11 Ağustos 2012

Kötü Değilim Ben...Kötü Değilim Ben...

Kusursuz olmasa da olur...

Temelli Gittin Sandım...

Vazgeçebilmek lazım. Artık bizi sevmeyen sevgilileri bırakabilmek lazım.

Vazgeçebilmek lazım. Artık bizi sevmeyen sevgilileri bırakabilmek lazım...

Vazgeçebilmek, bazen en güzeli" ...

Elif Şafak...:))

Başkalarının hayatlarına gönderdiklerimiz...

Fotoğraf: www.cekirdekinanc.com<br/>www.hayatimdegisti.com

Sıkıntıdan kurtuluşa giden gizli yol...

Fotoğraf

Cezerye Tarifi

Fotoğraf: :::::::::::CEZERYE:::::::::::Cezerye TarifiMalzemeler1 kg havuç2 paket ezilmiş kakaolu bisküvi2 portakal kabuğu rendesi1 su bardağı dövülmüş ceviz veya fındık1 su bardağı toz şeker2 paket vanilyaHindistan ceviziYapılış TarifiHavuçları soyup rendeleyin 1 su bardağı şekeri ilave edip kısık ateşte kendi suyunu çekene dek pişiriniz(amaç havuçların yumuşaması) Pişen havuçları soğumaya alın.Soğuyan havuca hindistan cevizi hariç tüm malzemeleri katıp yoğurun.Kare veya dikdörtgen tepsiye bu karışımı yayın ve ıslatılmış bıçak ile küçük dikdörtgenler şeklinde kesip hindistan cevizine bulayın.İsteğinize göre minik toplarda yapabilirsiniz.

CEZERYE:::::::::::

Malzemeler 1 kg havuç

2 paket ezilmiş kakaolu bisküvi
2 portakal kabuğu rendesi


1 su bardağı dövülmüş ceviz veya fındık 1 su bardağı toz şeker


2 paket vanilya Hindistan cevizi


Yapılış Tarifi

Havuçları soyup rendeleyin 1 su bardağı şekeri ilave edip kısık ateşte kendi suyunu çekene dek pişiriniz(amaç havuçların yumuşaması) Pişen havuçları soğumaya alın.Soğuyan havuca hindistan cevizi hariç tüm malzemeleri katıp yoğurun.Kare veya dikdörtgen tepsiye bu karışımı yayın ve ıslatılmış bıçak ile küçük dikdörtgenler şeklinde kesip hindistan cevizine bulayın.İsteğinize göre minik toplarda yapabilirsiniz

Biraz Kendinize Güvenin Çocuklar...

