19 Mart 2011

kafanı boşaltmalısın...

Pattaya’da alışveriş yapılır…

[slideshow] 

09 - 14 Şubat, 2011 Pattaya

Tayland gezimizin ikinci durağı olan Pattaya’ya gitmek üzere sabah erkenden yola çıktık. Oraya varmadan önce yapmak istediğimiz iki şey var. Bunlardan biri fil safarisi yapmak , diğeri de timsah gösterisi seyretmek.

Önce fil safarisi yapılacak parka gidiyoruz. Filleri görünce çok seviniyorum. Nedense onları görünce içim gülüyor. Büyüklü ,küçüklü bir sürü fil var burada. Filin üstüne binmek için özel platformlar hazırlanmış. Oradan filin üstüne konulmuş  iki kişilik oturma yerine geçiyorsunuz. Kemerinizi bağlıyorsunuz. Fil binicisinin kontrolunde  tıngır mıngır yola çıkıyorsunuz. Fil beni taşıyor bende onu sevindireyim diyorsanız mutlaka muz almanızı öneririm. Fil hortumunu uzata uzata elinizden muzları lup lup hortumluyor. Ormanın içindeki bu keyifli gezi sırasında, fillerin nerede yaşadığını, nasıl yıkandığını da görebilirsiniz…

Sırada timsah gösterisi var… Timsah gösterisini seyredeceğimiz timsah çiftliğine varıyoruz. İçerdeki bahçe düzenlemesi muazzam. Değişik kayalar ve ağaçlar büyük bir uyum içinde yerleştirilmiş. Bahçede keyifle yürüdükten sonra gösteri alanına varıyoruz. Timsahlar her zaman içimi ürpettiği için havuzun içindeki timsahlara yarı açık yarı kapalı gözlerle bakıyorum. Gençten bir çocuk timsahlarla dolu havuza giriyor. Birkaç dakika içinde başını timsahın ağzına sokuyor. Timsahlar tabi ki uyuşturulmuş ama içim hafif kalkıyor… Gösterinin bitmesiyle acele Pattaya’ya doğru yola koyuluyoruz.

Pattaya son derce turistik bir yer. Her yerde hediyelik eşya dükkanları, lokantalar var. Belde boydan boya deniz kenarına kurulmuş. Kuzey, orta ve güney Pattaya olarak ana bölgelere ayrılmış. Bu bölgeler arasında ring seferi yapan tuk tuklara binip 10-20 baht gibi bir para ödeyerek rahatça dolaşabilirsiniz. ( 100 baht = 5 ytl) Tüm sahiller şezlonglar ve güneş şemsiyeleriyle kaplı. Fakat denize girmek için  güney Pattaya’da bulunan Jomtien plajını tavsiye ederim. Beyaz kumların üzerinde yürüyüş yapıp, sokak satıcılarından alacağınız tropikal meyvaların tadını çıkaracağınız sakin bir yer.

Pattaya ve çevresini gezmek için tuk-tukları günlük olarak kiralayabiliyorsunuz. Tuk tuk şöförlerinin gezilecek yerleri fotoğraflarla gösteren bir portföyleri oluyor. Hangilerine gitmek istediğinizi söylüyorsunuz onlarda sizi sırasıyla gezdiriyor. Tuk tuk’u günlük olarak kiralamak 500 baht.

Benim size önereceğim iki tane yer var. Birincisi tik ağacından yapılmış bir saray. Saray restorasyon halinde olduğu için her yerini gezemedik. İçeri girerken de kafamıza kask taktık. Ama gördüğümüz yerler bile bize yetti. Tik ağacından yapılmış sarayın her yeri figürlerle süslenmiş, duvarlar oymalarla örülmüştü.

Diğer yer ise Nong Nooch Köyü… Burada Tay boks’u izleyebilirsiniz, Geleneksel Tay düğünü görebilirsiniz ve fillerin yaptığı gösterileri izleyebilirsiniz. Fillerin boyadığı t-şörtler kapış kapış satılıyor. Burada hayatımda yediğim en güzel mısırları yedim. Yolunuz buraya düşerse birkaç tane yemenizi öneririm. Böyle bir lezzeti bir daha bulamazsınız. Bonzai ağaçlarıyla, orkidelerle süslenmiş kocaman bahçeyi de mutlaka gezmelisiniz.

Barlara ve gece hayatına düşkünseniz ‘walking street’ tam size göre… Burada her çeşit gösteri yapılıyor…

Sahil boyu sıralanan lokantalarda sadece Tay yemekleri değil, her damak tadına hitap eden yemekler satılıyor. Çok özledim kebap yemek istiyorum derseniz onu da bulmak mümkün. Yerel lezzetlerden kızarmış pilavla, fıstıklı tavuğu tavsiye ederim. Lezzetleri müthiş. Ayrıca sokak da yemek satan arabalar da bolca var. Ama hijyen konusuna önem veriyorsanız, lokantalardan vazgeçmeyin derim. Bu arabalar da çekirge bile satılıyor.Rivayete göre bu çekirgelerin tadı çok güzelmiş. Doğrusu ben onları tadacak cesareti kendimde bulamadım. Fotoğrafını çekmek bana yetti…

Hediyelik eşya dükkanları ise tıklım tıklım dolu. Buralarda özellikle el yapımı yelpazeler, hasır şapkalar, şemsiyeler, tik ağacından yapılma biblolar, yastık kılıfları kapış kapış gidiyor. Bunlar bavula sığmadığı için genelde bir de çanta alınıyor. Siz siz olun boş bir çanta getirin. Ne olur, ne olmaz…

Bir gününüzü de Pattaya’dan tekneyle 45 dakikalık mesafede bulunan Koh-Lan mercan adasına ayırmanızı öneririm. Bu adaya gitmek 200 baht. Mercan adasının denizi çok güzel. Yalnız ada biraz kalabalık oluyor. Adanın uç kısımlarına doğru ilerleyip denize girerseniz daha iyi olur. Koh- lan adasında yemek yeme imkanı da var. Karides ve diğer deniz ürünlerinin ön planda olacağı bir yemeği, pilavla zenginleştirip, meyvelerle bitirebilirsiniz.

Tay halkı Krallarını çok seviyor. O yüzden her tesisin önünde Kral’ın büyük fotoğrafları oluyor. Kralları hakkında mutlaka iyi konuşmanız gerekiyor. Turist bile olsanız tatsız bir durumla karşılaşmamak için aman saygıda kusur etmeyin derim.

Hızla geçen Pataya günlerimizden sonra bir sonraki durak için yola çıkıyoruz. O da gelecek yazımda…

Sağlıcakla,