilerin pirinden de önce ondan da öte kadim bir sözmüş. Bir olanı, tek olanı anlatanmış Mu...nzur dağı. Aşk munzur’muş, munzur aşkmış. Aşk kuşatmış munzur dağını. Gözyaşları kırkpınar olup akan ol aşkın sahibiymiş Munzur. Efsunlanmış gibi zamana karşı durmuş yıllar yılı. Gözyaşları Munzur suyu olmuş yürürmüş kılcal damarlardan dallara, dallardan çiçeklere, çiçeklerden çimenlere. Dağ olmuş, börtü - böcek tüm canlıları barındırmış koynunda. Açıp kollarını aşkın diyarlarına, hem arşa hem arza doğru arşın arşın yürümüş Munzur.
Çok çok eski zamanın birinde kentlerden uzak ulu bir dağın yamacında, mavisi yeşiline karışmış, uzun uzun ağaçların gölgelerini cömertçe sunduğu, türlü türlü böceklerin, çiçeklerin yaşadığı, insanoğlunun pek az uğradığı yüksek kayaların, ormanların, eteklerinde buz gibi suların çağıldadığı çağlayanların arasında, şiri mi şirin, mini minnacık bir köy varmış. Bu köyün vahşi vadileri arasında nerden geldiği ve kim olduğu bilinmeyen güzel bir peri kızı yaşarmış.
Yapayalnız bu genç kız geçimini geyik sütü, keklik yumurtaları,kenger, yabani bitkiler, kökler, meyvalar toplayarak sağlarmış. Arada bir de köylere inererek topladığı bitkileri, meyvaları köylülere dağıtıp karşılığında da ihtiyacı olan eşyaları ve gıdaları alıp ortadan kaybolurmuş. Kimseyle uzun uzadıya konuşmaz, kimsede ona pek soru sormazmış.
Kim olduğunu nereden geldiğini kimse bilmez ve de gizli olağan üstü bir güce sahip olduğuna inanıldığı için herkes çekinirmiş. İn mi cin mi, ne olduğu pek belli değilmiş köylülerin gözünde. O yörede herkes onun efsunlu olduğuna inanıp kimilerine göre büyücü, kimilerine göre lanetli, kimilerine göre ermiş, kimilerine göre iyilik ve hayır meleği, kimilerine göre de allahın zararsız zavallı bir kuluymuş ama en çok peri kızı olduğuna dair söylenceler ortada dolaşırmış. Hatta hayvanlarla, kuşlarla konuştuğuna dair tanık olanlar da yok değilmiş.
Bu gün hala o yöre de Peri kızla Munzur’un aşkı üzerine beyitler söylenir, türküler derlenir, Peri kızın güzelliği konuşulur. Topuğuna kadar inen saçları, simsiyah gözleri, kıpkızıl dudakları, inci dişleri, pembe yanaklarıyla çevredeki bütün kızları kıskandıracak kadar güzel ve alımlıymış.
Peri kız köye her indiğinde herkes ona hayranlıkla bakar , ağzından çıkacak bir kelimeyi beklermiş. Her gelip gitiğinde Munzur isminde civan gibi gencin yüreği heyecandan göksünün kafesine sığmaz, gümbür gümbür atarmış, yanına yaklaşmaz uzaktan uzağa seyredip Peri kızını, içi titrermiş. Peri kızı ile her gözgöze geldiğinde yüreğine kor düşer gizli gizli yanarmış…
Günlerden bir gün vadideki mağarasının önündeki gölün başında oturmuş, alt tarafından çağıl çağıl akan sulara bakarak türküler mırıldanırken, bir süre sonra derin gölün mavi suyunda bir kıpırtı farketmiş Peri kız, mavi gölün içinde güneşle yıkanmış gibi yakamozlar saçan munzur Peri kızın mırıldandığı türküyle birlikte yavaşça göl suyunun mavi kanatlarında süzülüp çıkmış, Peri kızın dudağına bir öpücük kondurarak, peri kız daha ne olup bittiğini anlamadan, tekrar suya dalarak ortadan kaybolmuş.
Peri kız her gece suyun kenarına oturup Munzuru beklemiş, Munzur her gece vakti ayışığıyla beraber çıkıp gelirmiş. Geldiğinde de hemen gözden kaybolup gitmezmiş gün ışıyıncaya kadar, bir kelime bile etmeden biribirine sarılır öylece sabahın olmasını beklermişler.
Artık her gece dolunay ağaçların arasında ışıldarken onlar buluşmuş, sarılmışlar ve birbirilerine tek söz söylemeden ayrılmışlar. Biribirlerini öyle temiz duygularla ve derin bir aşkla sevmişlerki ve öyle alışmışlarki bir tek gece biribirini göremeden duramazlarmış.
Bir gece Munzur yine çıkıp gelmiş kaldığı yere bir de bakmışki in cin yok ortalarda, bir mektup bırakarak ortadan kaybolmuş canından çok sevdiği Peri kız. Dünyası başına yıkılmış Munzur’un yüreği yanmışta yanmış…
Sonra mektubu açıp yüreği parçalanarak okumaya başlamış munzur.
“Ben adımı, nerden geldiğimi, kim olduğunu bilmeyen zavallı bir kızım. Kim olduğumu ve nerden geldiğimi de hiç bir zaman bilmeyeceğim. Niye böyle davrandığımı sorma, sorsanda cevabını veremem...
Şunu bilki seni ölümüne seviyorum ama ben yalnızlıkla lanetlenmişim bir kere, yalnızlıkla lanetlenmemle son bulmuyor, hafızamı, gözlerimi bağlamışlar, geçmişimi ve kim olduğumu bilmemi, hatırlamamı engellemişler… Seni daha fazla mutsuz etmemek için, benimde bilmediğim bir yere gidiyorum…
Ama sana aşkımın karşılığı olarak bu güne değin hiç bir kimsenin sahip olamadığı bir hediye bırakıyorum… Şimdiden sonra aşkımızı düşünüp acı çektiğinde ama yine de seni ölümüne sevdiğimi bilerek mutlu olduğunda, gözlerinde dökülen her damlada bir pınar fışkıracak düştüğü yerden ve ben gözyaşlarında mayalanıp akan her pınarın damlalarında saklı kalacağım...
Ve o gece ilk defa munzurun gözlerinde munzur suyu kırk göze olup akmış kırpınar yaylasında ve Munzur buruk bir mutlulukla dünya dündükçe ağlamış.
İşte o gün bu gündür o pınarların gözelerinden içen herkesin yüreğine buruk bir mutluluk bir ferahlık dolmuş, yüreği sevgiyle yanmış; her dilek kabul olmuş, sevenler sevdiğine, hasret çeken analar, babalar çocuklarına kavuşurmuş…
Ve o dağların adı da Munzur olarak kalmış, gözyaşları da munzur suyu olmuş. O günden sonra ne görmüş, ne de haber almış sevdiği Peri kızından. İşte o gün bu gündür o kırk gözeden Munzur’un gözyaşları kırkpınar olup akar ve dünya döndükçe de akacak… Bu yüzdendir ki o pınarların suyundan içen herkesin yüreğine aşk, sevgi, merhamet mutluluk, iyilik dollar. Derler.
İşte o gün bu gündür Munzur da akan her pınar kutsaldır. Munzur'a ait bu üçüncü mitostan kaynağını almaktadır Munzur dağı ve Munzur suyu. Munzur Suyu Peri kızının gözlerinden akan gözyaşlarıdır inanışa göre. Yani tarihi derinliği çok çok eski dönemlere kadar gitmektedir...

FACEBOOK ŞİFRESİNİ UNUTANA ARKADAŞ YARDIMI

 
 
Facebook kullanıcıları artık bazı arkadaşlarını "güvenilir kişiler" listesine ekleyebilecek.
"Güvenilir kişiler", kullanıcı şifresi unutulduğunda kendilerine ulaşan güvenlik kodunu, telefonla veya kişisel olarak, "unutkan arkadaşlarına" iletebilecek.
... Facebook, blog sitesinde yaptığı açıklamada, bu uygulamayla kullanıcı şifresini hatırlamak için güvenlik sorusuna ve kimliği doğrulamak için gerekli uzun formlar doldurmaya ihtiyaç kalmayacağını vurguladı.
Faceboook'ın dünya genelinde 1 milyarın üzerinde etkin kullanıcısı bulunuyor.
Kaynak: Anadolu Ajansı

Yıkama Beni...Günün Fotosu...03/05/2013

Psikoloğa Vereceğiniz PARAYI...

Her yeni günde yeni bir yaşam yaratmak için bizlere yeni fırsatlar verilir.



Her yeni günde yeni bir yaşam yaratmak için bizlere yeni fırsatlar verilir.
Her sabah güneşin doguşu ile birlikte,Evren bizlere gelecegimizi biçimlendirmekte yeni olanaklar,seçenekler,olay ve oluşumları sunar.Bu ödüllerle ne yaptıgımız,yapacagımız ve bunlar hakkında ne ve nasıl hissettiğimiz (duygularımız)
yaşamlarımızın kalitesini belirler.Yaşadıgınız hayata farklı bakmak ilk zamanlar kalıpları kırmak adına zor olabilir ancak bakış açınızı degişir yada degişmezsiniz bu sizin geleceginizi belirler. Arada asla olamazsınız...!
Yaşamınızdaki olumsuzluklara yenilmek yerine bunlardan ders alamaya çalışın.Olumsuzu bir ögretmen baglamında kullanın ve içinden olabildiginiz kadar olumlu enerjinizle geçmeye çalışın.

Kuantum Yaşam Haritası

İletişim Kuralları işin felsefesidir.



İletişim Kuralları işin felsefesidir.

1- Gereksiz eleştiriden kaçının
2-Kaybetmeyi bilin
3-Makul olun
4-Olumlu ton kullanın
5 -Görüşlerinizi başkalarına kabul ettirmeye çalışmayın
6- Esnek olun
7-Sürekli dert yanan şikayet eden biri olmayın...

Madem beni sevmiyordun niye ilgi gösterdin...

Kivi'nin Faydaları...



Kivinin Anavatanı Çin’in Güney Bölgesinde yer alan Yangtse Vadisidir. 1900 lü yılların başında ise, Yeni Zellanda, İngiltere ve Amerikaya yayılmış, oradan da tüm dünyaca Tanınmıştır. Türkiyede Özellikle Rize de bol miktarda yetiştiril...mektedir. C vitamini açısından son derece zengin olan kivinin faydaları ve zararları hakkında sizleri bilgilendirmek istedik.
Kivinin Faydaları, Kivi Faydaları,Kivinin Faydaları Nelerdir
*Vücudu ve bağışıklık sistemini güçlendirir.
*Nezle ve grip gibi soğuk algınlıklarına iyi gelir.
*Nefes açıcı etkisi ile astımlılara faydalıdır.
*Başta göğüs kanseri olmak üzere, kanser oluşumuna ve ilerlemesine karşı koruyucudur.
*Kan basıncını dengeler.
*Tansiyonu ve kandaki kolesterol oranını düşürür.
*Karaciğeri çalıştırır ve kanı temizler.
*Kansızlığa ve mide rahatsızlıklarına iyi gelir.
*Yaşlanmanın ciltteki belirtilerini azaltır.
Kivinin Elementeleri,Kivinin İçindeki elementeler
A ve C vitaminleri ile potasyum açısından çok zengin bir meyve olan kivi, ayrıca kalsiyum, demir ve magnezyum gibi mineraller açısından da zengindir. Besleyici değeri yüksek bir besin olan kivinin bir tanesi ile günlük A ve C vitamini ihtiyacı karşılanabilmektedir.
Kivi meyvesi vitamin, flavonoit ve mineraller açısından oldukça zengindir. Özellikle, içerdiği C vitamini, potasyum ve beta-karoten kiviyi mucize bir meyve yapmaktadır…
İtalya’daki araştırmalar kivinin özellikle 6-7 yaşında çocuklarda solunum yolları üzerinde mucize gibi etkiler yarattığını gösteriyor.
Belirli bir süre kivi tüketiminin ardından çocuklarda nefes darlığı %32, gece öksürüğü %27, hapşırma %41, burun akıntısı %28 ve kronik öksürük %25 oranında azaldı.
Bunun sebebi ise kivinin içerisinde bulunan flavonoitlerin hücre içi hasarı azaltması ve DNA mutasyon ve hasarını önlemesi olarak gösteriliyor.
Antioksidan özellikleri de var!
Kivi meyvesi içerisinde bol miktarda C, E, ve A vitamini barındırır. C vitamini suda çözünebilen antioksidan bir maddedir ve vücudumuzu koruduğu kanıtlanmıştır.
Kivinin Kalorisi
1 adet kivi 46 kalori içerir.

Kivinin Zararları,Kivinin Zararları Nelerdir,Kivinin Zararı
Kivideki actinidin enzimi bazı kişilerde alerjik etki yaparak dudaklarda şişme, kaşınma, gözde ve burunda kaşıntıya neden olabilir.

kaynak: Şifacı

Gerçek Basittir


Bir gün bilge hırkasını çıkardı ve onunla bir yumurtayı sarıp sarmaladı. Sonra da kasabanın ana meydanına gelip insanların kendi etrafına toplanmalarını istedi. Onlarca, yüzlerce kişi bilgenin çevresini sardı.
"Bugün hepin...izin katılabileceği büyük bir yarışma düzenliyo¬rum." diye seslendi bilge. "Kim bu hırkanın içinde ne olduğunu bilirse, onun içindeki yumurtayı ona vereceğim." İnsanlar birbirleriyle bakıştılar, meraklandılar. Ama kimse bir tahminde bulunmak istemedi. Sonunda kalabalıktan birisi bilgeye şöyle dedi:
"Bunu nereden bilebiliriz, bize vahiy gelmiyor ki."
"Bakın, bu hırkanın içindeki şeyin yumurta sarısı gibi sarı bir göbeği var ve yumurta beyazı gibi şeffaf bir sıvıyla kaplı. Hepsi de, kolayca kırılabilen bir kabukla çevrili. Hadi bilin bakalım bu hırkanın içinde ne var?"
Çevresini saran herkes bilgenin elinde bir yumurta tuttuğunu düşünüyordu, ama cevap o kadar besbelliydi ki, hiç kimse o kadar insanın önünde rezil olmak istemiyordu. Öyle ya, o şey ya bir yumurta değilse, bilgenin derin ilmiyle söylemek istediği başka bir şey ise? Hayır hayır, bilge mutlaka başka bir şeyi ima ediyordu.
Bilge, iki defa daha sordu. Ama aptal durumuna düşmek istemediği için kimse cevap vermedi. Bilge sonunda hırkayı açıp yumurtayı herkese gösterdi ve şöyle dedi: "Aslında cevabı hepiniz biliyordunuz. Ama kimse cesaret edip de bunu dile getiremedi. Bu haliniz, riske girmeye, kaybetmeyi göze almaya cesaret gösteremeyenlerin haline benziyor. Gerçekte çözümler çok basit. Bu basit çözümleri Allah akıl gözümüze gösteriyor. Ama insanlar hep karmaşık açıklamaların peşine düşüyorlar, sonunda ise bu açıklamalardan bir şeyler yapmaya sıra gelmiyor."

Kaynak: Şifacı

Dibe Vurmak İyidir


Hepimizin hayatında “Dibe vurdum” dediği anlar olmuştur. Dibe vuruşları genellikle büyük kayıpların ardından yaşıyoruz. Kimimiz sağlığını kaybediyor, kimimiz ilişkisini, kimimiz işini, evini, parasını… Kimimiz ise çok da...ha fazlasını…
Hayat bize her zaman seçimler sunuyor. Dibe vurduğumuzda da yine seçimimiz var, her ne kadar seçimsiz gibi hissetsek de; ya depresyona girmeyi seçiyoruz ya da bu durumu bir fırsat olarak değerlendirmeyi seçiyoruz.
Böyle anlar, uzun zamandır süregelen sorunlarımızı artık görmezden gelemeyeceğimizi ve onları artık yara bandı ile iyileştiremeyeceğimizi fark etmek için birer fırsat. Bu anlar bize elbette acı veriyor, çaresiz hissediyoruz, sanki bir daha asla iyi hissedemeyeceğiz yanılsamasını yaşıyoruz.
Oysa dibe vurduğumuzda artık gidebileceğimiz tek istikamet var, o da yukarı doğru!
Dibe vurduğumuzda dış dünyadan kopuyoruz ve mecburen içe dönüyoruz; kendimizi sorgulamaya başlıyoruz. Bu süreçte kendimizle ilgili harika keşifler yaşamaya hazırlıklı olalım. Birçoğumuzun hayatı dibe vurduktan sonra yeniden şekilleniyor. Her zaman yaptığımızdan farklı bir şey yapabilme gücünü böyle anlarda buluyoruz kendimizde. Nice insan ciddi sağlık sorunlarının ardından sağlıklı yaşamayı yeniden öğreniyor ya da sevmediği mesleğinden vazgeçip keyif veren sevdiği bir işe geçiş yapıyor.
Dibe vuruş sürecinde gücümüzü adım adım dışarıya verdiğimiz için ciddi acı çekiyoruz ama yukarı doğru çıkarken başkalarına dağıttığımız o gücümüzü geri alıyoruz; öz gücümüze yeniden kavuşuyoruz. İşte bu güçle hayatımızı yeniden ve daha farklı şekillendirebiliyoruz, hayatımızda yeni bir sayfa açabilme cesareti buluyoruz.
Hayatın sadece yemek, içmek, barınmak ve üremekten ibaret olmadığını, aslında çok daha fazlasıyla bu dünyaya geldiğimizi anlayarak bütün değer yargılarımızı yeniden gözden geçirme fırsatı yakalıyoruz. O ana kadar farkında bile olmadığımız yeteneklerimizi keşfedebiliyoruz.
Dibe vuruşlar bize kendimizi gerçek anlamda keşfetme ve tanıma imkânı sunuyor. Sadece etten ve kemikten ibaret olmadığımızı; bundan çok daha fazlası olduğumuzu anlıyoruz. Spritüel yönümüzü keşfediyoruz çünkü beden fiziksel acıyla duygusal ya da ruhsal acıyı birbirinden ayırt etmiyor.
Bir kez dibe vurduktan sonra yıllardır kendimizi ihmal ettiğimiz konularda yoğun bir açlık duygusu hissetmeye başlıyoruz; bu, ruhumuzun açlığı. Bir an önce ruhumuzu doyurmak için büyük bir istek duyuyoruz. Bolca araştırıyor, bolca kitap okuyoruz. Yeni yollar deniyoruz, yeni insanlarla tanışıp onların hayat hikâyelerinin bizimkini aynalamasına izin veriyoruz. Farkındalığın bol olduğu bir dünyaya adım atıyoruz ve egomuz adım adım törpüleniyor. Ben’imiz ortaya çıkmaya başlıyor. Etkin dinleme becerimiz, empatimiz, anlayışımız artıyor; hayata bakış açımız genişliyor; önyargılarımızdan arınmaya başlıyoruz.
Dibe vuruşların armağanı gerçekten de büyük.
Dünya Ana kendini nasıl ki doğal afetlerle yeniliyorsa biz de kendimizi yenilemek için kendi doğal afetlerimizi yaratıyoruz hayatımızda.
Dilek Kökter kuraldisidergi.com

3 Saniyede 9 Olmayan Sayıyı Bulun...Haydi Dehalar...Ne Duruyorsunuz?

Vazgeçmek her zaman zayıflık demek değil, bazen bırakacak kadar güçlü olmaktır...

Beklenen hep geç geliyor; geldiği zaman da insan başka yerlerde oluyor..



Beklenen hep geç geliyor; geldiği zaman da insan başka yerlerde oluyor.. - Oğuz Atay

Eğer kalırsam, kalışımda bir ayrılış vardır; gidersem, ayrılışımda bir kalış.



Evim der ki, "Beni bırakma, çünkü burada senin geçmişin yaşıyor."

