19 Nisan 2013

Bir çok insan "kendisi olmak" istiyor...




Bir çok insan "kendisi olmak" istiyor ama bunu da yine kendisi kısıtlıyor. Kendimize "kendimiz olma izni" vermeliyiz... İçimizden doğru gelerek, ortaya çıkmasına...
Kendin ol. Her şeyden önce kim olduğuna, ne olduğuna, yazdığın her cümlenin içinde,  bitirdiğin her parçada parlayacağına inanıyorum. Ailen gibi olmayarak, arkadaşların gibi olmayarak. Kendin gibi olmak. Kendini taştan yaratmak...
Mükemmellik, ekleyecek bir şey kalmadığı değil, çıkartacak bir şey kalmadığı zaman... oluşur...
İtalya’da yaşlı bir heykeltraş evinin bahçesine bir kaya getirir ve yontmaya başlar. Onu seyretmekte olan torunu o kocaman kayanın ne olduğunu sorar. Dedesi de “melek” cevabını verir.
Küçük çocuk o kocaman, sevimsiz kayayı bir türlü meleğe benzetemez.
Aradan epey uzun bir zaman geçer. Bir gün, dedesi torununu bahçeye çağırır ve biten eserini gösterir. Bir “melek heykeli!..” Torunu o kocaman ve sevimsiz kayanın yerinde duran melek heykelinden gözlerini ayıramadan sorar: “Dede, bu melek nereden çıktı?”
Dedesi de aynı hayranlıkla melek heykeline bakarak cevap verir: “Melek o kayanın içinde idi.”
Torunu yine sorar: “Peki, nasıl çıkarttın?” Dedesi gülümseyerek cevap verir:
“Çok kolay. Meleğe benzemeyen kısımlarını yok ettim.”
Kişisel gelişim, hiç bir zaman olamayacağın birine değil, özüne dönmektir.
Aslında değişmek değil, orada zaten var olanı yeniden keşfetmektir...
Karakterine bir şeyler eklemek değil, sana benzemeyeni törpülemektir...
Kendini değiştirmek, başkası olman değildir. Kendin olmandır...
Lâle Rona

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder