6 Ekim 2012

Alo Hayatım Toplantıdayım...

Benim de bir sevgilim olacak mı?

800 yıllık dede menengici ağacı...Günün Fotosu...06/10/2012

İzmir ili Menemen ilçesi çaltı köyü kuruluşu yıllar öncesine dayanan bir yörük köyüdür.Çaltı köyünde bulunan DEDE menengici nin 800 yaşında olduğu sanılıyor.Köylüler yıllardan beri ağacın bulunduğu tepeyi özenle korumuşlar,burasını mesire yeri ilan etmişlerdir.

Her yıl bahar mevsimi geldiğinde köyün gençleri buraya gider burada piknik yapar aynı zamanda orada bulunan ağaçlara salıncaklar kurarlar.Bu salıncaklarda sallanırken eskiden kalma bir gelenek daha vardır onu devam ettirirler.

Eskiden kalma dediğim gelenek ise eski yıllarda gençler birbirlerine olan aşklarını ve sevdalarını buradaki salıncakta sallanırken itiraf ediyorlarmış.Bu sayede insanların birbirlerine karşı olan hislerini paylaşıyorlarmış.Bu mesire alanı en son olarak çaltı köyü halkının katkılarıyla temizlenmiş,korumaya alınmıştır. Burada bulunan bütün ağağlar budanmış daha şık bir görünüm kazanmıştır.Eskisi kadar olmasa da yine gençler her hıdır ellez zamanı geldiğinde burada toplanıyor ve eğleniyorlar

Yüzlerce yıldır sadece tabiatın güzelliklerini değil, tarihin zengin
hatıralarını da günümüze taşıyan anıt ağaçlar şöyle sıralanıyor:

Eskişehir’in Mihalıççık ilçesi Kayı köyündeki iki kokulu ardıç ağacı (645 ve 730 yaşlarında) ile aynı köydeki Kayı Ardıcı (520),

Eskişehir-İnönü  ilçesi Kepez köyündeki Kepez Saçlı Meşe ağacı (475),

Eskişehir-Seyitgazi ilçesi Çürüttür köyündeki Piribaba Meşesi  (350),

Seyitgazi ilçesi Arslanbeyli köyündeki Keramet Dutu (700),

Antalya-Kemer ilçesi Kuzdere köyündeki Gedelma Çınarı,

Antakya Dursunlu köyündeki Onat Çınarı (280) ve


İzmir’in Menemen ilçesi Çaltı köyündeki Dede Menengici (800).

http://www.agaclar.net/forum/anit-ve-korunmaya-deger-agaclar-korunmasi-gereken-bitkiler/296.htm


 

Ben karımı aldatmaktan vazgeçtim...

ŞÜKRETMEK...


ŞÜKRETMEK, pozitif düşünmenin ve dolayısıyla başarılı yaşamın temelini oluşturmaktadır;

Aşağıdaki kodlardan birini kopyalayıp, yorum kısmına yapıştırınız ve “+” işaretini siliniz. Bakın size hangi şükür etme nedeninizi hatırlatacak.


Oyun Sadece Facebook ortamında çalışmaktadır...

@+[121777544613559:274] ...
@+[260733037346374:274]

@+[387892354555186:274]

@+[251431621615493:274]

@+[318198944895589:274]

@+[191757687593535 :274]

@+[148554385267255:274]

@+[350872558285096:274]

@+[173439176107840:274]

@+[236703053092648:274]

@+[290485297689123:274]

@+[196069433829736:274]

@+[377865932237722:274]


not: Alıntıdır

PİRAMİTLERİN ENERJİSİ




Fotoğraf: PİRAMİTLERİN ENERJİSİ1900'lü yıllarda birçok kişinin, Büyük Piramit'in kimler tarafından ve ne zaman inşa edildiği konularını irdelediği sı­rada, Andre Bovis isimli bir Fransız araştırmacı çok ilginç bir şey keşifetti. Piramit'in içindeki odalardan birinde bulunan ölü hayvan ve artıklarının normalden çok farklı bir görüntüye sahip olduklarını farketti... Piramit'in içindeki bir şey sanki bu hayvanların çürümesini geciktirmiş gibi görünüyordu.Fransa'ya döner dönmez Büyük Piramit'in boyutları ile oran­tılı küçük bir kopyasını inşa ettirdi ve ne olacağını görmek için içine bir et parçası koydu. Aradan günler geçmesine rağmen piramidin dışında tuttuğu et çürüyüp kokuşmasına karşın pi­ramidin içindeki etin suyunun çekildiğini ve sanki mumyalanmışcasına çürüme eğilimi göstermediğini ve hiç bir kokuş­manın ette olmadığını gördü.Böylelikle Piramidal yapının içinde bir enerjinin or­taya çıktığını ilk keşfeden kişi olarak Andre Bovis tarihe geçmiş oldu. 1930 lu yıllarda bu keşfini açıkladığında kendi­sinin metafizik araştırmalara ilgisinden dolayı zamanın bilim­sel çevreleri bunu pek ciddiye almamışlardı.1940'lı yılllarda Çekoslovakya'da Kari Drbal isimli bir başka araştırmacı piramidin traş bıçağını bileylediğini keşfet­ti. Ancak bunu bilimsel çevrelere onaylatması tam on yılını al­dı.Ne var ki, piramitlerin bu özelliği ile Batı dünyası pek fazla ilgilenmedi. Batı dünyasının ve özellikle de ABD'nin bu konuya olan ilgisi, SSCB'de yapılan Parapsikolojik araştır­malarla ilgili geniş bilgilere yer veren Shelia Ostrander ve Lynn Schroeder'in yayınladığı "Sovyet Rusya'da Fantastik Parapsişik Araştırmalar" isimli kitaptan sonra başlamıştır.Batı dünyası Doğu Bloğu'nun Parapsikoloji ile bu denli yakından ve yoğun olarak ilgilendiğini ilk kez öğrenmiş olu­yordu. Shelia Ostrander ve Lynn Schroeder'in yayınladığı ki­tapta Çekoslovakya'da Piramitler'in enerji odaklama özellik­leriyle ilgili yapılan çok sayıda pratik çalışma da tüm ayrıntı­larıyla dile getirilmişti.Bu yazarlar ABD'de piramitlerle ilgili yoğun bir merak uyandırdılar. O günden bu güne kadar ABD'de pekçok araş­tırmalar yapıldı. Ancak bunların çok az kısmı yayınlandı. Bu konuyla ilgili yapılan yayınların tamamına yakını Avrupa ül­kelerine aittir.Piramitlerin odakladığı enerjilerle ilgili günümüze kadar yapılan araştırmalarda elde edilen sonuçları maddeler halinde sıralayacak olursak şunları söyleyebiliriz:-Bıçak ve Jiletleri biler.-Etin çürümesini engeller.-Musluk suyuna kaynak suyu tadı verir.-Tütün,çay ve kahveyi tatlılaştırır.-Bitkilerin büyümesini ve tohumların filizlenmesini hız­landırır.-Besinleri korur , bakterilerin üremesini engeller.-Su yosunlarının büyümesini geciktirir.-Pilleri şarj eder.-TV ve radyo yayınlarının daha iyi alınmasını sağlar.-Şuuru dinçleştirir ve meditasyon çalışmalarında gevşe­me haline geçişi kolaylaştırır.-İyilisme sürecini kısaltır. Acıyı hafifletir.-Cinsel gücü arttırır . (lsteği değil.)-Yorgunluk ve bitkinlik hissini çok kısa bir sürede orta­dan kaldırır, canlılık verir.-Uyku üzerinde de çok pozitif etkileri vardır. Daha az bir süre uyuyarak daha fazla enerji elde etmemizi sağlar.-Parapsişik yetemîklerin gelişmesine ve su üstüne; çıkma­sına yardımcı olur.Söz konusu etkilerin en yoğun hissedildiği bölge, pirami­din üst tepe noktasından tabanma doğru uzatılan doğrunun 1/3'lük birimindedir. Bu da yaklaşık olarak Kral Odası'nın bulunduğu yere denk gelmektedir.Evinde piramitlerin bu etkileriyle ilgili deney yapmak is­teyen okurlarımıza son bir hatırlatmada bulunmak istiyorum. Kendiniz tahtadan, taştan hatta kartondan bile piramit yapa­bilirsiniz. Oransal boyutlarının Büyük Piramit'le tıpa tıp aynı olmasına gerek yoktur. Dikkat etmeniz gereken tek şey: Piramidinizin dış yüzeylerinden birinin mutlaka Manyetik Kuzey yönüne çevrilmiş olmasıdır. Manyetik Kuzey'le Coğrafik Kuzey'in kısmen farklılık gösterdiğini unutmayınız. Manyetik Kuzeyi bir pusu­la yardımıyla belirleyebilirsiniz.




 Piramitlerin odakladığı enerjilerle ilgili günümüze kadar yapılan araştırmalarda elde edilen sonuçları maddeler halinde sıralayacak olursak şunları söyleyebiliriz:

-Bıçak ve Jiletleri biler.

-Etin çürümesini engeller.

-Musluk suyuna kaynak suyu tadı verir.

-Tütün,çay ve kahveyi tatlılaştırır.

-Bitkilerin büyümesini ve tohumların filizlenmesini hız­landırır.

-Besinleri korur , bakterilerin üremesini engeller.

-Su yosunlarının büyümesini geciktirir.

-Pilleri şarj eder.

-TV ve radyo yayınlarının daha iyi alınmasını sağlar.

-Şuuru dinçleştirir ve meditasyon çalışmalarında gevşe­me haline geçişi kolaylaştırır.

-İyilisme sürecini kısaltır. Acıyı hafifletir.

-Cinsel gücü arttırır . (lsteği değil.)

-Yorgunluk ve bitkinlik hissini çok kısa bir sürede orta­dan kaldırır, canlılık verir.

-Uyku üzerinde de çok pozitif etkileri vardır. Daha az bir süre uyuyarak daha fazla enerji elde etmemizi sağlar.

-Parapsişik yetemîklerin gelişmesine ve su üstüne; çıkma­sına yardımcı olur. Söz konusu etkilerin en yoğun hissedildiği bölge, pirami­din üst tepe noktasından tabanma doğru uzatılan doğrunun 1/3'lük birimindedir.


Bu da yaklaşık olarak Kral Odası'nın bulunduğu yere denk gelmektedir. Evinde piramitlerin bu etkileriyle ilgili deney yapmak is­teyen okurlarımıza son bir hatırlatmada bulunmak istiyorum. Kendiniz tahtadan, taştan hatta kartondan bile piramit yapa­bilirsiniz. Oransal boyutlarının Büyük Piramit'le tıpa tıp aynı olmasına gerek yoktur. Dikkat etmeniz gereken tek şey: Piramidinizin dış yüzeylerinden birinin mutlaka Manyetik Kuzey yönüne çevrilmiş olmasıdır. Manyetik Kuzey'le Coğrafik Kuzey'in kısmen farklılık gösterdiğini unutmayınız. Manyetik Kuzeyi bir pusu­la yardımıyla belirleyebilirsiniz.



PİRAMİTLERİN ENERJİSİ 1900'lü yıllarda birçok kişinin, Büyük Piramit'in kimler tarafından ve ne zaman inşa edildiği konularını irdelediği sı­rada, Andre Bovis isimli bir Fransız araştırmacı çok ilginç bir şey keşifetti. Piramit'in içindekiodalardan birinde bulunan ölü hayvan ve artıklarının normalden çok farklı bir görüntüye sahip olduklarını farketti... Piramit'in içindeki bir şey sanki bu hayvanların çürümesini geciktirmiş gibi görünüyordu.


