8 Ekim 2012

Cennet, bir yer değil, bir bilinç düzeyidir evladım.

Bir adam ölmüş ve öbür dünyada yargılanmak üzere sırasını bekliyormuş. Sıra kendisine gelip mahkeme salonuna girdiğinde bir de ne görsün? Yargıç kürsüsünde bir insan oturuyor. Tanık sandalyesinde ise Tanrı yerini almış.

Adam şaşkın, “Aman Tanrım, bu nasıl oluyor? Beni senin yargılayacağını sanmıştım. Oysa orada hakim olarak bir insan oturuyor.”

Tanrı gülümsemiş, “Ben hiçbir zaman sizi yargılamadım. Sonsuz sevgimle, ne yapmayı seçtiyseniz, sizi seçiminizde özgür bıraktım. Bana yargılamak değil, sevmek yakışır. Çünkü ben saf sevgiyim. Sizi kendimden yarattığım için sizi yargılamak kendimi yargılamak olur. Ayıca benim yargılamama ne gerek var ki?

Her şeyi bilen ben sadece burada tanıklık ediyorum. Dünyada olduğu gibi burada da insanlar tarafından yargılanıyorsunuz. Birazdan salonu hayattayken, senin zarar verdiğin, hoşgörülü davranmadığın, yargıladığın, kalplerini kırdığın insanlar dolduracak. Onlara kendini affettirmeye çalış. Onlar seni affederse ne ala.

Çünkü cennetin yolu onların affından geçiyor.” demiş.

Adam merakla sormuş: “Peki ya affetmezlerse ne olacak?”
Tanrı yine sevgiyle gülümsemiş, “Ben cenneti de, cehennemi de yeryüzünde yarattım. Seni tekrar yeryüzüne göndereceğim. Orada öyle bir yaşam süreceksin ki, tüm yaptığın kötülükler, verdiğin zararlar sana aynen yaşatılacak. Yani ettiğini bulacaksın. Ama bunun amacı sana ceza vermek değil. Sadece o insanların hissettiklerini bizzat yaşayıp anlaman, yaptığın kötülüklerin bilincine varman. İşte o zaman sen kendini affetmiş olacaksın.”

Adam bir süre düşünmüş, “Peki, cennet nasıl bir yer?” diye sormuş Tanrı’ya.
“Cennet, bir yer değil, bir bilinç düzeyidir evladım. Dünyada mutlu, huzur ve sevgi dolu, insanlara destek olmaktan haz duyan, yarattığım canlı ve cansız her varlığa saygı göstermeyi bilen insanlar var ya, işte onlar, dünyada cenneti yeniden yaratmaları için geri gönderdiğim cennetliklerdir. Cennet de dünyadan başka yerde değil.” demiş Tanrı.

“Ama kutsal kitap bana öyle öğretmedi.” diye karşı çıkmış adam.
“Kutsal olan tek şey yaşamdır. Ben o kitapları kutsal kılmadım. Siz kıldınız. Her şeye sevgi ile bakmasını bilerek yaşayan insan, en büyük ibadeti yapandır.” demiş Tanrı.
“Peki dünyaya döndüğümde doğru yola görmemde yardımcı olacak mısın?” diye sormuş adam.
“Ben bunun için siz insanların içine “vicdan” denen bir pusula koydum. Eğer bu pusulanın etrafına ördüğünüz kalın bencillik duvarlarını yıkarsanız, vicdanınızın yani benim sesimi kolaylıkla işitebilirsiniz.”

“Peki biz insanlara ne kadar yakında bulunuyorsun?” diye sormuş adam.
“Hem size şah damarınızdan daha yakınım, hem de düşman olduğunuz kadar sizden uzağım.” demiş Tanrı. “Çünkü düşmanlarınız da Ben’im. Siz de Ben’im.”

“Yani mahkeme salonunda insanlara hiç mi hesap sormuyorsun Tanrı’m?”

“Sadece iki sorum oluyor tüm insanlara.” diye gülmüş tanrı. “Dünya okulunda ne kadar sevmeyi öğrendiniz? Ne kadar bilgi kazandınız?”

::::::::::::SPAGETTİ:::::::::::

Fotoğraf: ::::::::::::SPAGETTİ:::::::::::MALZEMELER:1/2 paket spagetti makarna1 yemek kaşığı sıvıyağ1 tatlı kaşığı tuzsusosu için:250 gr.kıyma1 adet kurusoğan4 yemek kaşığı sıvıyağ1 adet domates1 adet sivribiber1 adet kırmızıbiber1 tatlı kaşığı domates salçasıtuzkarabiberYAPILIŞI:Derin bir tencereye bir litreden biraz fazla su koyun su kaynayınca içine bir yemek kaşığı sıvıyağ bir tatlı kaşığı tuz ekleyip makarnaları atın.Arada karıştırın.Makarnalar pişince süzgeçle süzün.Pişme kıvamı damak zevkinize göre değişir kimisi biraz diri kimisi yumuşak sever bunu makarnaları tadarak ayarlayabilirsiniz.Diğer tarafta sosu hazırlayın.Bir tencereye sıvıyağ koyup küp küp doğranmış soğanları bir kaç dakika öldürün.Daha sonra kıymayı katın.Bir çay bardağı su koyup pişmesini sağlayın.Bu arada kıymayı çatalla ufalayın.Salçayı ilave edin.Kabukları soyulup küp küp doğranmış domatesleri katın.İnce kıyılmış biberleri ekleyin.Tuz ve karabiberi katıp on dakika kadar pişirin.Makarnayı servis tabağına alın üstüne bolonez sos dökün.Arzu ederseniz kuru fesleğen ya da taze kaşar rendesi veya ince kıyılmış maydanoz serpebilirsiniz.Sosa isterseniz bir diş sarımsak doğrayabilirsiniz.İşte bu kadarcık, afiyetolsun.

MALZEMELER:

1/2 paket spagetti makarna

1 yemek kaşığı sıvıyağ

1 tatlı kaşığı tuz su sosu için: 250 gr.kıyma ...
1 adet kurusoğan

4 yemek kaşığı sıvıyağ

1 adet domates

1 adet sivribiber

1 adet kırmızıbiber

1 tatlı kaşığı domates salçası tuz karabiber


YAPILIŞI: Derin bir tencereye bir litreden biraz fazla su koyun su kaynayınca içine bir yemek kaşığı sıvıyağ bir tatlı kaşığı tuz ekleyip makarnaları atın.Arada karıştırın.


Makarnalar pişince süzgeçle süzün.Pişme kıvamı damak zevkinize göre değişir kimisi biraz diri kimisi yumuşak sever bunu makarnaları tadarak ayarlayabilirsiniz. Diğer tarafta sosu hazırlayın.Bir tencereye sıvıyağ koyup küp küp doğranmış soğanları bir kaç dakika öldürün.


Daha sonra kıymayı katın.Bir çay bardağı su koyup pişmesini sağlayın.Bu arada kıymayı çatalla ufalayın.Salçayı ilave edin.Kabukları soyulup küp küp doğranmış domatesleri katın.İnce kıyılmış biberleri ekleyin.Tuz ve karabiberi katıp on dakika kadar pişirin.


Makarnayı servis tabağına alın üstüne bolonez sos dökün.Arzu ederseniz kuru fesleğen ya da taze kaşar rendesi veya ince kıyılmış maydanoz serpebilirsiniz.Sosa isterseniz bir diş sarımsak doğrayabilirsiniz. İşte bu kadarcık, afiyetolsun.

Sevgili Allah’ım,



Sevgili Allah’ım,

Şu an bu mesajı okuyan kişi, bana göre çok tatlı, çok iyi ve çok özel. Ben onu çok seviyorum.

Ona yardım et hayatını en güzel şekilde yaşasın.

Lütfen, her istediği şeylerde yardımcı ol ona.

Karanlık yerlerde ona parlamaya yardımcı ol ve sevemeyeceği zamanlar sevebilsin.

Her zaman onu koru, sana ihtiyacı olduğu zaman ona yardım et ve ona bildir ki onunla yürüdüğün zaman kendisi güvendedir.

Bütün sevdiğin kişilere yolla. Ben şu an yaptım.

Kefirin Faydaları...

1.    Tüm alerjilere karşı en kuvvetli iyileştiricidir.

2.    Hiçbir yan etkisi bulunmayan güçlü bir antibiyotiktir.

3.    Karaciğer hastalıklarını tedavi eder.

4.    Safra kesesi taşlarını dökmeye yardımcı olur.

5.    Vücudu ağır metal, tuz ve alkolik maddelerden arındırır.

6.    Kimyasal antibiyotikleri elimine eder.

7.    Böbrek taşlarına iyi gelir.

8.    Kötü kolesterolü düşürür.

9.    Bağırsak yolunu temizler.

10.    Patojen mikro organizmalara karşı etkilidir.

11.    Rahatsız Bağırsak Sendromuna iyi gelir.

12.    Gastrit tedavisinde etkilidir.

13.    Pankreas sorunlarında faydalıdır.

14.    Ülseri tedavi edici özelliği vardır.

15.    Kolon kanserini önler ve tedavi eder.

16.    Sindirimi kolaylaştırır.

17.    Vücut fonksiyonlarını düzenler.

18.    Bağışıklık sistemini güçlendirir.

19.    Mantara iyi gelir.

20.    Yüksek tansiyonu düşürür. 

21.    İyileşme sürecini hızlandırır.

22.    Kanser hücrelerinin büyümesini engeller.

23.    Sedef hastalığına iyi gelir.

24.    Egzama tedavisinde kullanılır.

25.    Enflamatuvar  hastalıklara karşı etkilidir.

26.    Tümörlerin büyüklüğünü azaltır.

27.    Kalp hastalıklarını tedavi eder.

28.    Bağırsaklardaki tıkanıklığı tersine çevirir.

29.    Kan damarlarını temizler.

30.    Enerji verir.

31.    Kendinizi iyi hissetmenizi sağlar.

32.    Akciğer enfeksiyonlarına karşı etkilidir.

33.    Metabolizmayı çalıştırır.

34.    Kilo vermeye yardımcıdır.

35.    Aknelere iyi gelir.

36.    Saçı canlandırır.

37.    Diş eti hastalıklarının tedavisinde etkilidir.

38.    İlaçların yan etkilerini azaltır.

39.    Antibiyotik kullanımı sonrasında vücuttaki iyi bakterileri korur.

40.    Sindirim sistemindeki mikrofloranın korumada görev yapar.

41.    Tansiyonu düzenler.

42.    Kan şekerini düşürür.

43.    Yağ asidi ve kolesterol seviyesini düşürür.

44.    İshale iyi gelir.

45.    Şişkinliği azaltır.

46.    Bağırsak hareketlerini hızlandırır.

47.    Strese karşı etkilidir

48.    Uyku sorunlarını çözer

49.    Depresyon sürecinde kullanılabilir.

 

50.    Dikkat eksikliğine iyi gelir.

51.    Beynin nörofoksiyonlarını geliştirir.(Refleksler, hafıza, dikkat, 5 duyu)

52.    Midedeki gazı azaltır. 53.    Laktik asit fermantasyonu ile süt ürünlerinin sindirimini kolaylaştırır. 54.    Enfeksiyonlara karşı etkilidir. 55.    Vajinal kokuları yok eder. 56.    Kırışıklıkları gerginleştirir. 57.    Arterite iyi gelir. 58.    Kalın bağırsak yangısını iyileştirir. 59.    Gut hastalığına karşı etkilidir. 60.    Migrene iyi gelir. 61.    Romatizma tedavisinde etkilidir. 62.    Mide rahatsızlıklarına karşı etkilidir. 63.    Detoks etkilidir. 64.    Sütün içerisindeki proteinin alımını ve sindirimini arttırır. 65.    B3 , B6 ve folik asit üretimini destekler. 66.    Tüberküloz tedavisinde etkilidir. 67.    Mide kramplarına iyi gelir. Regl döneminde tüketilebilir. 68.    Kronik bağırsak enfeksiyonlarının tedavisinde etkilidir. 69.    Karaciğer enfeksiyonlarına iyi gelir. 70.    Astıma karşı etkilidir. 71.    Bronşit hastalarına önerilir. 72.    Kansızlığa iyi gelir. Metastazı engeller. 73.    Sabahları görülen ağız kokusunu önler. 74.    Hepatit tedavisinde etkilidir. 75.    Soğuk algınlığı sebebiyle boğazda balgam birikmesini engeller.

 

http://kisiselbakim.milliyet.com.tr/kefirin-faydalari/kisiselbeslenmevediyet/haberdetay/16.08.2011/1427604/default.htm

iŞTE gRİPTEN kORUYAN fORMÜL...



Serin havaların kendini hissettirmeye başladığı  şu günlerde soğuk algınlığı, grip, bronşit gibi hastalıklar da  kapımızı çalmaya başladı. Sonbaharı sağlıklı geçirebilmek için bağışıklık  sistemimizi güçlendirmek büyük önem taşıyor. Güçlü bir savunma mekanizmasının  temelinde ise yeterli ve dengeli beslenme ile birlikte antioksidanlardan zengin
besinlerin tüketilmesi yer alıyor. Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt.  Merve Yüksek, hastalıklardan korunmak için sağlıklı beslenme önerilerini  sıraladı.

Antioksidan vitaminler yönünden zengin besinler  tüketilmeli
Önemli antioksidanlardan biri olan C vitamini, vücuttan  zararlı maddelerin atılmasında ve savunma sisteminin güçlendirilmesinde önemli  bir role sahiptir. Bu vitamin; yeşilbiber, maydanoz, tere, roka, karnabahar,  ıspanak, portakal, limon, mandalina, kuşburnu gibi besinlerde bol miktarda  bulunmaktadır. C vitamini kaybını önlemek için salata ve meyve sularını  tüketmeden hemen önce hazırlamalı ve limonu salatayı tüketeceğiniz zaman  eklemeyi unutmamalısınız.

Bir diğer önemli antioksidan olan E  vitamininin en zengin kaynakları; fındık, ceviz, badem gibi yağlı tohumlar,  sıvı yağlar, yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller ile tahin gibi
besinlerdir.

Anti-enfeksiyon vitamin olarak da  bilinen A vitamini de güçlü bir antioksidandır. Yumurta, süt, balık, ıspanak,  portakal, havuç, yeşilbiber, kayısı gibi sarı, turuncu ve yeşil sebze-meyvelerde  bulunur.

Balık zeytinyağı ve ceviz bağışıklık sisteminizi  güçlendirir
Omega 3 yağ asitlerini içeren balık, balık yağı, fındık ve  ceviz ile omega 9 içerikli zeytinyağı, fındık yağı gibi sıvı yağlar bağışıklık  sistemini olumlu etkilerler. Haftada 2-3 kez balık, 6-7 fındık, 2-3 ceviz  tüketilmesi, zeytinyağlı salata ve sebze yemeklerinin her gün düzenli yenmesi bu  faydalı yağ asitleri ile antioksidan vitaminlerden yararlanmanızı
sağlayacaktır.

Enfeksiyona karşı çinko

Çinko eksikliği enfeksiyonlara karşı zayıflığı  da beraberinde getirmektedir. Çinko kaynakları kırmızı et ve kabuklu deniz  ürünleri ile karaciğer gibi hayvansal kaynaklı besinler, fındık, ceviz, fıstık  gibi kuruyemişler, süt, peynir ve kuru baklagillerdir. Haftada 2-3 kez kuru  fasulye, nohut, mercimek gibi kuru baklagilleri sofranızda bulundurmanızda fayda  vardır.

Yoğurt ve kefir koruyucu kalkan etkisi  yapıyor
Probiyotik ve prebiyotikler bağırsak florasını güçlendirerek  mide-bağırsak enfeksiyonlarına karşı direnç oluşturulmasını sağlar. Yoğurt ise içerdiği laktik asit ile mikroplara karşı koruma sağlar. Öğünlerinizde mutlaka düzenli olarak yoğurt, ayran veya kefir  olmalıdır.

Lifli besinlere ağırlık  verilmeli
Sonbaharın gelmesiyle beraber fiziksel aktivite de  azalmaktadır ve bunun sonucunda kabızlık sorunu ortaya çıkabilir. Bu nedenle  sonbahar ve kış mevsiminin vazgeçilmez yiyeceklerinden biri olan kuru  baklagillerin, esmer ekmek, bulgur, kepekli makarna gibi tahılların ve özellikle  C vitamini açısından zengin sebze ve meyvelerin tüketimine ağırlık verilmelidir.

Günde 10-12 bardak su için
Sıvı tüketimi vücudumuz  için çok önemlidir. Sıvı eksikliğinde tüm metabolizmanızda dengesizlikler ortaya  çıkmakta, hastalık halinde iyileşme gecikmektedir. Günde 10 - 12 bardak su  içmeli, daha yüksek sıvı kayıplarında (ateş, ishal gibi) bu kayıplar  karşılanarak, sıvı dengesi sağlanmalıdır.

Soğuk  algınlığına yakalanınca…
Çay ve kahve yerine kuşburnu, ıhlamur,  adaçayı gibi bitki çayları tüketilmelidir. Bunların vücudumuzda etkilerini tam  olarak gösterebilmesi için, tüketeceğiniz bitkilerin mutlaka doğal kurutulmuş  olmasına ve çay haline getirirken de demlenme sürelerine özen göstermek  gerekmektedir. C vitaminini yüksek miktarda içerenler başta olmak üzere, her  öğünde düzenli olarak sebze ve meyve tüketilmelidir. Çorba gibi sıvı ağırlıklı  besinler tercih edilerek, vücuttan toksik maddelerin uzaklaştırılması sıvı
tüketimine özen gösterilmelidir

http://www.haberturk.com/saglik/haber/780883-iste-gripten-koruyan-formul

Aşkoların Aşkosu...

Fotoğraf: Aşkoların aşkosu :D

Yerseniz avokado her derde deva...

EGZOTİK meyvelerin en bilinenlerinden avokadonun sıkılmasıyla elde edilen yağın, kanser, kalp hastalıkları ve yaşlanmaya karşı son derece etkili olduğu açıklandı.

Dünyanın en büyük avokado üreticilerinden Meksika’da yapılan araştırmaya göre, avokado vücuttaki hücre zarları, proteinler ve hatta DNA’yı tahrip ederek kalp, damar hastalıkları, yaşlanma ve kanseri tetikleyen “serbest radikallere” karşı savaşıyor.

Avokadonun, havuç ve domates gibi diğer antioksidanlardan üstünlüğü ise hücrelerin “enerji santralleri” olan mitokondriye erişebilmesi. Avokado, mitokondrideki enerji üretimini durdurup hücreyi öldüren serbest radikalleri engelliyor.

http://www.vitaminmagazasi.com/Haber/?ha=35

Sevdiğiniz Meyveye Göre Karakteriniz...

Portokal,

Elma

Muz

Kiraz

Üzüm

 

Şeftali

Ayva

Armut

İncir

Kavun... Seçin meyvenizi okuyun yorumunuzu...

 

 

Portakal
Eğer en sevdiğiniz meyve portakal ise, sonsuz sabır ve iradeye sahip bir karaktere sahipsiniz. İşlerinizi yavaş ancak derinlemesine inceleyerek yapıyorsunuz; sıkı çalışmaktan da asla yılmıyorsunuz. Çekingen olma ihtimaliniz çok yüksek; ancak güvenilir ve sözünün eri bir arkadaşsınız. Partnerinizi ince eleyip sık dokuyarak seçiyor; ve onu tüm kalbinizle seviyorsunuz. Anlaşmazlıkları ne pahasına olursa olsun engelliyorsunuz.


Elma

Eğer en sevdiğiniz meyve elma ise, savurgan, fevri ve lafını sakınmayan bir insansınız; sert ve öfkeli bir yapınız var. Çok iyi bir organizatör olmasanız da, bu iyi bir lider olmayacağınız anlamına gelmiyor. Hızlı karar verme ve ileriye dönük adımlar atmada çok iyisiniz. Seyahat etmekten hoşlanıyorsunuz. Partnerinizle beraberken gözleriniz ışıldıyor. İçinizdeki yaşama sevincini hiç
söndürmüyorsunuz.


Muz

Eğer en sevdiğiniz meyve muz ise, doğuştan sempatik, hoşgörülü ve şefkatli bir yapınız var. Utangaç bir insansınız ve sık sık özgüven eksikliğinizin kurbanı oluyorsunuz. İnsanlar sizin yumuşak yüzlü oluşunuzdan yararlanıyor. Partnerinizin sizi hem ruhsal hem fiziksel olarak çekmesi gerekiyor; ve karşısındakini tanıdıkça seven bir yapıya sahipsiniz. Tabiatınız gereği, ilişkileriniz de uyumlu oluyor.


Kiraz

Eğer en sevdiğiniz meyve kiraz ise, hayat sizin için çok da insaflı değil. İnişli çıkışlı bir yaşamınız var, özellikle de profesyonel anlamda... henüz kendiniz için yeterli birikime sahip olmadığınızı, hala küçük meblağlarla uğraştığınızı düşünüyorsunuz. Müthiş bir hayal gücünüz var, yaratıcı çalışmalarda bulunmaktan hoşlanıyorsunuz. İçten ve sadık bir partnersiniz; ancak duygularınızı ifade etmekte zorlanıyorsunuz.


Üzüm

Eğer en sevdiğiniz meyve üzüm ise, genel olarak nazik bir insansınız; ancak sık sık ani parlamalarınız da oluyor; fakat çabuk yatışıyorsunuz. Güzel olan herşeyi seviyorsunuz. Sıcak ve sosyal bir insan olmanız sebebiyle çevrenizde popülersiniz. Yaptığınız herşeyden zevk alıyor; aynı coşku ve enerjiyi partnerinizin de paylaşmasını istiyorsunuz. İnsanlar sizinle beraberken sıkılmıyor;
çünkü onlara önerecek çok şeyiniz var.


Şeftali

Eğer en sevdiğiniz meyve şeftali ise, oldukça neşeli bir yapıya sahipsiniz. Yaşamayı seviyorsunuz. Dostluklar hayatınızın vazgeçilmez bir parçası... Olayları büyütmüyor ve çabuk bağışlıyorsunuz. Açıksözlü ve dobra bir insansınız. Bağımsız ve hevesli karakteriniz sizi tuttuğunu koparan bir insan yapıyor. İdeal bir partner ve tutkulu bir aşıksınız; ancak sevginizi diğer insanların gözü önünde göstermekten hoşlanmıyorsunuz.


Ayva

Eğer en sevdiğiniz meyve ayva ise, mütevazi ve muhafazakar bir kişiliğiniz var. Derinlemesine düşünen ve dikkatli bir yapıya sahip olmanız nedeniyle, hiçbir işi aceleye getirmiyorsunuz. Hırslı bir insansınız; detay ve sayılarla çalışma gerektiren işlerde gayet başarılısınız. İnsanların yanlışlarını anında görebiliyorsunuz. Partnerinizi seçerken, görünüşünden çok zekasına değer veriyorsunuz.

Armut

Eğer en sevdiğiniz meyve armut ise, aklınıza birşey koydunuz mu muhakkak başarıyorsunuz; fakat genel olarak değişken ve başladığı işi bitirmekte zorlanan bir yapınız var. Çünkü emeğinizin sonucunu hemen elde etmek veya baştan sonucun ne olacağını bilmek istiyorsunuz. Zihinsel uyarılmalara açıksınız ve fikir bazında tartışmalardan hoşlanıyorsunuz. Çok çabuk arkaşadaşlık kurabilseniz de, ilişkileri devam ettirmekte sorun yaşıyorsunuz.


İncir


Eğer en sevdiğiniz meyve incir ise, ciddi, düşünceli ve duyarlı bir yapıya sahipsiniz. Sosyalleşmekten hoşlansanız da, belli bir mesafeyi korumaya özen gösteriyorsunuz; kendinize sakladığınız bir alan her zaman olmalı... Açıkgöz, çabuk kavrayan ve cin gibi bir insan olmanız sebebiyle, özellikle iş yaşamında tepeye oynuyorsunuz. İnatçı bir insansınız. Partnerinizde tutkulardan önce beyine bakıyorsunuz.

Kavun


Eğer en sevdiğiniz meyve kavun ise, korkusuz bir insansınız; olup biteni, başınıza gelenleri doğal karşılıyor, üstünde durmuyorsunuz. Eğlenceli kişiliğiniz ve cömert yapınız nedeniyle insanlar size çekiliyor. İş yaşamında tuttuğunu koparan bir insansınız; doğru zamanda doğru yerde olmakta ustasınız. Yeni insanlarla tanışmaktan hoşlanıyorsunuz. Karşı cins üzerindeki en etkili silahınız; mizah anlayışınız!

http://fwmail.net/testler/sevdiginiz-meyveye-gore-karakteriniz/

CANLILARIN FREKANSLARI

CANLILARIN FREKANSLARI

İnsan Beyni 72-90 MHz
İnsan Bedeni (Gündüz) 62-68 MHz

Soğuk algınlığı belirtileri 58 MHz
Grip belirtileri 57 MHz
Kandida 55 MHz
Epstein-Barr 52 MHz
Kanser 42 MHz
Ölüm başlangıcı 25 MHz

İşlenmiş/Konserve yiyecekler 0 MHz
Kuru otlar 12-22 MHz
Taze otlar 20-27 MHz
Esans yağlar 52-320 MHz

Sağlıklı bir insan vücudunun 62-68 MHz’lik bir frekans aralığı var.  Hastalık ve rahatsızlıklar 58 MHz’de baş göstermeye başlıyor.

Esans yağlar insan tarafından kullanılan doğal maddeler arasında en yüksek frekansa sahip olan şey.  Yukarıdaki frekans tablosunda bir uçta işlenmiş/konserve yiyecekler dururken (0 MHz)  öteki uçta en yüksek frekans ile gül yağı (320 MHz) bulunmaktadır.  Gül’ün aşkla ilişkilendirilmiş olması belki de bir rastlantı değildir.

Esans Yağların Frekansları:

Gül 320 MHz
Herdemtaze 181 MHz
Lavanta 118 MHz
Mür 105 MHz
Melissa 102 MHz
Ardıç 98 MHz
Sandalağacı 96 MHz
Melekotu 85 MHz
Nane 78 MHz
Galbanum 56 MHz
Fesleğen 52 MHz

Esans Yağlar ve Frekansları

Tainio ile Young’ın yaptığı testlerden biri de her ikisi de   66 MHz vücut frekansına sahip olan iki erkek üzerine yapılmıştır.  İlk erkek eline bir bardak kahve almış
ve o daha kahveyi içmeden 3 saniye içinde frekansı 58 MHz’e düşmüştür.   Daha sonra bir esans yağını koklamış ve frekansı tekrar 66 MHz’e çıkmıştır.
İkinci kişi kahveden bir yudum almış ve frekansı 3 saniye içinde 52 MHz’e düşmüştür.   Fakat esans yağını kokladığı anda frekansı tekrar yükselmemiştir.
Frekansının tekrar 66 MHz’e çıkması üç gün sürmüştür.  Demek ki frekanslarımız başka maddelerin ciddi bir biçimde etkisi altında.

Araştırmada ayrıca olumsuz ve olumlu düşüncelerin frekanslarımız üzerideki etkisi de incelenmiştir.  Olumsuz düşüncelerin insan frekansını 12 MHz kadar düşürdüğü,
oysa olumlu düşüncelerin frekansı 10 MHz kadar yükselttiği bulgulanmıştır.   Meditasyon ve dua gibi çalışmalar frekansı 15 MHz kadar yükseltmektedir.
Bu durumda klinik çalışma göstermektedir ki  ciddi bir hastalık engeli olmayan kişiler sağlıklı kalmak için  şu ya da bu şekilde bir ruhani uygulamaya ihtiyaç duymaktadır.

Kanıtlar gösteriyor ki  esans yağlar da kişinin frekansını yükseltmede önemli bir rol oynayabilmektedir.  78 MHz’in altında olan esans yağlar vücudun fiziksel yapısını dengelerken,  yüksek frekanslı yağlar Gül ve Günlük duygusal ve ruhsal seviyelerde denge getirmektedir.

Bir esansı kokladığınız zaman beynimizin amigdala denilen bölümü etkilenir ki  burası hafızanın ve duyguların saklanıp serbest bırakıldığı yerdir. Bizi etkiliyor olabilecek olumsuz frekansların farkında olmalıyız.  Birçoğumuz bitkiler üzerindeki klasik müzik ve hard rock müzikleriyle yapılan deneyi biliyordur.  Klasik müzikle birlikte bitkiler serpilirken,  hard rock onları öldürmüştür.  İnsanlar da farklı değil.  Beslenmemizden,  fiziksel çevremizden gelen karmaşık ve olumsuz frekanslar  eninde sonunda hücresel yıkıma ve parçalanmaya neden olacaktır.

Bununla birlikte aramızda çok az insan dağlara, köylere kaçabilir.  Kentsel yaşam birçoğumuz için kaçınılmaz bir ortamdır.  Ama neyse ki esans yağlar, meditasyon gibi şeyler var.  Bunlar sayesinde frekansımızı tekrar yükseltebiliriz.

--
Şirin Soysal

Hayatınızı Değiştirecek 10 Spiritüel Kitap


Herkesin hayatını değiştiren kitaplar farklıdır. Bir kitap birini çok etkilerken diğerini okadar da çok etkilemeyebilir. Ancak eğer spiritüelliğe ilginiz varsa ve bu kitapları okumadıysanız size şiddetle bunları okumanızı tavsiye ediyorum.



10-Evrenden Torpilim var

Bir Türk yazarı. Aykut Oğut. Yazar, kitapta kendi yaşadıklarından yola çıkarak , gerçekten istenildiği takdirde başarılamayacak hiçbirşeyin olmadığının altını çiziyor.  Kendisinin daha önce 150 kg olduğunu, hiç dil bilmeden Amerika’ya gittiğini daha sonra 70 kg’a düştüğünü, Amerika’da seslendirme işleri yapacak kadar ingilizcesini geliştirdiğini ve her eline attığı şeyin altın bir yumurtaya dönüştürdüğünü anlatan eğlenceli ve öğretici bir kitap.

9-Secret

9Secret kitabını okumayan kaldı mı acaba? Kitap , düşünce gücüyle her istediğimizi kendimize çekebilmenin yollarını anlatıyor. Düşüncelerinize dikkat edin!

8-Yuvaya Hoşgeldiniz

Kanal bilgileri içeren kitapları sevmiyorum ancak bu kitabı da yine normal kanal bilgisi veren kitapların dışında tutuyorum. Yazarı Steve Rother. Kitap,  nereden geldiğimizden , nereye gideceğimize kadar olan şaşırtıcı bilgiler sunuyor.

7-Hayatınızın En Güzel Yılı

7Yazarı Debbie Ford. Debbie Ford , sürekli olarak isteklerimizi ertelediğimizi ve üzerinden zaman geçtiğinde de  hayatımızda hiçbirşeyin değişmediğini farkettiğimizi ama aslında herzaman istediğimiz hayatın elimizi uzatarak yakalayabileceğimiz mesafede olduğunu anlatıyor.

6-Martı

6Yaşadığımız durum ve şartların bizi hiçbirzaman kısıtlamaması gerektiğini anlatan çok güzel bir öykü. Bu öykü bir martı olan Jonathan’ın öyküsü. Martı olarak sınırlarını zorlayan Jonathan ‘ın bu öyküsü size ilham verecek.

5-Düşünce Gücüyle Tedavi -1

5Yazarı Louise Hay. Louise Hay düşündüğümüz herşeyin yaşadıklarımızın bir göstergesi olduğunu anlatıyor. Hatta yaşadığımız her hastalığın sebebi de bu düşüncelerimiz. Ve güzel olan taraf şu ki düşünceler değiştirilebilir.

4-Yuvaya Yolculuk

4Yine söylüyorum aslında kanal bilgisiyle gelen kitaplar çok içime sinmiyor. Bu da bir kanal kitabı olmasına rağmen içinde bir öykü anlatılıyor ve bu öykü gerçekten de çok etkileyici. Bir  Kryon kitabı. Kitapta mutsuz bir adam olan Michael Thomas’ın öyküsü anlatılıyor. Ölümden döndükten sonra melekler ona ne istediğini soruyorlar o da tek istediğinin Yuvaya dönmek olduğunu söylüyor. Yuvaya dönebilmesi için Michael’in meleklerle, şeytanlarla ve bilge kişiliklerle bir dizi sınava tabi tutulması gerekiyor. Kanal bilgisi sevmiyorsanız bile bu kitabı okumanızı tavsiye ediyorum.

3-Işığı Arayanların Karanlık Yanı

3Aydınlanmaya giden yolun sadece Tanrısal olanı aramakla değil karanlık yanımızı kabul etmeyle de gerçekleştiğini anlatan yine çok etkileyici bir kitap. Herkesin içinde karanlık bir yan vardır. Bu karanlık yanımızı kabul etmedikçe ona uygun kişilikleri ve olayları sürekli olarak hayatımıza çekmeye devam ederiz. Bu kitabı okuduktan sonra yargıladığınız insanların özelliklerinin aslında içinizdeki karanlık yanınızı ortaya çıkaran aynalar olduğunu göreceksiniz.

2-Dinginliğin Gücü

2Listedeki 2. Eckhart Tolle kitabı. Şimdi’nin Gücünü okuyun sonra da Dinginliğin Gücünü okuyarak öğrendiklerinizi pekiştirin. Özünde anlatılmak istenen şey aynı. Yani yine Şimdi’yi yaşabilmek ve dışarıda ne olursa olsun içimizde hep dingin kalabilmek.

1-Şimdinin Gücü Uygulama Kitabı

1Yazarı Eckhart Tolle.  Size özellikle uygulama kitabını tavsiye ediyorum çünkü bu kitabın bir de daha kalın olan normal versiyonu var. Bu kitapta çoğumuzun nasıl sürekli geleceği ve geçmişi düşünerek gerçekte sahip olduğumuz tek anı yani şimdiyi yadsıdığımız anlatılıyor. Muhteşem bir kitap. Siz de kitabı okurken aslında nasıl anınınızın içinde olmadığınızı daha iyi farkedecek ve o ana girmenin yollarını öğreneceksiniz. Bu kitap listede 1. sırada çünkü hayattaki sorunlarımızla başa çıkabilmememizin tek yolu Şimdiyi yaşamak ve onu olduğu gibi kabul edebilmek. Tam bir başucu kitabı.

http://www.listemiste.com/hayatinizi-degistirecek-10-spirituel-kitap.html

Negatif Enerjilerden Kurtulmanın 10 Yolu




Stres, bunalım , depresyon yada sadece can sıkıntısı… Meditasyon yapmayı bilmiyor ya da kesinlikle konsantrasyon olamıyorsanız , aşağıdaki 10 maddeyi sizi sıkıntılarınızdan kurtarmak için birer basamak olarak kullanabilirsiniz.

10-Örgü örmek

Örgü örmek  hem zihni rahatlatmayı hem de bunamayı geciktiriyor. Uzmanlar örgü örmenin psikolojik terapi ve meditasyon yerine geçtiğini söylüyorlar. 9-Adaçayı yakmak

Adaçayı’nın Uzakdoğu felsefesine göre negatif enerjileri olduğunuz ortamdan temizlemek gibi bir olayı varmış. Bu tütsüler için de geçerli tabiki. Ama sadece 1 dal adaçayını yaktığınızda bile odanın negatif enerjilerden temizlendiğini düşünün. Biliyorsunuz inanırsanız , OLUR!

8- Masaj

Masaj , vücudun enerji kanallarını harekete geçirerek kendini yenileme sürecini hızlandıran bir uygulamadır. Stresten ve depresyondan arınmak için uygulanan en keyifli yöntemlerden birisidir. Masaj kan dolaşımını hızlandırır ki bu zaten bir çok rahatsızlığın kendiliğinden çözümü demektir.  Yorgunluğun giderilmesinde, gerginliklerden kurtulmada oldukça etkilidir.

