11 Kasım 2012

Geçmişi Geride Bırakmak...

 Fotoğraf: Geçmişi Geride BırakmakLisedeki bir öğretmen laboratuvara bir şişe süt ile gelir. Masasının tam köşesine herkesin görebileceği yere koyar, öğrenciler süte bakıp dersle ne tür bir ilgisi olabi­leceğini merak eder. Birden bire öğretmen eliyle hızla ite­rek, süt dolu şişeyi lavobaya düşürüp şişeyi parçalar ve arkasından bağırır; 'Dökülen sütün arkasından ağlama­yın!'.Bütün öğrencileri, geriye kala...nları görmeleri için lavobaya baktırır ve şunları söyler; 'iyi bakın, çünkü bu dersi hayatınızın sonuna kadar hatırlamanızı istiyorum. O süt gitti. Lavabodan aşağı gittiğini görüyorsunuz. Dünya­daki hiçbir yaygara ve telaş bir damlasını bile geri getir­meyecek. Biraz dikkat edilseydi kurtarılabilirdi. Ama artık çok geç. Yapabileceğimiz tek şey unutup, bir sonraki de­neye geçmekti.Üzülmek, yarının sıkıntısından bir şey eksilt­mez, sadece bugünün gücünü tüketir.Ne kadar adil olmasa da, kızgın da olsan, pişman da olsan, utanıyor da olsan, olumsuzluklar seni alt etmek istese de, birlikte olduğun kişi seni terk edip gitse de, ha­yatına devam etmelisin. Bir şeyi kaybettiğin zaman elbet­te kendini kötü hissedeceksin, canın yanacak, işini kay­bettiğinde ya da birlikteliğin sona erdiğinde üzüleceksin, dünyan kararacak ve kendini umutsuz hissettiğin anlar olacak. Ama bir noktadan sonra hayatına devam etmeye karar vermelisin. Kendine acımayı bırakmalısın.İyi şeylerin seni beklediğine inanmalısın. Olumsuz duyguların seni olduğun yerde tutmasına izin verme. Ha­yat bir kapıyı, başka ve daha büyük bir kapıyı açmadan kapatmaz. Sürekli olarak, 'neler yapabilirdim, hangi okula girebilirdim, şöyle olsaydı, ilişkim devam ediyor olsaydı, şu yatırımı yapabilseydim, bu kadar zaman kaybetmeseydim.' diyerek vazgeçme. Dünün üzüntülerinin yarının umutlarını yok etmesine izin verme.Dün gitti, yarın gelmeyebilir. Geçmişin gitmesine izin verirsen, bugünü beklentiyle yaşarsan, karşına çok farklı yollar çıkacak. Ama bunları karşılaman için devam etmen gerekiyor. Bugünü yaşaman gerekiyor. Birkaç ha­yal kırıklığının geleceğini mahvetmesine izin verme.Feci baş ağrılarına ve acılara sebebiyet veren yan­lış seçimler yapmış olabilirsiniz. Belki her şeyi berbat etti­ğinizi, hayatınızı onarılmaz bir şekilde harap ettiğinizi dü­şünüyorsunuz. İflas eden bir işten veya başarısız bir iliş­kiden dolayı kalbiniz kırılmış olabilir.Yıllar boyu o acıyı beraberinizde taşımayın. Red­dedilmenin içinizi kemirmesine, geleceğinizi zehirlemesi­ne izin vermeyin. Tam bulunduğunuz yerden başlayın. Değiştiremeyeceklerinize değil, değiştirebileceklerinize odaklanın.Biten bir şey için fazla bir şey yapamazsınız, ancak geride kalanlar için yapabileceğiniz çok şey vardır.Hepimiz hata yapmaya devam edeceğiz. Hepimiz insanız, hiçbirimiz mükemmel değiliz. Kendimizi affetmeyi öğrenmeliyiz. Her şeyi düzeltemeyiz. Telafi edilemeyecek bir şeyi telafi etmeye çalışmayın. Silkinip kendinize gelin ve yolunuza devam edin.Geçmişte tutsak olarak yaşamayın. Hataları, piş­manlıkları, hayal kırıklıkları ve yanlış seçimleri sırtınızda taşımayın. Evet, biliyorum, öyle olacağını bilseydin o yatı­rımı yapmazdın. Biraz daha araştırmış olsaydın, öyle bir işe girişmezdin ya da o fırsatı kaçırmazdın. Belki de bir yıl önce dolandırıldın ve paranı alamadın. Geçmiş ders al­mak için vardır, bugünümüzü zehir etmesi, karamsarlığa itmesi için değil.Yerinde duran hayat değil, bizleriz.Bırak geçmiş geçmişte kalsın. Geçmişe sıkı sıkıya sarılırsan, zenginliğin hayatına girmesine izin vermeye­ceksin.Belki de ilişkinize her şeyinizi verdiniz, fedakârlık yaptınız, zamanınızı verdiniz, paranızı verdiniz, kendinizi adadınız, ama yürümedi ve onca zamanı boş yere har­cadığınızı hissediyorsunuz. Bunun daha fazla hayatınızı alt üst etmesine izin vermeyin. Yaşamınıza devam edin. Hayatın sizin için başka bir planı var. O yeni başlangıca doğru gitmelisiniz. Hayatın nokta koyduğu yere soru işa­reti koymayın.Birçoğumuz yanımızda kocaman bir bavul taşıyo­ruz. Çok ağırdır o bavul. O bavul geçmişin kötü deneyim­lerini sakladığımız bavuldur. İlerlemek için çok çaba sarf etsek bile çok az mesafe kat edebiliyoruz. Birkaç adım attıktan sonra da durup bavulu açıp içinde nelerin oldu­ğunu tekrar gözden geçiriyoruz. O acıları, o hayal kırıklık­ları tekrar yaşıyoruzdur. Bazılarımız bu şekilde günlerimi­zi, bazılarımız haftalarımızı, bazılarımızsa yıllarımızı kaybettik. Sonra bavulu tekrar kapatıp ilerlemeye çalışıyor ve çok geçmeden tekrar durup bavulu açıp zaman kaybedi­yoruz.Bazen işlerin neden yürümemiş olduğunu anlaya­mıyoruz. Anlamasak da güvenmemiz gerekir. Hayat ge­reğini yapacak, girmeniz gereken yol karşınıza çıkacak. Devam ederseniz, bu yolu bulabilirsiniz. Belki de planını­za fazlasıyla zaman, enerji ve para harcadınız ve kapının size kapandığını görüyorsunuz. Bunu geride bırakıp, sizin için daha iyi bir planın olduğuna güvenerek devam etme­lisiniz. O anı, o günü en iyi şekilde değerlendirmelisiniz.Her yeni gün yeni bir başlangıçtır. Her sabah yap­mamız gereken o bavulu geride bırakmak, dünün hayal kırıklıklarını geride bırakmak. Bunu yapabilmenin en etkili yolu onlardan dersler çıkartıp gelecek için kendinize yeni hedefler belirlemektir. O bavulu belki bir anda elinizden bırakamayabilirsiniz. O zaman en azından içindeki ağır­lıkların bazılarıyla vedalaşabilirsiniz.Siz hangi ağırlıklarla vedalaşacaksınız?Karar verdiğinizde isterseniz size rehberlik edebilirim..?Sevgi ve şükranlarımla,   Neşe Yıldız Özdemir