Fotoğraf

KENDİNİZLE KARŞILAŞMAK

 Fotoğraf: KENDİNİZLE KARŞILAŞMAKBirisiyle karşılaştığınızda kendinizle karşılaşırsınız aslında.Benliğiniz, size kendisini takdim eder. Karşınızda duran kişi sizin bir suretinizdir. O kişiyi karşınıza çıkaran bir peri vardır içinizde. Pek çok formlarda belirirsiniz kendi önünüzde; lakin bunların hepsi sizin kendi yansımalarınızdır. Bu yansımalar hakkında ne hissederseniz hissedin sizin bir yanınızı ortaya koyar onlar. Bu size uzak göründüğü denli ürkünç de gelir.Korkunç canavarları kendi kendinize davet ettiğinize inanamazsınız.Güzelliği ve güzel ruhları da kendinizin davet ettiğine inanamazsınız. Herhalükarda sizin bir yönünüz, sizin bazı düşünceleriniz, önünüzde ortaya çıkmaktadır. Karşılaşan kişi de, bu şekilde ortaya çıkan kişi de bunu bilmeyebilir. Ancak, burada görünmez bir işbirliği vardır.Birgün karşınıza perişan bir dilenci çıkabilir ya da varlıklı bir işadamı,ağlayan bir çocuk, acelesi olan bir insan, bir adam ya da bir kadın, yaşlı veya genç; bunların hepsi sizsiniz. Mümkün olan her nevi kombinasyon sizsiniz. Zaten sizin kendiniz oldukları için bu kişiliklerin hepsini gayet iyi tanırsınız. Sizden bir parçadır onlar, sizin bir yanınızdır. Onların hepsi sizsiniz.Tüm bunlara yoldaki sarhoş bir adamı da ilave edebiliriz, ona karşı ya bir empati beşler ya da onu suçlarsınız; zira içinizdeki bir şeylerin tezahürüdür o adam. Polisleri ve hırsızları görürsünüz çünkü siz hem yakalayan, hem de yakalanansınız. Hem iyi çocuk, hem de kötü çocuksunuz. Bilinen her nevi kılığa girmiştiniz. Buna rağmen kendinizi kandıramazsınız. Önünüzde duran yabancılar değildir bunlar. Onları teşhis etmek istemeyebilirsiniz. Lakin herhalükarda onların herbiri sizsiniz.Bir konsere gittiğinizde hayatınızda yarattığınız harikulade bir müziğe tanıklık edersiniz. Bir futbol maçına gittiğinizde oyuncuların hepsi sizsinizdir aslında; ev sahibi takım ya da konuk takım, kaybeden ya da kazanan, faul yapan ya da faul yapılan. Karakterleri belirler ve rol dağılımını yaparsınız. Hem yönetmen hem de yapımcısınızdır. Hain kişi ve de meleksinizdir.Tüm rolleri oynarsınız. Hainlerin ve meleklerin ne olduğunu bilirsiniz. Onların adımlarıyla yürümektesiniz.Karşınızda tezahür eden herkes sizin konuğunuzdur. Onları davet etmiş öldüğünüzü hatırlamayabilirsiniz, fakat onların varlığını inkar da edemezsiniz.Belki de davetiyetinizi çok uzun zaman önce yazmıştınız ve onlara bugün ulaşmıştı o.Belki de istemediğiniz bir şey için uzun uzun düşünmüş ve onu kendinize çağırmıştınız.Bu, bir haketme meselesi değildir. Suçlama ya da pişman olma meselesi değildir bu; lakin bir mesuliyet halidir. Hayal mahsulü ortaya çıkan bir hata da yapılmış olsa, örneğin bir kişiliğin yanlış tasavvur edilmesi gibi, farketmez. Artık sorumluluk sizdedir. Peronda duran sizsiniz. Hangi trene bineceğiniz size bağlıdır. Binebilir ve tekrar inebilirsiniz. İteklenip sıkıştırılabilirsiniz. Orada olan sizsiniz. Oraya nasıl gitmiş olduğunuz, çözümleyeceğiniz bir mesele değildir. Oraya gitmişsinizdir.Kainatın reaktörü ve dinamoşusunuz.Onun ekseni ve merkezisiniz.Sürecin kendişisiniz ve süreci işleyensiniz ve de neticesiniz.Nesne ve öznesiniz. Geçişli ve geçişsiz fiilerin kendişisiniz. Özel isimlersiniz, cins isimlerisiniz.Bunun iyi tarafı, istediğiniz herşey olabileceğiniz ve istediğiniz herkesle bir arada olabileceğinizdir. Mevcut dünya sizin yaratımınızdır.Tüm Sevgimle...

 Birisiyle karşılaştığınızda kendinizle karşılaşırsınız aslında. Benliğiniz, size kendisini takdim eder. Karşınızda duran kişi sizin bir suretinizdir. O kişiyi karşınıza çıkaran bir peri vardır içinizde. Pek çok formlarda belirirsiniz kendi önünüzde; lakin bunların hepsi sizin kendi yansımalarınızdır. Bu yansımalar hakkında ne hissederseniz hissedin sizin bir yanınızı ortaya koyar onlar. Bu size uzak göründüğü denli ürkünç de gelir.


Korkunç canavarları kendi kendinize davet ettiğinize inanamazsınız.Güzelliği ve güzel ruhları da kendinizin davet ettiğine inanamazsınız. Herhalükarda sizin bir yönünüz, sizin bazı düşünceleriniz, önünüzde ortaya çıkmaktadır. Karşılaşan kişi de, bu şekilde ortaya çıkan kişi de bunu bilmeyebilir.


Ancak, burada görünmez bir işbirliği vardır. Birgün karşınıza perişan bir dilenci çıkabilir ya da varlıklı bir işadamı,ağlayan bir çocuk, acelesi olan bir insan, bir adam ya da bir kadın, yaşlı veya genç; bunların hepsi sizsiniz. Mümkün olan her nevi kombinasyon sizsiniz. Zaten sizin kendiniz oldukları için bu kişiliklerin hepsini gayet iyi tanırsınız. Sizden bir parçadır onlar, sizin bir yanınızdır. Onların hepsi sizsiniz. Tüm bunlara yoldaki sarhoş bir adamı da ilave edebiliriz, ona karşı ya bir empati beşler ya da onu suçlarsınız; zira içinizdeki bir şeylerin tezahürüdür o adam. Polisleri ve hırsızları görürsünüz çünkü siz hem yakalayan, hem de yakalanansınız. Hem iyi çocuk, hem de kötü çocuksunuz.


Bilinen her nevi kılığa girmiştiniz. Buna rağmen kendinizi kandıramazsınız. Önünüzde duran yabancılar değildir bunlar. Onları teşhis etmek istemeyebilirsiniz. Lakin herhalükarda onların herbiri sizsiniz. Bir konsere gittiğinizde hayatınızda yarattığınız harikulade bir müziğe tanıklık edersiniz. Bir futbol maçına gittiğinizde oyuncuların hepsi sizsinizdir aslında; ev sahibi takım ya da konuk takım, kaybeden ya da kazanan, faul yapan ya da faul yapılan. Karakterleri belirler ve rol dağılımını yaparsınız. Hem yönetmen hem de yapımcısınızdır. Hain kişi ve de meleksinizdir. Tüm rolleri oynarsınız. Hainlerin ve meleklerin ne olduğunu bilirsiniz. Onların adımlarıyla yürümektesiniz.


Karşınızda tezahür eden herkes sizin konuğunuzdur. Onları davet etmiş öldüğünüzü hatırlamayabilirsiniz, fakat onların varlığını inkar da edemezsiniz. Belki de davetiyetinizi çok uzun zaman önce yazmıştınız ve onlara bugün ulaşmıştı o. Belki de istemediğiniz bir şey için uzun uzun düşünmüş ve onu kendinize çağırmıştınız. Bu, bir haketme meselesi değildir. Suçlama ya da pişman olma meselesi değildir bu; lakin bir mesuliyet halidir. Hayal mahsulü ortaya çıkan bir hata da yapılmış olsa, örneğin bir kişiliğin yanlış tasavvur edilmesi gibi, farketmez. Artık sorumluluk sizdedir. Peronda duran sizsiniz. Hangi trene bineceğiniz size bağlıdır. Binebilir ve tekrar inebilirsiniz. İteklenip sıkıştırılabilirsiniz.


Orada olan sizsiniz. Oraya nasıl gitmiş olduğunuz, çözümleyeceğiniz bir mesele değildir. Oraya gitmişsinizdir. Kainatın reaktörü ve dinamoşusunuz. Onun ekseni ve merkezisiniz. Sürecin kendişisiniz ve süreci işleyensiniz ve de neticesiniz. Nesne ve öznesiniz. Geçişli ve geçişsiz fiilerin kendişisiniz. Özel isimlersiniz, cins isimlerisiniz. Bunun iyi tarafı, istediğiniz herşey olabileceğiniz ve istediğiniz herkesle bir arada olabileceğinizdir. Mevcut dünya sizin yaratımınızdır.

Hayat bir piyano gibidir...

'İki gün var ki dünyada,

 

'İki gün var ki dünyada,

Ha var ha yok,

Daha gelmemiş  gün bir,

Geçmiş gün iki'

Ömer Hayyam

Hey dahiler işte size 5 saniye...Resimdeki parmak sayısını bulunuz...

garip ilizyon resimleri çözen +rep ve cevabı versin.

Yaşama sevinci insanın içinden gelir...

FotoğrafHer ne olursa olsun daha fazla şeye sahip olmanın mutluluk getireceği hissi doğru bir his değildir. Hiçbir kimse, hiçbir yer, hiçbir şey sana mutluluk veremez.

Onlar sadece mutlu olman ve kendini iyi hissetmen için bir nedendir,
Çünkü yaşama sevinci insanın içinden gelir...

Üzüntüyle baş etmenin en iyi yolu, kendinizi yapıcı bir işe vermenizdir.



 

Üzüntü sizi meşgulken rahatsız etmez, günlük işlerinizin bitmesini bekler. İşleriniz bittiğinde hayal gücünüz çalışmaya başlar ve siz en saçma olasılıkları düşünür, en küçük şeyleri büyütürsünüz. Bu durumda zihniniz bozuk bir motora benzer. Hızla çalışır, parçalarını yakar; hatta kendisini parçalar. Üzüntüyle baş etmenin en iyi yolu, kendinizi yapıcı bir işe vermenizdir.

* James L.Mursell *

Bahşedilen ''aklı'' kullan...

Ekim Ayında Atatürk Hava Alanında Açacağımız Karma Sergiye Herkesi Bekleriz...