7-Akvaryuma bakmak

Uzmanlar  akvaryumda balık beslemenin insanları rahatlattığını söylüyor. Hatta güzel dizayn edilmiş bir akvaryuma bakmanın stresi azalttığı görüşündeler. 6-Denizde yüzmek

Uzmanlar insanın ruh sağlığının mevsimlerle yakından ilgili olduğunu söylüyor. Güneş girmeyen eve doktor girermiş lafından yola çıkacak olursak genellikle güneşli havalarda insanlar daha mutlu ve pozitif olurlar. Yüzmek zaten insan vücuduna karşı çok yararlı bir aktivitedir. Deniz suyu ise özellikle güneşle birleşince birçok hastalığa karşı koruyucu etki barındırır. Denizde yüzerken salgılanan hormonlar insana huzur verir, zihni dinlendirir. Böylece zihnimiz ve bedenimiz negatif enerjilerden arınır.

5-Yürüyüş Yapmak

Yürüyüş yaptığımızda vücudumuz “endorfin” adı verilen bir mutluluk hormonu salgılar( hani çikolata yediğimizde de salgılanan hormon ) . Düzenli yürüyüş yapan insanlar daha mutludurlar, çevresindekilere karşı daha anlayışlı olurlar ve pozitiftirler. Yürüyüş yaparken kan dolaşımının  neredeyse 2 katına çıkmasından dolayı oksijen beyine daha fazla gider. Böylece konsantrasyonumuz artar ve daha olumlu düşünmeye başlarız.

4- Yoga

Yoga, vücudumuzda biriken negatif enerjiyi atmamızı sağlar. İçinde herzaman olan mutluluğa ve huzura açılan bir penceredir aslında yoga. Yapmayanlar anlamaz, yapanlarsa anlatamaz:) Yoga sizi daha mutlu daha pozitif ve daha huzurlu bir insan yapar.

3- Muma Bakmak(aromalı)

Tratak meditasyonunu hiç duydunuz mu ? Tratak meditasyonu göz seviyenizde bir mum ışığına bakarak , zihni boşaltmaya yarayan bir meditasyon biçimidir. Bu meditasyonu nasıl mı yapacaksınız? Önce derin ama sakin nefesler almaya başlayın ,göz hizanıza bir mum yerleştirin ve gözleriniz yaşarana kadar mum alevine gözlerinizi kırpmadan bakın . Gözleriniz yaşarınca , gözlerinizi kapayın ve sonra mum alevi  kaybolana kadar bakmayı sürdürün. 15-20 dakika yapılan bu meditasyon ile hem konsantrasyonunuz artacak hem de ruhsal olarak kendinizi dinlenmiş hissedeceksiniz.

2- Köklenme

Köklenme  reiki öğretisinden gelme bir tekniktir. Depresyondaki insanlara çok iyi gelir. Bu yöntemle dünya ile bağlantımız güçlenir. Köklenme çalışmasını şu şekilde uygulayabilirsiniz: Ayakta gözleriniz kapalı, ayaklarınız omuz genişliğinde açık ve gözleriniz kapalı bir şekilde durun . Tüm ayak parmaklarınızı hissedin. Sonra tepenizden bir ışık demetinin tüm vucudunuzdan geçerek , toprağın derinliklerine kök saldığını hayal edin. Tüm bedeninizin toprağa kök saldığını düşünün. Bu çalışmayı yaparken haffçe yaylanabilirsiniz. Bu çalışmayı hergün düzenli olarak yapmak sizi dünyaya hem maddi hem de manevi olarak daha çok bağlayıp, köklendirecektir.

 

http://www.listemiste.com/negatif-enerjilerden-kurtulmanin-10-yolu.html

1- Toprakta Yürümek

Topraktan enerji alırız, üstümüzde biriken negatif enerjiyi ise toprağa verir , boşaltırız. Toprakta yalınayak 5 dakika yürümek üzerinizdeki negatif duygu ve düşüncelerin toprağa boşaltılmasına yardımcı olur, enerjinizi dengeler, kan dolaşımınızı hızlandırır ve stresinizi alır. Çünkü toprağın içinde bulunan biyoenerji bu şekilde vücudunuza geçer ve dengelerinizi yeniden düzenler. Böylece siz de en az 5 dakika çıplak ayak toprak üzerinde yaptığınız bir yürüyüş sonrasında kendinizi rahatlamış hissedersiniz.

Acıklı bir Karadeniz efsanesi var, bilir misiniz.... ?? Kemençenin içli öyküsü.....



Aşıklar tam birbirlerine kavuşacakları vakit ailelerin arası açılmış....

Çocuklar ne yazık ki umutların söndüğüne inanmışlar  ve ormana kaçmışlar.....

Ama aileleri de peşlerini bırakmamış, onları izleyip bir köşede kıstırmış.... ...
Yakalanacaklarını anlayınca bizim aşıklar ''Bizi bunların elinden kurtar Allah'ım, dal olup bölüşelim, saz olup söyleşelim'' diye dua etmişler.....

Oğlan servi, kız limon ağacı olmuş…

O günden sonra limon ağacından kemençe, serviden yay yapılır, aşkları böyle çalınır, söylenir olmuş.....