Fransa'ya döner dönmez Büyük Piramit'in boyutları ile oran­tılı küçük bir kopyasını inşa ettirdi ve ne olacağını görmek için içine bir et parçası koydu. Aradan günler geçmesine rağmen piramidin dışında tuttuğu et çürüyüp kokuşmasına karşın pi­ramidin içindeki etin suyunun çekildiğini ve sanki mumyalanmışcasına çürüme eğilimi göstermediğini ve hiç bir kokuş­manın ette olmadığını gördü. Böylelikle Piramidal yapının içinde bir enerjinin or­taya çıktığını ilk keşfeden kişi olarak Andre Bovis tarihe geçmiş oldu. 1930 lu yıllarda bu keşfini açıkladığında kendi­sinin metafizik araştırmalara ilgisinden dolayı zamanın bilim­sel çevreleri bunu pek ciddiye almamışlardı. 1940'lı yılllarda Çekoslovakya'da Kari Drbal isimli bir başka araştırmacı piramidin traş bıçağını bileylediğini keşfet­ti. Ancak bunu bilimsel çevrelere onaylatması tam on yılını al­dı. Ne var ki, piramitlerin bu özelliği ile Batı dünyası pek fazla ilgilenmedi.


Batı dünyasının ve özellikle de ABD'nin bu konuya olan ilgisi, SSCB'de yapılan Parapsikolojik araştır­malarla ilgili geniş bilgilere yer veren Shelia Ostrander ve Lynn Schroeder'in yayınladığı "Sovyet Rusya'da Fantastik Parapsişik Araştırmalar" isimli kitaptan sonra başlamıştır. Batı dünyası Doğu Bloğu'nun Parapsikoloji ile bu denli yakından ve yoğun olarak ilgilendiğini ilk kez öğrenmiş olu­yordu. Shelia Ostrander ve Lynn Schroeder'in yayınladığı ki­tapta Çekoslovakya'da Piramitler'in enerji odaklama özellik­leriyle ilgili yapılan çok sayıda pratik çalışma da tüm ayrıntı­larıyla dile getirilmişti. Bu yazarlar ABD'de piramitlerle ilgili yoğun bir merak uyandırdılar. O günden bu güne kadar ABD'de pekçok araş­tırmalar yapıldı. Ancak bunların çok az kısmı yayınlandı. Bu konuyla ilgili yapılan yayınların tamamına yakını Avrupa ül­kelerine aittir.
kaynak: Organit Türkiye





Çocuklar boyamayı çok severse...

Birini sevmeye, koyulmak başlı başına bir iş, bir girişimdir. Güç ister, yürek ister, körlük ister.



 

Birini sevmeye, koyulmak başlı başına bir iş, bir girişimdir. Güç ister, yürek ister, körlük ister. Hatta başlangıçta öyle  bir an vardır ki uçurumun üstünden sıçramak ister; düşünmeye kalkarsan aşamazsın onu.

Jean Paul Sartre

Mutlaka Okuyun... Doğru Nefes Alma Yöntemleri...

Resme bakarak önce ağızdan nefes alın. Ciğerlerinizin ön tarafına hızla hava dolmasına rağmen sırtınıza ve alt karnınıza fazla hava gitmediğinin ve ciğerlerinizin tamamının dolmadığının farkına varın. Sonra burundan nefes alın.

Daha uzun bir zamanda aldığınız nefesle karnınızın alt bölümleri ve sırtınızda dahil olmak üzere ciğerlerinizin tamamını doldurduğunuzun farkına varın. Ağızdan hızlı nefes alırsınız ama ciğerleriinizin tamamını dolduramazsınız.

Oysa ki nefesi yavaşlatmak PH'ı dengelemek ve oksijenlenmeyi artırmak açısından da çok önemli olduğu için burundan nefes alıp vermeyi öğrenin. Ne kadar hatalı nefes alıp verdiğinizi gözlemlemek için bir süre ağzınızı plasterle kapatmanız farkındalığınızı artırabilir.

Mustafa Kartal

Yarın, tüm dünyanın gülümseyebileceği bir gün olması dileğimle...

Fotoğraf