Yolum der ki, "Gel ve beni izle, çünkü ben senin geleceğinim."

Ve ben hem eve, hem de yola derim ki,

"Benim ne geçmişim, ne de geleceğim var. Eğer kalırsam, kalışımda bir ayrılış vardır; gidersem, ayrılışımda bir kalış.

Halil cibran

Azerbeycan'da Öpüşün Menaları:

Bugün Hayatımın Son Günü Olsaydı, Bugün Yapmam Gereken Şeyleri Yapmak İster Miydim?

Yapmacık, inanmadan konuşmak istemiyorum artık.



OLGUNLAŞMAK... Can Dündar' dan...
Artık eskisi gibi her hafta sonu birileri ile dışarı çıkmak istemiyorum. Beni yoran ilişkiler, yeni tanışmalar, yeni yüzler aramıyorum. Eski dostlukların da özetini çıkarmaya başladım.
İlişkilerde tasarru...fa gidiyorsun her şeyde olduğu gibi ve gereksiz insanları hayatından atmak istiyorsun.
Yapmacık, inanmadan konuşmak istemiyorum artık.
Beni anlamayanlarla konuşmak cümle kirliliği yaratıyor ve hak edenlere saklıyorum enerjimi.
İstediğime istediğimi deme özgürlüğüne sahibim, eleştirme hakkını oluşturan yaşamışlık ve yeterli yaş faktörü artık bende de var.
'Ben demiştim' ,'ben bilirim', 'ben zaten anlamıştım',
Sendromunda olanlarla arkadaşlıkları bir kez daha sorguluyorsun. İlişkilerini sadeleştirmeye başlayınca sıra iyi ve kötü gün dostlarını ayıklamaya geliyor. Kötü gün dostlarını belirliyor ve onlara daha çok önem veriyorsun.
İyi gün dostu bulmak ne kadar kolaysa kötü gün dostu bulmak bir o kadar zor, biliyorum.
Dostlar ihtiyaç olduğunda göçmen kuşlar gibi sıcağa uçuyor ve sadece seninle birlikte sürüden ayrı düşenler kalıyor.
Zamanın ne kadar kıymetli olduğunu öğreniyorsun buralara kadar gelirken.
Uzun düz otobanlardan olduğu gibi, kestirme bozuk yollardan da ulaşabilirsin hedeflerine.
Kestirmeleri de öğrendim gide gele.
Boş geçen her saniye değerli artık.
Daha yapılacak çok şey var ama, kendimi çok yormaktan çok hırpalamaktan yana değilim.
Gerektiğinde 'HAYIR' demeyi öğrendim ve bu kelime başta karşındakine kırıcı gelse de senin için hayat kurtarıcı olabiliyor.
Sevgiye önem vermek gerektiğini, zamanı geldiğinde elinde sadece sevginin kalacağını biliyorum.
Sevgi paylaşıldıkça oluşuyor, olgunlaşıyor.
Aileme ve seçtiğim tüm dostlarıma daha önce göstermediğim sevgi, anlayış ve ilgiyi gösteriyorum. Biliyorsun ki gidenlerin ardında sadece iyilikler kalıyor, ne kadar sevgi dolu olduğu hatırlanıp anılıyor.
Bana çok genç olduklarını hatırlatırcasına nedense tecrübelerimi, fikirlerimi sormaya başladılar.
Vereceğim cevaplar belki çok anlamsız geliyor ama yine de dinliyorlar ama ben biliyorum ki yasamadan hiçbir şey öğrenilmiyor.
Yasamışlığın oluşturduğu bir alçak gönüllülükle gülüyorum içimden sadece.
Artık daha şık giyiniyorum, senelerle birikmiş dolaplar dolusu kıyafet var ve bunları kendimle paylaşmalıyım.
Önce kendine güzel görünmelisin, kendi zevkime göre giyinmek istiyorum, böyle hissediyorum.
Modaya uymak adına popumun sığmadığı düşük bel pantolonlara sığmıyorum diye kendimi üzme tercihini de kullanabilirim .
Ayıp, günah yada ne derler korkuları çoktan geride kaldı.
Dostlarıma, kendimize yemek yapmak hoşuma gidiyor. Mutfak eskiden bir zulüm iken şimdi zevk aldığım mekanlar arasına giriyor.
Farklı lezzetler denemek güzel ve kendi lezzetimi kendimde yaratabileceğim belli bir damak zevkim ve mutfak kültürüm oluştu.
Sonra Sezen'in şarkısındaki gibi anneni daha sık düşünüyorsun ve hatta anlıyorsun.
İşte bu yeni alışmaya başlanan ve giderek hoşa giden yeni duruma olgunluk deniyor.
Yasamışlığın, görmüşlüğün, geride kalmış üflenmiş doğum günü mumlarının bir sonucu kendiliğinden ortaya çıkıyor hayatın bir dönemecinde bu olgunluk.
Ne zaman dersen herkese göre, ne kadar dolu yasadığına göre değişiyor bu olgunluk çağına ermek.
İnanın bana hayattaki düşüşler, zor alınan virajlar bu zamanı hızlandırıyor.
Kendi dünyanın küçüklüğünü keşfetmek ve buna rağmen kendinin kıymetini bilmek çok ise yarıyor.Bir gün hepimizin bu huzurlu olgunluğu bulmasını diliyorum.
Can Dündar

Sevgiyi, tutkuyu, şehveti, alışkanlığı, çekimi, aşkı birbirinden ayırtedeceksin.


Yanlış Hayatın Peşinden Koşmayacaksın! Boş Hayaller Kurmayacaksın!..
Ummakla, dilemekle olmuyor, ayağa kalkacaksın! Her şeyden önce farkına varacaksın!
Hangi öğretiye inanırsan inan, üstün körü anlamayacaksın.

Bir bilgiyi gerçekten hayatında uygulayamıyorsan, o bilgiye sahip olduğun yanılgısına kapılmışsın demektir.

Kendini kandırmayacaksın! Gerçekleri anlayacak, sonu her ne olursa olsun kabul edeceksin.

Bazen bildiklerin, öğrendiklerinin acı verir. Onu da yaşayacaksın.

Önce kendinin, ne olduğunun, nelere sahip olduğunun, gücünün, yeteneklerinin, bu hayata neden geldiğinin farkına varacaksın.
Hayatını, gereksiz şeyler uğruna harcamayacaksın.

Kalbinde yaşadığın her duyguyu aşk sanıp, peşinden çöllere düşmeyeceksin.

Aşkın adını ağzına almadan önce, uzun uzun düşüneceksin. Yüreğinle yüzleşeceksin.

Sevgiyi, tutkuyu, şehveti, alışkanlığı, çekimi, aşkı birbirinden ayırt edeceksin.
Hiç kimsenin ve hiçbir şeyin senden daha önemli olduğunu düşünmeyeceksin.

Bedenine, ruhuna, aklına sahip çıkacaksın.

Hak etmeyenin ardından yas tutup, bunu da aşka bağlayıp, aşkın şanını kirletmeyeceksin.

Kendini tanıyacaksın, hem de çok iyi tanıyacaksın!

Kimleri, neden ve niçin seçtiğini bileceksin.

İnsanız hepimiz, elbette zayıflıklarımız, düşkünlüklerimiz, saflıklarımız var Ancak kendi huylarını, eksiklerini iyi tahlil edeceksin. Ardından gözyaşı döktüğünün adını doğru koyacaksın!

Yıllar süren yaslar yaşayıp, unutamadığını iddia edeceğine,

Neden hayatına başlayamadığını çözeceksin. Korkularınla yüzleşeceksin.
Yattığın yerden, kurduğun hayale uygun bir beyaz atlı prens beklemeyeceksin.

Aklın çalışacak, elin ekmek tutacak,

Kimseye boyun eğmeden yaşamanın lezzetini bileceksin.

İster kocan olsun, ister oğlun, ister anan, ister baban,

Kimsenin sevgisiyle hükmünü birbirine karıştırmayacaksın.

Ezilen, zavallı, akılsız olmak kazandırır gibi dursa da,

Sonunda mutlak kaybettirir; bunu unutmayacaksın!

Başkalarına değil, kendi gücüne inanacaksın.

Birinin boynuna asılarak durursan, karşındakini yormakla kalmazsın,

Bir gün kendi kolların bile çekemez ağırlığını düşersin;

Kimseye dayanmayacaksın!

Dünya da sensin, evren de! Kendini geliştireceksin.

Büyüyeceksin, olgunlaşacaksın. Ruhunu da, aklını da bedenin gibi besleyeceksin.

Önce sen büyük olacaksın, farkında olacaksın, Sonra dünyanın zevklerinin, aşkın, hayatın tadını çıkaracaksın.
Emanet hayatlara tutunup, ömrünü harcamayacaksın.

Ne olmasını bekliyorsan, sen öyle oturdukça, olmayacak.

Boşuna hayal kurmayacaksın!

Candan Ünal

Zaman geçsin diye bekle, zamanı gelsin diye bekle.



Zaman geçsin diye bekle, zamanı gelsin diye bekle.

Anlatmak için bekle, anlaşılmak için bekle.

Bulmak için bekle, bulunmak için bekle, buluşmak için bekle.

Başlasın diye bekle, bitsin diye bekle.

Sabahı bekle, geceyi bekle, baharı bekle, yazı bekle, yarını bekle, yeni yılı bekle.

Daha iyisi için bekle, daha yenisini bekle.

Sabırdan bekle, çaresizlikten bekle, panikle bekle, vazgeçerken bekle.

Plan yap bekle, hayal kur bekle.

Değişsin diye bekle, dönüşsün diye bekle.

Bir bekle, iki bekle.

Hayat geçsin önünden geçip gitsin, sen bekle.


Icarus
Kuantum Yaşam Haritası

Ve sev dedi Tanrı; korkmadan, sinmeden acizliklerinin arkasına, "mükkemelliği" beklemeden, yüreğinde kötülük tohumları yeşermeden sev...



sev dedi Tanrı; korkmadan, sinmeden acizliklerinin arkasına, "mükkemelliği" beklemeden, yüreğinde kötülük tohumları yeşermeden sev...
sev dedi Tanrı; utanmadan sıkılmadan sev, kendince sev, nasıl bildiğince...
ve yine sev dedi Tanrı; benden korkma! ben yaşamım! benden korkan yaşamaktan korkar...
korkma dedi Tanrı; sadece sev beni, yaşamayı sev, varlığı...
... ve sev dedi Tanrı; sadece sev kendini...

ve sev dedi şair;
"dünyayı güzellik kurtaracak, bir insanı sevmekle başlayacak herşey."

Duyduğum yoktu ne vakittir



Duyduğum yoktu ne vakittir

Güvercin sesi, kumru sesi, pencerede;

İçime gene Yolculuk mu düştü, nedir?

Nedir bu yosun kokusu,

... Martıların gürültüsü havalarda;

Nedir? Yolculuk olmalı, yolculuk.
Orhan Veli Kanık

İSMİNİZİN SİZE VERDİĞİ ENERJİYİ ANALİZ EDİN...


Sözkonusu isimdeki fiziksel, zihinsel, duygusal, ruhsal enerji sembollerinin açıklamalarına bakmak gerek. İsimdeki ...harflerin anlamlarını biraraya getirerek anlamlı sonuç çıkarıyorsunuz. Örnek-1 : Aranan ad “Elif” olsun, harf tablosundan E-L-İ-F harflerinin karşılığını bulup alt alta getiriyoruz ve isim enerjisine bakılmış oluyoruz. Eğer isminiz size şansızlık getirdiğine inanıyorsanız. Aşağıdaki anlamları ile sececeğiniz harflerleden oluşan isminizdeki bazı harfleri değiştirerek yada yeni bir isim alıp hayatınızı isminizle birlikte değiştirebilirsiniz.
İSMİNİZDEKİ HARFLER ..
1 . ( A )
( A ) Harfi namus ve erdem sembolüdür . Ayrıca kişiye lider olmak şahsiyetini verir . ( A ) Harfi İnsanın keşif etme ve orijinal yaşantısına yön verir .
İsminizin ilk harfi ( A ) İse Sağlam iradeniz mücadeleci bir gücünüz var demektir .
( A ) Harfi isminizin ilk harfi değil de isminizin içinde bulunuyorsa o zamanda tahakküm edici bir şahsiyetiniz var demektir .
İsminizin içinde ( 1 ) Den fazla ( A ) Hafi varsa . Buda sizin macera sever Sadakatli Çalışkan ve verimli bir şahsiyetiniz var demektir .
2 . ( B )
( B ) Harfi Hayat gücünü ifade eder . ( B ) Harfi kişiye canlılık ve heves verir . Beden ve ruh canlılığı ( B ) Hafinin etkisindedir .
İsminizin ilk harfi ( B ) İse heyecanlı olurlar . Her zaman içinde bir yardımcı ararlar . Başkalarının görüşlerine de saygı duyarlar .
İsminizin ilk harfi ( B ) Değil de ( B ) Harfi isminizin içindebulunuyorsa . kendinizi daha çok düşünen ve sağlığına aşırı düşkün olanve şüpheli ve kuşkulu bir kişiliğiniz var demektir .
İsminizin içinde ( 1 ) Den fazla ( B ) Harfi varsa her işiniz yardımcısız halletmeye gücünüz ver demektir .
3 . ( C / Ç )
Bu harfler insana fizik ve manevi güç verir . İsminizin ilk harfi ( C /Ç ) ise iyimse sevecen ve idareci bir iradeniz var demektir .
Eğer ( C / Ç ) Harfi isminizin içinde bulunuyorsa ve isminizin içinde (1 ) Den fazla ( C / Ç ) Harfi varsa . Hayatta her istediğinizi eldeedeceksiniz demektir .
4 . ( D )
İsminizin ilk harfi ( D ) ise Zaman zaman maddi ve manevi sıkıntılıgünler yaşarlar . Ancak yine bu sıkıntılarım ( D ) Harfinin gizemi ileaşarlar .
( D ) Harfi ( 4 ) Rakamının tüm özelliğini taşırlar . Tabiatları yavaştır ve uysal ve Egoist olurlar .
İsminin içinde ( D ) Hafi bulunan kimseler . Realist ve Çalışkan olurlar Ancak ( 4 ) Rakamının Zıt etkinliklerinden kaçınmaları lazım .
5 . ( E )
İsminizin ilk harfi ( E ) Harfi ise insana zihin gücü ve kültür zenginliği verir . ( E ) Harfi insana Müzisyenlik ve Konuşma yeteneği kazandırır
Kısa olarak . ( E ) Harfi isminizin içinde olursa . Söz ile ifade edilen tüm meslek dallarında başarılı olurlar .
İsminizde ( 1 ) Den fazla ( E ) Harfi varsa . Bütün sanat dallarında ve tüm alanlarda başarılı ve aranan kimseler olurlar .
6 . ( F )
İsminizin İlk ( F ) Harfi ise ev ile aile ile ilgilenen bir kişi olduğunuzu gösterir . ( F ) Harfi hayatta büyük sorumluluk yükleneceğinizi gösterir .
İsminizde ( F ) Harfi varsa . İyi huylu ve çalışkan olduğunuzu gösterir. Hayatta karşılaşacağınız tüm zorlukları aşacağınız gösterir .
7 . ( G / Ğ )
( G / Ğ ) Bu Harfler tefekkürü ifade eder . İsminde bu harfler olan kişiler Her olayı ve her davayı araştırır . Hayatın gizemini araştırmayı seven kişiliklidir .
İsminde ( 1 ) Den fazla ( G / Ğ ) Hafi bulunanlar . ***65533; Mistisizm ***65533; Ağırbasar bu ***65533; Mistik ***65533; Gelişkinliğe . Paralel olarak bedeni gelişmedevardır .
İsminde ( G / Ğ ) Harfi bulunan kişiler Hayatta hiç kimseye muhtaç olmadan yaşamanın yollarını bulurlar .
8 . ( H )
Harfi merdivene benzer . Hayatta bütün güçlükleri yeneceklerine işarettir .
İsminde ( H ) Harfi bulunanlar . Hayattaki önlerine çıkan merdivenliyolları çıkışlı yollar ağır ve emin adımlar ile çıkar başarıyaulaşırlar .
İsminin içinde ( 1 ) Den Fazla ( H ) Harfi varsa . Daha başarılı ve zeki olmaları için . Yeteneklerinizi kullanmanız lazımdır .
9 . ( I / İ )
( I / İ ) Harfleri Bu Harfler Kainata benzer sütuna benzedikleri için .Kişiye yıkılmaz ve yılmaz bir güç verir . ve Mükemmel bir şahsiyet ifade eder .
İsminin içinde bu ( I / İ ) Harfi bulunan kimse . Hoş görülü Sempatik Yardım sever Ve seyahat etmeyi severler .
10 . ( J ) 10 = 1 + 0 = 1
( J ) Harfi tek basamaklı rakamı ( 1 ) Dir İsminde ( J ) Harfi bulunan kimse Çok iyi bir lider ve otoriter bir kişi olur .
İsminde ( J ) Harfi bulunan bir kimse güçlü şansı açık ( J ) Harfinin rakamsal değeri ( 10 ) dur . ( 10 ) Da ( 1 ) ***65533; On katıdır .
Bu nedenler isminde ( J ) Harfi bulunan kimse maddi ve manevi sahada çok güçlü olurlar . ( J ) Harfi kişiye manyetik güç ve cazibekazandırır .
11 . ( K ) 11 = 1 + 1 = 2
İsminizin ilk harfi ( K ) Harfi ise Büyük halk topluluklarını etkileyecek bir güçleri sahip olur . Kendi güçlerini ve etrafına toplananların . güçlerini ve fikirlerini birleştirirlerse daha da başarılı olurlar
( K ) Harfi ( 2 ) Rakamının etkisindedir . ( K ) Harfi manyetik güçler ile donatılmıştır .
İsminde ( K ) İçinde Harfi olanlar mücadeleci cesur atak ve atılgan olurlar mizaçları hareketlidir .
12 . ( L ) 12 = 1 + 2 = 3
( L ) Hafinin rakam değeri ( 3 ) Tür . ( L ) Harfi tüm güzellikleri temsil eder .
İsminde ( L ) Harfi bulunanlar popüler bilgili ve başarılı olurlar .Sezgileri kuvvetli olur . Başkalarının davranışlarındaki problemi anlamak ve olayları çözmek isminde ( L ) Harfi bulunanlar için daha dakolaydır .
13 . ( M ) 13 = 1 + 3 = 4
İsminizin baş Harfi ( M ) İse itlerinizde ve aşk yaşantınızda başarı sağlayacaksınız demektir . Bir kişinin İsminin içinde ( 1 ) den fazla (M ) Harfi varsa o kişi çok başarılı ve üstün demektir .
( M ) Harfinin rakam değeri ( 4 ) Tür . ( M ) Harfi insana mükemmel bir hareket ve güç verir .
İsminin ilk harfi ( M ) olan insanlar . Mantıklı iradeli üstün yetenekli olurlar . Konsantrasyon güçleri çok gelişmiş olurlar .
( M ) Harfi düzenli ve bilinçli atılan bir adıma benzer . Bu nedenleisminde ( M ) Harfi Olan kişiler her işte her yerde ve her sahadaalanda başarılı olurlar . Ruhsal ve bedensel açı dan çok güçlü olurlar.
14 . ( N ) 14 = 1 + 4 = 5
( N ) Harfinin Rakam değeri . ( 5 ) Tir . İsminin İlk harfi ( N ) .Olan Merkür Gezegeninin . Tesiri ve Etkisi altındadır . Akılları vehisleri devamlı çarpışma halindedirler .
İsminde ( N ) Harfi olan kişi . Tıpkı bir radyo alıcısı gibi . Frekansları her şeyden etkilenir ve tesiri altında kalırlar .
İsminde ( N ) . Harfi olan kişiler . Her zaman uyanık olurlar ve hersöyleneni hıfz ederler . Ve kolay aldatılamazlar . Bu harfin bir özelliğinde kararsızlıktır . Bazen kararsız olurlar ve sıkıntı ve stres yaşarlar . Başarılı olmak istiyorsanız hislerinizi yenmeniz lazımdır .
15 . ( O / Ö ) 15 = 1 + 5 = 6
İsminizin Baş Harfi . ( O / Ö ) Harfi ise . Gizemli ve Sihirli olan şeyleri araştırıp bulma yeteneğini verir kişiye .
( O / Ö / ) Harflerinin Rakam değeri . ( 6 ) Dır . Sembolü Kainat ***65533; tır . Maddi ve Manevi güçleri üzerinde toplar .
( O / Ö ) Harfi kişiye . Maddi ve Manevi açıdan yükselmeyi öğretir ve Kişiyi samimileştirir .
16 . ( P ) 16 = 1 + 6 = 7
( P ) Harfinin Rakam değeri ( 7 ) Dir İsminde ( P ) Harfi bulunanlarTedbirli zeki ve anlayışlı ve ileri görüşlü olurlar . Okumayı severler.
Mistik görüşleri ağır basar Buda normaldir çünkü ( P ) Harfinin Tersetkisi ve tesiri içine kapanıklıktır başarılı olmak için . ( P ) Harfinin olumlu etkilerinden faydalanınız . Dünya işlerine pek önemvermezler .
17 . ( Q ) 17 = 1 + 7 = 8
( Q ) Bu Harfin rakam değeri ( 8 ) Dir . ( Q ) Harfi ( 1 ) ve ( 7 )Rakamlarının etkisinde olduğu için . Bu rakamlarını özelliğini gösterir.
İsminde ( Q ) Bu harf olanlar kavgacı bir mizaçları vardır . Ayrıcarenkli bir dünyaları vardır . ( Q ) İsminde bu Harf olan kişilerbaşarıya daha çabuk ulaşırlar .
18 . ( R ) 18 = 1 + 8 = 9
İsminizin ilk harfi ( R ) İse emin ve sayılır sevilir ve iyi bir liderolur korkusuzca giderler davaların üzerine . Zenginden alıp fakireveren bir mizaçları vardır . Kişilikleri karizmatik ve sade gösterişisevmeyen bir tiplerdir .
( R ) Bu Harfin Rakam değeri ( 9 ) Dur . ( R ) Harfi enerjik başarı veazim doludur . Olayların üzerine Emin adımlar ile giderler ve başarısızolmaları muhtemelen azdır .
19 . ( S / Ş ) 19 = 1 + 9 = 10
( S / Ş ) Harfleri bitip tükenmeyen güçleri ve arzuları Sembolize eder ve ( S / Ş ) Harflerinin Rakam değeri ( 2 ) dir .
Bu Harflerin Rakamının ( 19 ) olması ( 19 ) . Rakamını topladığın zaman( 10 ) . Elde edilmesi . ve tek basamaklı Rakamının da ( 1 ) . Olması
İsminde ( S / Ş ) Harfi bulunanlar ihtiraslarla ve gizem ile dolu olduğunu gösterir kişiye .
20 . ( T ) 20 = 2 + = 2
( T ) Harfinin Rakam değeri ( 2 ) Dir . İsminin İlk Harfi ( T ) İseÇoğunluklar Sihirli ve Gizemli bir mizaca sahip olurlar . Fakat ( 2 )Rakamının etkisi ile zaman zaman uysal bir kişi olurlar .
( T ) Harfinin esas Rakamı ( 20 ) Dir . ( 20 ) Deki ( 2 ) Rakamı . ( 20 ) Rakamından ( 10 ) Defa daha güçlüdür .
İsminde ( T ) Harfi bulunan kimse çoğunlukla başkalarının idaresi altında yaşamaktan zevk alırlar . Kendi başlarına bir iş yapmaktan ve sorumluluk almaktan korkar ve çekinirler .
( T ) Harfindeki . Şekil değiştirme . Özelliğinden ötürü . İsminde ( T) Harfi bulunan kimse . Zaman zaman karakterleri değişir ve uysal birinsan olurlar .
21 . ( U / Ü ) 21 = 2 + 1 = 3
İsminizin İlk harfi ( U / Ü ) ise hiç beklemedik bir başarı ve yetenek kazanırlar .
( U / Ü ) Harflerinin Rakam değeri ( 3 ) Tür . Bu Harfler içine her şey konan bir kaba benzer .
İsminiz içinde . ( U / Ü ) Olan kimseler her şeyi öğrenmek için çok yetenek ve güç harcarlar ve öğrenirler . Zeki ve azimli olurlar .
22 . ( V ) 22 = 2 + 2 = 4
İsminizin İlk Harfi ( V ) İse . Güçleri sayesinde Hayatta karşılaşacakları tüm engelleri ve güçlükleri aşarlar ve başarıyaulaşırlar .
( V ) Harfinin Rakam değeri ( 4 ) Tür . ( V ) Harfi ( 2 ) Rakamının etkisindedir . ( 4 = 2 x 2 ) Dir Bu nedenle
İsminde ( V ) Harfi Bulunanlar . aaaafizik alanında çok güçlü olurlar .Nazariyattan ziyade tatbikatta daha başarılı olurlar . Azimleri sayesinde başaramayacakları iş yoktur .
23 . ( W ) 23 = 2 + 3 = 5
( W ) Harfi insana değişiklikleri gösterir
İsminde ( W ) Harfi olan kimseler . Mizaçlarında şaşılacak kadar değişiklik görülür .
( W ) Harfi Dalgalanan heyecanların simgesidir . İsminde ( W ) Harfi bulunan kimse . Ay ***65533; ın denizleri etkilemesine benzer şekilde ( W )Harfin etkisinde kalırlar .
24 . ( X ) 24 = 2 + 4 = 6
( X ) Bu Harf çok etkili bir harftir .
İsminde ( X ) Harfi bulunan kimseler . Doğru dürüst ve Çok yetenekliolurlar . Ruhsal güçleri de kuvvetli olur insanların yardımına dakoşmayı severler .
25 . ( Y ) 25 = 2 + 5 = 7
İsminizin İlk Harfi ( Y ) Harfi ise ilim sahasında çok başarılı olurlar. Her ortama ve her topluma kolayca uyum sağlayabilirler .
( Y ) Harfinin Rakam değeri ( 7 ) Dir . Çok değerli bir Harftir .Define ve Petrol aramada kullanılan çubuğa benzer . İsminde ( Y ) Harfi olduğundan gizli ilimlere de aşırı merak duyarlar ve gizemleriaraştırmayı severler .
Tefekkür ve İnsanlık sevgisi ve sırdaşlık . ( Y ) Harfinin kişiye kazandırdığı bir başka özelliktir .
İsminizde ( Y ) Harfi varsa . özel yetenekleriniz vardır azminiz ve inancınız ile azminizi ve yeteneğinizi birleştirirseniz uzanamayacağın ız dal ve başarılı olamayacağınız alan ve saha kalmaz .
26 . ( Z ) 26 = 2 + 6 = 8
( Z ) Harfinde muazzam bir güç ve enerji vardır bu harfin rakam değeri( 8 ) Dir . Ancak bu güç insanı çok güçlü ve çok güçsüz yapacak niteliktedir . İsminizi İlk Harfi ( Z ) İse . İç güdülerinin emrettiği Kötü işleri yapmazlarsa Çok başarılı ve azimli olurlar . İç güdülerini sesinidinler ve iş güdülerinin emirlerine ran olur boyun eğerlerse Hayattan zevk alamazlar .
( Z ) Harfinin etkisi ve tesiri Dalgalı elektrik akımına benzer . Bu nedenle isminde ( Z ) Harfi olan kişiler . Tıpkı ( Z ) Harfinin . Olduğu gibi Bir ileri bir geri düşünceye sahip olurlar .
İsminde ( Z ) Harfi olan kişiler . maddi sıkıntı çekmezler . Politikada başarılı ---------------------
LATİN ALFABESİNDEKİ HARFLERİN YAZILIŞ ÖZELLİĞİ
A-Çok güzel enerjilidir. Sürekli zirveye çıkıp zirvede kalmak ister. Zirveye çıkarken de, aradaki bağlantısı ile kendini güçlü kılar.
a-Atılgan-enerjik
B-Orta şiddette titreşim verir. Son derece atak olur. Her fırsatı değerlendiren titreşimdedir.
b-Enerjiyi kendi içine absorbe eder titreşimler içe dönüktür. Sürekli eşit zaman aralıklarında titreşimleri yayar.
C-Evrenden anteni sayesinde çok iyi titreşim alarak kendi içine döndürür. İsim başı olduğu zaman daha sonraki harflere iyi enerji verir. Titreşimi son derece uyumludur.
c-Çok kısa kısa ve son derece yumuşak titreşim verir. Enerjiside çok yumuşaktır.
Ç- Güçlü titreşim. Ama az enerji alır. Buda para kayıplarına yol açabilir.
ç- kendi çapında mücadeleci bir enerjisi mevcuttur.
D-Tek vuruşluk ve çok güçlü,enerji ve titreşime sahiptir.
d-Evrenden aldığı enerji titreşimi sadece kendini güçlü kılmak için kullanır. Sonraları pek düşünmez.
E-Kendinden sonraki harflere titreşimleri vermeye çalışır,Ama zaman zaman enerjiside azalır.
e-Titreşimi hep kendine yöneltmeye çalışır. Çok atak olamaz. Enerjisi çabuk biter.
F-Titreşimleri çok net ortaya koyamaz. Yâdımla daha rahat ayakta durur.
f-Çok miktarda gelen enerjiyi geri çevirebilir. Fazla titreşim vermek istemez.
G-Etrafı saran ama her zaman açık veren enerji,titreşimde; çok net varlık gösteremez.
g-Alt titreşim, yerden gelen enerjiyi almaya çalışır.
Ğ-Evrenden sürekli enerji almaya çalışır. Kendi içsel titreşimlerini yükseltmeye meyillidir.
ğ-Evrenden enerjiyi çekmeye çalışıp. Alttan titreşimi algılamaya çalışır. Enerjide köprü kurarak güçlü enerjiyi toplamaya çalışır. Anten kanalı ile enerjiyi alıp sert titreşimleri yaratır.
I- sadece anten vazifesi görüp, hareket ve titreşim bekler.
ı- Hareketlerde kısıtlama sağlar. Titreşimi oldukça zayıftır.
İ- Evrenden enerjiyi çekemez. Kendi titreşimini yaratır.
i-Titreşimlere engel olur. Enerjiyi ara ara düşürür.
J- Enerjiyi sürekli alır ve dağıtır. Kendine bırakmadığı için sürekli kapris ve kıskançlıkla dolu olur.
j-Sürekli enerji almayı engeller. Vermeye daha fazla özen gösterir.
K-Enerji ve titreşimlerini hep çok iyi alır ve dağıtır. Düzenli hareket eder.O yüzden kariyerde çok etkili olur.
k-Enerjiyi hızlı alır. Kısa kısa dağıtır. Titreşimi zayıf fakat dengelidir.
L-Anten gibi hareket eder. Çok iyi enerji verir ahenkli dağıtır. Hep kendi seviyesinde dağıtıma çok özen gösterir.
l-Sadece anten vazifesi görür. Sonraki harfin titreşimine yardımcı olur.
M-Aldığı enerjiyi hem çok iyi dağıtır. Hem de ayakları yere sıkı basar.
Titreşimleri çok yüksektir. Zekâ sembolüdür.
m-Küçük olduğu kadar son derece güçlü enerji ve titreşimleri verir.
N-Eşit enerji alır ve eşit titreşim gönderir. Son derece üstün güçlere Sahiptir.
n- Tamamen kendine dönük enerji verir. Titreşimi de aynıdır.
O-Sadece yüksek enerji verir. Tabanın iyi oluşumunu sağlar. Titreşimleri oldukça yüksektir.
o-Küçük o nun büyük o dan hiç farkı yoktur. Titreşim ve enerji olarak
Ö- Kendi içinde dönen enerji hiçbir şey sızdırmaz. Dışarı çıkabilecek enerji ve titreşimlere mani olur.
ö – Gizemli olmayı aşırı sever. Titreşimi son derece zayıftır.
P-Enerjisini kendinden sonraki harfe verir gibi yapıp tekrar kendine döndürür. O yüzden kendine güveni tamdır.
p-Sonraki harfe yüksek titreşimler verir Enerjisi de oldukça iyidir.
R- Enerjiyi kendine doğru çekip, titreşimi tabana verir.
r- Enerjisini sadece yukarıdan alıp aşağı tabana verir.
S- Hem öne hem de arkaya enerjisini çok rahat verebilir.
s-Dengeli titreşimi verir. Hem kendinden önceki, hem de kendinden sonraki harfi düzenler.
Ş-Çok düzenli enerjiyi kendi tabanına yoğun vererek gücü sembolize eder.
ş- Ayni şekilde büyük Ş nin tüm özelliklerini taşı
T- Enerjiyi ve titreşimi sağa ve sola ve tabana en iyi şekilde verir. Kendine yeterli titreşimi bırakmaz. O yüzden ketum olur.
t-Evrenin enerjisini en dengeli kullanmaktadır. Ketumluğu daha azdır.
U- Evrenden en iyi enerjiyi alandır. Yeterince dağıtmaya çalışır.
u- Diğer büyük u dan fazla farklı değildir. Sadece titreşimleri biraz daha azdır.
Ü-Enerji naklinde ve enerji almada engeldir.2 nokta engellemeye yol açar.
ü- Küçük ü de ayni etkinliği korur.
V- Enerji alma açısı çok yüksek. Verme tek taraflı olur. O da umursamamayı ortaya çıkartır.
v- Büyük v ye nazaran daha azdır. Titreşimi yüksektir.
Y-Zamanlamayı çok iyi yapabilen ve tek yönden dağıtım yapan bir harftir. Enerjiyi iyi kullanır.
y-Büyük Y nin özelliklerinden tek farkı kendinden önceki harfe iyi bir titreşim verir.
Z-Enerjiyi çok iyi taşır. Sağdan aldığı titreşimi kendi içinde dolaştırıp hem enerjisini yükseltir. Diğer taraftan verir.
z- Büyük Z ile ayni özelliği taşır. Enerji ve titreşimi biraz daha azdır.
--------------------- KISACA HARFLER & ANLAMLARI
E-L-İ-F isminin açılımı: “Daimi bir ruhsal karışıklık içerisindesiniz. Belki de buna bağlı olarak sanatsal yönleriniz ağır basıyor. Kırılgan bir yapıya sahipsiniz.Aynı zamanda sükuneti seven, güvenilir ve uysal bir yapıya sahipsiniz.”
A : Algılama gücü ve mantık yürütme kabiliyeti yüksek kişiliği temsil eder.
B : Ön sezileri kuvvetli kişiliği temsil eder. En olumsuz olaylarda dahi umutlarını yitirmeyen kişiliktir, aynı zamanda.
C : Güzel sanatlara yatkınlığı temsil eden duygusal kişiliği ifade eder.
Ç : Zevk ve sefa düşkünü kişiliği ifade eder.
D : Üstün gücü temsil eder, hırslı ve zorluklara direnen kişiliği ifade eder.
E : Ruhsal karışıklığı temsil eder, yani üzüntü ve sevinci birarada yaşayan ve ruhsal gel-gitleri olan kişiliği ifade eder.
F : Sakinliği temsil eder, uysal ve güvenilir kişiliğin işaretçisidir.
G-Ğ : İnatçı kişilik, gerginlik ve üstün güçlere sahip olma arzusunu ifade eder.
H : Sakin ve durağan bir kişiliği ifade eder.
I,İ : Hassas, duygusal ve kırılgan bir kişiliği temsil eder.
J : Kaprisli ve kıskanç kişilik belirtisidir.
K : Başarılı, ünvan sahibi ve daima yükselen bir kişiliği ifade eder.
L : Sanatsal yönleri olan kabiliyetli kişilik ifadesidir.
M : Ticarete yatkınlık ve yüksek zeka seviyeli kişiliği ifade eder.
N : Üstün güçlere sahip, sağduyulu kişiliği ifade eder.
O,Ö : Gizemli kişilik sahibidir. Gizliliği sever ve duygularını açığa vurmaktan kaçınan tiplerdir.
P : Kendinden emin kişilik, girdikleri ortamda kendine güvenli tavırlarıyla dikkat çekerler.
R : Tereddütlü kişilik demektir, karar vermede zorlanmalar yaşarlar.
S,Ş : Hayalperestliği sembolize eder. Aşırı hayal kuran kişilik.
T : Oldukça ketum tavırlı ve duygularını karşısındakine açmayı zor başarabilen kişiliği temsil eder.
U,Ü : Durgun görünümlü, çok ağır hareket eden, işlerini ağırdan alan bir profil çizen kişilik.
V : Kendi içine dönük, umursamaz bir kişiliği ifade eder, bana dokunmayan yılan bin yaşasın felsefesiyle hareket eden kişilik örneği.
Y : Geçmişteki izleri, üzüntü ve diğer olayları sürekli yaşarlar,geçmişlerini asla unutmazlar ve güçlü bir kişilik yapısı gösterirler.
Z : Bilimsel açıdan başarılı, okumayı seven, akademik anlamda başarılı kişilik ifadesidir.
Alıntıdır.....

Serkan Sorguç

Haydi Fener...Bir Gol Daha At...Bekliyoruz... Haydi Fener... Haydi FENER...HAYDİ...

Çocuklarınızı İyi Eğitin...

Haydi Fener'e Şans Yolluyoruz Arkadaşlar...Davranın...

Kendini Çiçek Zanneden Köpek...Günün Fotosu...02/05/2013

Bahçelievler Akıl Hastanesine Hoş Geldiniz...

Çok Doğru bir Psikoloji Testi...Kaçırmayın...



Fırtına çıktı. Aniden bastıran sağnakta yürüyorsunuz. Son sürat koşsanız bile gideceğiniz yere beş dakka uzaktasınız. Aşağıdakilerden hangisi sizin yapacağınızı en güzel tanımlayandır?
1- Büyük bir ağaç bulup yağmur dinene kadar altında beklerim.
2- Yağmurun ne kadar süreceğini bilmiyorum. Bu yüzden gideceğim yere kadar koşarım.
3- Şemsiyesini paylaşabileceğim biri ya da şemsiye alabileceğim bir dükkan olup olmadıgına bakarım.
4- Çantamda daima katlanabilir bir şemsiye taşırım. Onu kullanırım. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .
Cevaplar:
Fırtına hayattaki beklenmedik ve kontrol edilmeyen güçleri temsil eder. Cevabınız sizinle sevdiğiniz ya da bir arkadaşınız arasında kavga bir çıktıgında nasıl davranacağınızı betimler.
1- Büyük bir ağaç bulup yağmur dinene kadar altında beklerim:
Siz aranızdaki sorunları halletmeye geçmeden önce karşı tarafın öfkesinin dinmesini bekleyenlerdensiniz. Onların istedikleri kadar bağırıp çağırarak içlerini boşaltamasını seyredersiniz ve sonra kendi bakış açınızı soğukkanlılıkla ve tarafsız olarak sunarsız. Bazıları buna akıllıca vir yaklaşım derken diğerleri sinsice oldugunu söyler.
2- Yağmurun ne kadar süreceğini bilmiyorum, gideceğim yere kadar koşarım:
İçlerindekilerin hepsini döktüğünüz sürece tartışmanın sonunun ne olacağı umrunuzda değil. Sizce siz haklısınız ve tartışacak hiçbirşey yok. Eğer karşınızdaki size öfkeyle davranıyorsa sizde öfkeyle karşılık veriyorsunuz. Bağırıyorsa siz de bağırıyorsunuz. Bu sizi tartışmak için pek eğlenceli biri yapmasa da en azından nerede durduğunuzu anlamanız çok kolay.
3- Şemsiyesini paylaşabileceğim ya da alabileceğim bir dükkan olup olmadıgına bakarım:
Karşıtlıklar ve tartışmalar size göre değil. Bu nedenle kavga çıktığında bile siz daima karşı tarafı sakinleştirmeye çalışıyorsunuz. Ama ne yazık ki bu davranış bazen işleri daha da kötüleştirir. Zaman zaman durup fırtınayı göğüslemelisiniz.
4- Çantamda daima katlanabilir bir şemsiye taşırım, onu kullanırım.
Her suçlamaya verecek bir cevabınız, her yanlışınıza bir özrünüz olduğunu düşünüyorsunuz. Size göre bir tartışma, atışma yeteneğinizi bilediğiniz bir gösteri... Bu tavrınız başkalarına bunaltıcı gelebilir. Ama büyük olasılıkla bunun için de bir açıklamanız vardır.

f w mail testler

Önce Sen Kapat!..

Doğal Taşınızı Temizleme Ve Enerji Yükleme Teknikleri...



Uzun zamandan beri doğal taşların temizliği ve programlanması ile ilgili  bir çok soru alıyordum ve bu konuda bir şeyler yazmak istedim.  Aşağıda  vereceğim bilgiler sanırım doğal taşlarla çalışmak isteyenler için bir  çok açıdan yeterli olacaktır.  Şimdiden konu ile ilgili olan herkesin  faydalanmasını seçiyorum.

Doğal taşlar milyonlarca süren bir zaman diliminde meydana gelirler. Oluşumları süresinde bir çok doğal enerji vibrasyonunu üzerine  alırlar.Taşların üzerinde birikmiş olan bu enerjiler taşları kendi  enerji alanına alan insanlar üzerinde önemli pozitif etkiler oluşturur.  Yine benzer enerjiler birbirini çeker yasası gereği üzerinizde taşıdınız
olumlu enerjiye sahip bir doğal taş başka olumlu enerjileri kendinize  çekmenize yardım edecektir.

Doğal taşlar bulundukları ortamlardaki enerjilerden etkilenir ve bunları kayıt ederler. Kendisine dokunan insanların da enerjilerinden  etkilenirler. Bazı taşlar radyasyon emme özelliğine sahip olduğu için  özellikle şehir hayatında cep telefonunun, bilgisayarın radyasyonunu  emerek doğal enerji alanlarında elektromanyetik kirlenmeler oluşur. Yine
bir süre sonra bulundukları ortamdaki negatif enerjilerden de  etkilenerek bu enerjileri de kayıt ederler. Doğal taşınızı aldığınız  zaman ilk olarak yapmanız gereken şey enerji temizliğini yapmaktır.
Enerji temizliğini yapmadan doal taşı üzerinize almanın size faydası değil zararı olacaktır. Lütfen bu zararı küçümsemeyin, negatif  enerjilerle dolu bir doğal taş tüm auranızın enerjisinin olumsuz bir  hale gelmesine yol açacaktır.

Taşınızı kendi ihtiyaçlarınıza göre belirledikten sonra sezgisel olarak  seçtikten sonra evinizi getirince ilk yapmanız gereken şey enerji  temizliğidir. Enerji temizliği konusunda bir çok kaynakta farklı bilgiler vardır ben size kendi kullandığım ve etkili olduğunu düşündüğüm  teknikleri anlatacağım.

TAŞINIZI TEMİZLEME TEKNİKLERİ

1- Toprağa Gömme: Taşınızı en az 21 saat süreyle toprağa gömerek negatif  enerjilerden arınmasını sağlayabilirsiniz. Açık havada toprakta olması çok daha iyidir ancak bu imkan yoksa saksı toprağı da olabilir. Saksı toprağı kullanmanın tek dezavantajı aynı toprak ile 8-10 temizlikten  sonra toprağı değiştirmenin gerekliliğidir. Canlı çiçek olan saksıya  doğal taşınızı temizlik amacıyla gömmenizi önermem bu durumda çiçeklerin zarar görme ihtimali olacaktır.

2- Tuzlu suda bekletmek: Bir kase suya 1 tatlı kaşığı deniz tuzu
ekleyerek karıştırın ve taşınızı 12 saat boyunca bu suda bekletin. Bir
çok taş için bu temizlik çeşidi çok etkilidir ancak bazı taşlarda
zararlı olabilir ( selenit,opal,kalsit, florit, labrodonit ve modavit
taşlarında tuzlu su e temizlik önerilmez) Daha sonra taşınızı akan suda
1-2 dakika yıkayın.

3- Tütsü ile temizleme: Taşınızı 3-5 dakika akan suyun altında tutun.
Daha sonra adaçayı veya sandal tütsüsüne taşı en az 5 dakika kadar
tutun. Tütsünün taşın her yerine gelmesine özen gösterin. Bu işlemi
yapmadan önce taşın temizlenmesine niyet etmek de çok önemlidir.

4- Piramit ile temizleme: Eğer elinizde gerçek ölçülerine uygun
hazırlanmış bir piramit varsa taşınızı bu piramitin içine koyup bir gece
bekleterek temizleyebilirsiniz. Ancak taşı piramittin içinde biraz
yükseğe ( takriben 1 / 4 lük bir yükseliğine) koyarak bekletmeniz önerilir.

Bunların dışında başka temizlik önerileri de vardır ancak en etkili
olduklarını düşündüklerim bu tekniklerdir.

TAŞINIZA ENERJİ YÜKLEME

Taşınızı negatif enerjilerden arındırdıktan sonra enerji yüklemek yani
pozitif enerjisini yükseltmek için yapabileceğiniz bazı uygulamalar
vardır. Bu adım şart değildir ama yapmanız durumunda taşınızı çok daha
verimli kullanabilirsiniz.

1- Reiki: Taşınız avuç içinize alın ve reiki verin. 2. aşama iseniz güç
sembolünü kullanabilirsiniz, 1. aşamalar sadece reiki verebilirler.
Taşın yüklenmesi için kesin bir süre verilemez ama çoğu taşta 5-10
dakika yeterlidir.

2- Dolunay: Dolunayın olduğu bir gecede taşlarınızı açık havada
bırakarak olumlu enerjilerle yüklenmesini sağlayabilirsiniz. Dolunay
taşınızın pozitif enerjisini arttıracaktır.

3- Kuvars kristali kullanmak: Büyük kuvars ailesinin üzerine bırakılan
daha küçük taşların enerjisi artacaktır. Küçük taşları kuvarsın üzerinde
5-10 saat bekletmek yeterlidir.

4- Niyetle temizleme: Taşınızı elinize alın ve birkaç dakika kalbinizden
taşınıza sevgi aktarın. Daha sonra aşağıdaki kalıbı yüksek sesli tekrar
edin. “ Bu taşa sevgi enerjimi gönderiyorum ve enerjisinin artmasına
niyet ediyorum” Taşı bir süre elinizde tutun ve enerjisini hissedin.
Daha sonra kullanabilirsiniz.

TAŞINIZI KENDİ ENERJİNİZLE UYUMLAMA

Eğer taşınızı temizlemişseniz arkasından enerji yükleyerek sonra bu
adıma geçebilirsiniz. Eğer enerji yüklemek istemiyorsanız temizlikten
sonra direk bu adıma geçebilirsiniz. Taşınıza uyumlaman taşınızın
enerjisini kendi enerjinizle rezone hale getirmektir. Özellikle taşı ilk
aldığınızda bu işlemi yapmak çok önemlidir daha sonra yapmanız şart
değildir ancak taşınızı sürekli kullanmıyorsanız arada bir takıyorsanız
bu işlemi tekrarlamanızın faydası olacaktır. Çünkü sizin enerjiniz sabit
değildir ve değiştiği zaman taşınızı daha önce kendinizle uyumlu hale
getirmiş olmanızın etkisi olmayacaktır, yeniden bu işlemi yapmak gereklidir.

1- Taşınızı elinize alın ve kalbinizden 2-3 dakika sevgi enerjisi
akıtın. ( Burada taşa sevgi göndermeniz yani taşı sevdiğinizi
hissetmeniz yeterlidir.)

2- Daha sonra taşınızı ağzınıza yaklaştırın ve 3 kere şu niyeti sesli
olarak tekrarlayın. “ Bu taşın enerjisini kendi enerjimle uyumlu hale
getiriyorum ve taşımın enerjisine rezone olmaya niyet ediyorum.”

3- Daha sonra taşınızı mümkünse kalp chakranıza yaklaştırın ( iki göğsün
ortası) ve 1-2 dakika sakince bekleyin. Artık taşınızı kullanabilirsiniz.

TAŞ PROGRAMLAMA

Bir taşı programlamadan kullanmak kendi enerjisinden faydalanmak
demektir. Taşın doğal enerjisinin ne olduğunu bilirsiniz ve bu enerjiden
faydalanmak istersiniz. Bu durumda taşı programlamaya gerek yoktur.
Örneğin pembe kuvars aşk hayatında mutluluk için kullanılır, doğal
enerjisi zaten bu titreşimi taşır bu nedenle aldığınız bir pembe kuvarsı
programlayamaya gerek yoktur. Kendi doğal enerjisi zaten amacına hizmet
edecektir.

Ayrıca bazı taşlar program yapmaya uygun değildir istesenizde
programlayamazsınız sadece kendi enerjisinden faydalanabilirsiniz.
Kuvars cinsi taşlar ise programa en uygun olan taşlardır ve kendi
amacına uyumlu amaçlar için özel olarak programlama yapma şansınız
vardır. Bir taşı programlama o taşın enerjisini sizin istediğiniz alana
yöndirmesini sağlamak için yapılır.

Erkek kuvars, ametist, pembe kuvars, sitrin, ay taşı, kaplan gözü,
aventurin, zümrüt, safir, elmas, yakut ve topaz programlamak için en
uygun taşlardır. Ancak bu taşları da kendi doğal enerjileri için
kullanmak istiyorsanız programa gerek yoktur. Örneğin kaplan gözü
özgürlük verir ve ben bu taşı bu enerjisinden faydalanmak için aldıysam
programlamadan kullanabilirim. Ancak özellikle bir konudan özgürleşmek
istiyorsam enerjisini bu alana yönlendirmek için programlamayı tercih
edebilirim.

Bu taşların içinde erkek kuvars kristali programlamaya en uygun taştır
ve her türlü program yapılabilir yani diğerleri gibi kendi enerjisine
uygun olmak zorunda değildir. Bu nedenle erkek kuvars edinmenizi
öneririm. Bu şekilde taşınızı istediğiniz her şey için programlayabilir
ve sonra temizleyerek programı silebilir ve yeniden başka bir şey için
programlayabilirsiniz.

Önemli bilgi: Taş programlamak taşın enerjisini istediğimiz bir alana
bilinçli olarak yönlendirmek ve bu şekilde enerjisini olumlu olarak
kullanmak için yapılır. Taş programlarken taştan bir şey istenmez
programla bir enerji kullanım tekniğidir.

Programlama Tekniği:

1- Taşınızı önce temizleyin, temiz olmayan taşa kesinlikle program
yapılmaz. Daha sonra isterseniz enerji yükseltme ve uyumlama adımlarını
uygulayın. Bu adımları atlayabilirsiniz ama uygulamanızın çok faydası olur.

2- Daha sonra taşınızı elinize alın elinize alın ve ağzınıza
yaklaştırarak sesli olarak 7 kere şunu söyleyin.

” Evrenin tüm sevgi, şifa ve pozitif enerjilerinin sana dolmasını ve
sende olan enerjiyi bundan sonra benim ve ilgili herkesin en yüksek
iyiliği için kullanmanı diliyorum. Bundan sonra benim taşım olmana ve
hayatıma ……. getirmene niyet ediyorum”

Buradaki …. kısmını kendi ihtiyaçlarınıza göre doldurabilirsiniz. Yine
bu kısımda“enerjini …… için kullanmana niyet ediyorum” gibi kalıpta
kullanabilirsiniz . Ancak kesinlikle başkasına zarar verecek veya özgür
iradesine müdahale anlamına gelecek bir şey için taşınızı
programlamayın. Bu sizin ciddi olarak zarar görmeniz yol açabilir. Kadim
bazı bilgilere göre Atlantisin batmasına yol açanda bazı rahiplerin
kristalleri olumsuz amaçlar için kullanmaya çalışmalarıydı. Bu bilgi ne
kadar doğrudur bilemem ama geri dönüş yasasının bu durumda çok hızlı
işleyeceğine inanıyorum. Sadece güzel amaçlar için taşlarınızı
programlayın. Başkasına onun da iznini alarak program yapabilirsiniz
ancak bu durumda taşı bu kişinin kullanması gereklidir. Bir de bu
durumda taşı kendinizle uyumlamayın. Kendiniz için yapacağınız
çalışmalar ise daha etkili olacaktır.

Taşınızı her durumda 7-10 günde bir temizlemeniz gereklidir. Taşınızı
her temizlediğinizde program silinir. Yeniden programlamanız gereklidir.
Aynı işlemleri yaparak progtam girebilir Ya da başka bir program
yapabilirsiniz.

Eğer kuvars kristali kullanıyorsanız bunun bir avantajıda birden fazla
kuvars alıp hepsine ayrı bir program girip aynı anda yan yana
takabilecek olmanızdır ki bir çok taş birlikte kullanılmadığı için
programlama için kuvarsı tercih etmek bu açıdan da mantıklıdır.
Taşlarınızı üzerinizde bulundurmanız çok etkilidir ancak refah için
hazırlanan bir taş cüzdanda veya kasada, aşk hayatı için hazırlanan
yatak odasında başucunuzda da bulundurululabilir.

Diğer taşlara uygun program konuları;

Erkek kuvarsa her konuda program girilebilir ancak diğer taşları tercih
ederseniz öncelikle taşınızı temizlemeli sonra isterseniz enerji yükleme
ve uyumlanma yapmalı en sonunda da kendi enerjisine uygun konularda
program girmelisiniz. Aşağıda programa uygun olan taşlara hangi
alanlarda programlar yapabileceğinizin bilgilerini bulabilirsiniz.

Ametist: Negatif enerjilerden korunma, meditasyonda başarı, tepe
chakrasını sağlıklı hale getirme, enerjiyi yükseltme

Pembe kuvars: Aşkı ve sevgiyi çekmek, ilişkilerde uyum ve huzur,
evlilikte mutluluk

Sitrin; Maddi bereket, parayı çekmek, şansı arttırmak

Ay taşı: Kilo vermek, üreme gücünü arttırmak, dişi enerjiyi yükseltmek,
kolay doğum yapmak

Kaplan gözü; Herhangi bir konuda özgürleşmek, bağımlılıklardan
kurtulmak, bilinçalt temizli ğinde destekleyici olması için

Aventurin: Güzelleşmek, değişimler yapmak ve hayallerinize ilgili sizi
desteklemesi için

Zümrüt: Dengeyi sağlamak, korunmak, iletişimlerde başarı sağlamak,
koşulsuz sevgi için

Safir: Psişik yetenekleri güçlendirmek, farkındalığı arttırmak, aurayı
güçlendirmek, korunmak

Elmas: Başarı, etkileyicilik ve güç

Yakut: Özgüven, cesaret, ünlenme, dikkat çekme

Not: Bu programların hepsi erkek kuvars kristaline yapılabilir. Ancak bu
taşların da kendi enerjileri bu alanlarda çok destekleyicidir. Başka bir
konuda programlama yapacaksanız erkek kuvarsı tercih ediniz.

BAZI PROGRAMLAMA ÖRNEKLERİ
” Evrenin tüm sevgi, şifa ve pozitif enerjilerinin sana dolmasını ve
sende olan enerjiyi bundan sonra benim ve ilgili herkesin en yüksek
iyiliği için kullanmanı diliyorum. Bundan sonra benim taşım olmana ve
hayatıma bolluk, bereket enerjisi getirmene niyet ediyorum.Teşekkür ederim””

” Evrenin tüm sevgi, şifa ve pozitif enerjilerinin sana dolmasını ve
sende olan enerjiyi bundan sonra benim ve ilgili herkesin en yüksek
iyiliği için kullanmanı diliyorum. Bundan sonra benim taşım olmana ve
hayatıma sevgi enerjisi getirmene niyet ediyorum.Teşekkür ederim””

” Evrenin tüm sevgi, şifa ve pozitif enerjilerinin sana dolmasını ve
sende olan enerjiyi bundan sonra benim ve ilgili herkesin en yüksek
iyiliği için kullanmanı diliyorum. Bundan sonra benim taşım olmana ve
hayatıma şans enerjisi getirmene niyet ediyorum. Teşekkür ederim””

” Evrenin tüm sevgi, şifa ve pozitif enerjilerinin sana dolmasını ve
sende olan enerjiyi bundan sonra benim ve ilgili herkesin en yüksek
iyiliği için kullanmanı diliyorum. Bundan sonra benim taşım olmana ve
enerjini sezgisel yeteneklerimin artması için kullanmana niyet ediyorum.
Teşekkür ederim”

” Evrenin tüm sevgi, şifa ve pozitif enerjilerinin sana dolmasını ve
sende olan enerjiyi bundan sonra benim ve ilgili herkesin en yüksek
iyiliği için kullanmanı diliyorum. Bundan sonra benim taşım olmana ve
enerjini ….. kiloyu sağlıklı vermem için kullanmana niyet ediyorum.
Teşekkür ederim”

” Evrenin tüm sevgi, şifa ve pozitif enerjilerinin sana dolmasını ve
sende olan enerjiyi bundan sonra benim ve ilgili herkesin en yüksek
iyiliği için kullanmanı diliyorum. Bundan sonra benim taşım olmana ve
enerjini siş yerimde başarımın artması için kullanmana niyet ediyorum.
Teşekkür ederim”

Sizde yukarıdaki örneklere bakarak kendi programınızı yapabilirsiniz.
Bir taşa tek program girebilirsiniz.

BAZI ÖNEMLİ BİLGİLER;

1- Taşınıza herhangi bir kişinin dokunmasına izin vermeyin. Eğer birisi
dokunursa baştan temizlemeniz, enerji yüklemeniz, uyumlamanız ve
programlamanız gerekir. Taşınızı her duruma 7-10 günde bir kere
temizleyin ve isterseniz yeniden programlayın. 10 gün sonra taşınızı
temizlemezseniz artık size faydası değil zararı olacaktır.

2- Taşınızın teninize değmesi daha iyidir ama buna imkan yoksa cebinizde
taşıyabilirsiniz. Ancak üzerinizde olması gereklidir.

3- Evinize belli bir enerjiyi çekmesi için de taş programlayabilirsiniz.
Bu durumda da başkalarının dokunmayacağı bir yere koymanız önerilir.

4- Başkasına izinsiz taş programlayarak vermek doğru değildir, özgür
irade yasasına aykırıdır. Kimseden izin almadan taş programlayarak vermeyin.

5- Erkek kuvars ismi özellikle kullanılmıştır çünkü nadir de olsa dişi
kuvars veya dumanlı kuvars alanlarda olmaktadır. Bunlara da program
yapılabilir ama erkek kuvarsta daha etkilidir.

6- Aldığınız taşların gerçek olmasına dikkat edin ve güvenilir yerlerden
alın. Piyasade çok miktarda sahte taş vardır ve gerçeklerinden ayırt
etmek neredeyse imkansızdır. Gerçek olmayan taşla yapılacak hiçbir
çalışma işe yaramayacaktır. Gerçek taş bulmak için araştırmanızı ve
güvenilir yerlerden almanızı öneririm. Çok ucuz yerlerden da uzak
durmanızı öneririm, piyasanın çok altında fiyat söyleyen yerlede genelde
taşlar sahtedir. Bizim taş satışımız yoktur, bu bilgiler sadece faydalı
olması için verilmiştir.

Refah içinde bir yaşam sürdürme rehberinde bir çok taşın ne için
kullanılabileceğinin bilgisini bulabilirsiniz.

ÖNEMLİ BİLGİ:

Yukarıdaki bilgiler tibbi bir tedavi veya öneri sunmaz.
Hastalıklarınızın tedavisinde mutlaka doktora gidiniz. Buradaki
bilgileri tamamlayıcı olarak kullanınız.

Berna Özcan Demir