 Lisedeki bir öğretmen laboratuvara bir şişe süt ile gelir. Masasının tam köşesine herkesin görebileceği yere koyar, öğrenciler süte bakıp dersle ne tür bir ilgisi olabi­leceğini merak eder. Birden bire öğretmen eliyle hızla ite­rek, süt dolu şişeyi lavobaya düşürüp şişeyi parçalar ve arkasından bağırır; 'Dökülen sütün arkasından ağlama­yın!'. Bütün öğrencileri, geriye kala...nları görmeleri için lavobaya baktırır ve şunları söyler; 'iyi bakın, çünkü bu dersi hayatınızın sonuna kadar hatırlamanızı istiyorum. O süt gitti. Lavabodan aşağı gittiğini görüyorsunuz. Dünya­daki hiçbir yaygara ve telaş bir damlasını bile geri getir­meyecek. Biraz dikkat edilseydi kurtarılabilirdi. Ama artık çok geç. Yapabileceğimiz tek şey unutup, bir sonraki de­neye geçmekti. Üzülmek, yarının sıkıntısından bir şey eksilt­mez, sadece bugünün gücünü tüketir. Ne kadar adil olmasa da, kızgın da olsan, pişman da olsan, utanıyor da olsan, olumsuzluklar seni alt etmek istese de, birlikte olduğun kişi seni terk edip gitse de, ha­yatına devam etmelisin. Bir şeyi kaybettiğin zaman elbet­te kendini kötü hissedeceksin, canın yanacak, işini kay­bettiğinde ya da birlikteliğin sona erdiğinde üzüleceksin, dünyan kararacak ve kendini umutsuz hissettiğin anlar olacak. Ama bir noktadan sonra hayatına devam etmeye karar vermelisin. Kendine acımayı bırakmalısın.


İyi şeylerin seni beklediğine inanmalısın. Olumsuz duyguların seni olduğun yerde tutmasına izin verme. Ha­yat bir kapıyı, başka ve daha büyük bir kapıyı açmadan kapatmaz. Sürekli olarak, 'neler yapabilirdim, hangi okula girebilirdim, şöyle olsaydı, ilişkim devam ediyor olsaydı, şu yatırımı yapabilseydim, bu kadar zaman kaybetmeseydim.' diyerek vazgeçme. Dünün üzüntülerinin yarının umutlarını yok etmesine izin verme. Dün gitti, yarın gelmeyebilir. Geçmişin gitmesine izin verirsen, bugünü beklentiyle yaşarsan, karşına çok farklı yollar çıkacak. Ama bunları karşılaman için devam etmen gerekiyor. Bugünü yaşaman gerekiyor. Birkaç ha­yal kırıklığının geleceğini mahvetmesine izin verme. Feci baş ağrılarına ve acılara sebebiyet veren yan­lış seçimler yapmış olabilirsiniz. Belki her şeyi berbat etti­ğinizi, hayatınızı onarılmaz bir şekilde harap ettiğinizi dü­şünüyorsunuz. İflas eden bir işten veya başarısız bir iliş­kiden dolayı kalbiniz kırılmış olabilir. Yıllar boyu o acıyı beraberinizde taşımayın. Red­dedilmenin içinizi kemirmesine, geleceğinizi zehirlemesi­ne izin vermeyin. Tam bulunduğunuz yerden başlayın.


Değiştiremeyeceklerinize değil, değiştirebileceklerinize odaklanın. Biten bir şey için fazla bir şey yapamazsınız, ancak geride kalanlar için yapabileceğiniz çok şey vardır. Hepimiz hata yapmaya devam edeceğiz. Hepimiz insanız, hiçbirimiz mükemmel değiliz. Kendimizi affetmeyi öğrenmeliyiz. Her şeyi düzeltemeyiz. Telafi edilemeyecek bir şeyi telafi etmeye çalışmayın. Silkinip kendinize gelin ve yolunuza devam edin. Geçmişte tutsak olarak yaşamayın. Hataları, piş­manlıkları, hayal kırıklıkları ve yanlış seçimleri sırtınızda taşımayın. Evet, biliyorum, öyle olacağını bilseydin o yatı­rımı yapmazdın. Biraz daha araştırmış olsaydın, öyle bir işe girişmezdin ya da o fırsatı kaçırmazdın. Belki de bir yıl önce dolandırıldın ve paranı alamadın. Geçmiş ders al­mak için vardır, bugünümüzü zehir etmesi, karamsarlığa itmesi için değil. Yerinde duran hayat değil, bizleriz. Bırak geçmiş geçmişte kalsın. Geçmişe sıkı sıkıya sarılırsan, zenginliğin hayatına girmesine izin vermeye­ceksin. Belki de ilişkinize her şeyinizi verdiniz, fedakârlık yaptınız, zamanınızı verdiniz, paranızı verdiniz, kendinizi adadınız, ama yürümedi ve onca zamanı boş yere har­cadığınızı hissediyorsunuz. Bunun daha fazla hayatınızı alt üst etmesine izin vermeyin. Yaşamınıza devam edin. Hayatın sizin için başka bir planı var. O yeni başlangıca doğru gitmelisiniz. Hayatın nokta koyduğu yere soru işa­reti koymayın.


Birçoğumuz yanımızda kocaman bir bavul taşıyo­ruz. Çok ağırdır o bavul. O bavul geçmişin kötü deneyim­lerini sakladığımız bavuldur. İlerlemek için çok çaba sarf etsek bile çok az mesafe kat edebiliyoruz. Birkaç adım attıktan sonra da durup bavulu açıp içinde nelerin oldu­ğunu tekrar gözden geçiriyoruz. O acıları, o hayal kırıklık­ları tekrar yaşıyoruzdur. Bazılarımız bu şekilde günlerimi­zi, bazılarımız haftalarımızı, bazılarımızsa yıllarımızı kaybettik. Sonra bavulu tekrar kapatıp ilerlemeye çalışıyor ve çok geçmeden tekrar durup bavulu açıp zaman kaybedi­yoruz. Bazen işlerin neden yürümemiş olduğunu anlaya­mıyoruz. Anlamasak da güvenmemiz gerekir. Hayat ge­reğini yapacak, girmeniz gereken yol karşınıza çıkacak. Devam ederseniz, bu yolu bulabilirsiniz. Belki de planını­za fazlasıyla zaman, enerji ve para harcadınız ve kapının size kapandığını görüyorsunuz. Bunu geride bırakıp, sizin için daha iyi bir planın olduğuna güvenerek devam etme­lisiniz. O anı, o günü en iyi şekilde değerlendirmelisiniz.


Her yeni gün yeni bir başlangıçtır. Her sabah yap­mamız gereken o bavulu geride bırakmak, dünün hayal kırıklıklarını geride bırakmak. Bunu yapabilmenin en etkili yolu onlardan dersler çıkartıp gelecek için kendinize yeni hedefler belirlemektir. O bavulu belki bir anda elinizden bırakamayabilirsiniz. O zaman en azından içindeki ağır­lıkların bazılarıyla vedalaşabilirsiniz. Siz hangi ağırlıklarla vedalaşacaksınız? Karar verdiğinizde isterseniz size rehberlik edebilirim..? Sevgi ve şükranlarımla,


Neşe Yıldız Özdemir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder