4 Mart 2013

Aşkı Sandıklara Kaldırıp Sarı Odalara Sakladım...

Hayat insana öyle sınavlar sunuyor ki, hiç birini anlayamadan, farkınavaramadan, söylenip, suçlayıp, yaşayıp gidiyoruz.



Sanırız ki, hayatta tüm kötülükler bizim başımızdadır ve hep bir suçlu vardır…

Hayat insana öyle sınavlar sunuyor ki, hiç birini anlayamadan, farkına varamadan, söylenip, suçlayıp, yaşayıp gidiyoruz. Hep bütün sorunlar bizim başımızdadır, her şey bizi bulur, bütün alçak insanlar bizim hayatımıza gelir. Hayat suçludur, insanlar suçludur, zaman suçludur ama biz mükemmelizdir…

Hayatınız boyunca karşılaştığınız kaç olayda; dönüp kendinize baktınız? Kaç kez acaba bu olay bana ne anlatıyor dediniz? Kaç kez bu sınavı nasıl atlatabilirim diye aklınızdan geçirdiniz? Hiç, değil mi? Çünkü bu olayı size yaşatan insanlar vardı, dostlarınız, sevdikleriniz, aileniz, eşiniz, çocuğunuz… Hep onlar yüzünden başınıza gelmeyen kalmıyordu.

Yolda yürürken ayağınız taşa takılsa ya taşa kızarsınız. Ama dönüp kendinize bakmazsınız, kafanızın içinde dolaşıp duran kin, nefret, öfke dolu düşünceleriniz yüzünden yürüdüğünüz yolun bile farkında değilsinizdir. O taş karşınıza çıkmasa başınıza gelebilecek başka dertlerin farkına varamazsınız. Yolda yürüyüp gidiyorsunuz ama aklınız başka, yüreğiniz başka yerde…

Oysa bir baksanız yolda sizin için serpilmiş çiçekleri, taşları, böcekleri ağaçları, arabaları, evleri vs. göreceksiniz. Doğayı yani diğer parçanızı göreceksiniz, aldığınız nefesin kıymetini anlayacaksınız. Düşüncelere değil de AN’a bir dalsanız hayatın şimdiye kadar görmediğiniz mucizelerine tanık olacaksınız.

Bizler o kadar çok yaşanmışlıklarla doluyuz ki, 3-5 dakikalık bir sorun yaşasak onu aylarca bazen yıllarca hatırlayıp, birde pişirip pişirip bize bunları yaşatan kişinin önüne koyarız… ,içimize bakmak, yüreğimizi dinlemek, kabule geçmek hiç aklımıza gelmez.

Her şeye küsmüşüzdür… Önce kendimize küseriz ve bunun farkında bile olmayız. Öyle ya biz mükemmeliz insanlar suçlu… Kendimize küskünlüğümüzün bilincine bile varamadan içimizden ya da dışımızdan etrafımızdaki insanlara küseriz, olaylara küseriz, hayata küseriz.

Oysa hiç gerek yoktur böyle ufak hesaplara… Çünkü tek bir hayatımız var ve bu hayatta değerli olan tek bir AN… Hayatımızda sorunlar yoktur, sıkıntılar yoktur, iyi ya da kötü yoktur, doğru ya da yanlış yoktur. Sadece ve sadece AN’da yaşanan OLAYLAR bir diğer adıyla SEÇİMLER vardır. Yaşadıklarımıza anlam veren biziz, onları, iyi, kötü, berbat, güzel diye biz kalıplaştırırız. Ya yaşadıklarımıza sorun olarak bakarız, ya da alacağımız dersi almak için bakar, dersimizi alır, teşekkür eder yolumuza devam ederiz.

Seçim her zaman size aittir. Ya söylenmeyi seçer ve işlerin daha da sarpa sarmasına sebep olursunuz, ya da kabullenip AN ’ınızın tadını çıkartırsınız.

Dilek Torun

haberty

İllüzyon ve Sezgi:


"Kişiler ile tanıştığımızda oldukları enerji alanını bariz olarak sezgimizle hissederiz. Nedense bunu dinlemez ve 3. boyutta bize sergilenen davranış ve görüntüye bakarak, hayatımızda o insana yer veririz.

... Biz en büyük hatayı burada yapmaya başlarız. Sezgilerimiz ışık bedenimiz tarafından, iletişimde olduğumuz insanın nur parlaklık derecesine göre bize iletilir. Hata ve sapma payı yoktur.

Ne vakit, biz bu yüce bilgiyi, göz ardı eder ve 3. boyutta bize illüzyon olarak muhataptan yansıtılan, görüntü ve davranışlar üzerinden, yakınlıklarımızı belirler isek, çok acı çekeceğimiz ve üzüleceğimiz bir hatalı yola girmiş oluruz.

İnsanlar davranış, bakış, ses, ifadelerini farklı yansıtabilirler, ASLA ENERJİ ALANLARINI FARKLI YANSITAMAZLAR...

Lütfen bu sözü dikkate alın, mutluluğunuzun bir anahtarı da sezgilerinize kulak tıkamamak, göğsünüzdeki pusulanızı aktif olarak kullanabilmektir. göz ardı etmemektir.

Hayatımdaki en büyük üzüntüleri ve yıkımları sezgimi dikkate almadığımda, ön yargılı davranmayayım diye, insanlara kucak açtığımda yaşadım. Yüreğim ve ruhum bana bir insanı karanlık, kirli, yanına yaklaşmamam gereken hatta iğrendiğim bir yerde gösterirdi. Bu yüzden, bu bilginin gerçekliğinden zerre şüphem yok.Ben, ise yüce gönülllülükle bu kirli, karanlık ve iğrenç olarak gördüğüm insanlara elimi uzattım. Sonuç hep aynı oldu, artık sezgimi dinliyorum ve ona büyük şükranla teşekkür ediyorum.

Bu gerçeği kabul etmek, siz yüce kalpli insanlar için gerçekten güç olacaktır. Çünkü, bizlere koşulsuz sevgi ve kabul öğretildi ve söylendi. Oysa, bu HAK olana HAK şekilde davranmakla ilgilidir. üzerinizdeki edilgen, sevgi ve kabul dolu yapıyı fark edin. O DA BİR İLLUMİNATİ ETKİSİDİR, UYANIN.Sizi enerji olarak düşürmek üzere, düşük titreşimde tutmak üzere verilmiş bir afyondur." SAM

Kaynak: Avcı Ebru

Hey Burç Sahipleri Bu Özelliklerinizin Farkındamısınız ???

 

•BOĞA: Yahu bebeğim senin gibi dükün klasına yakışıyor mu böyle insanlara yüz vermek? Tayfaya selam, şekile devam...

•KOÇ: Hayatım son günlerde bir bal bir bal akıp gidiyor sende. Hayatta tesadüflere yer yoktur, her şey planlı. Anladın sen beni.

•İKİZLER: Para konusunda çok tutumsuzsun. Harcadığın paralarla Escalade alırdık moruk. Ya da boşver dünya'ya bir kere geliyoruz har...ca gitsin

•YENGEÇ: Mutlu olduğunda, o mutluluğun bir gün bozulacağından bile tırsmaya başladın. O derece dengenle oynadı gavatlar. Adi pislikler. •ASLAN: Gidip kollarına sarılıp gel yeniden beraber olalım diyesin var ama gururun bunun önüne geçiyor. O eşşek gelsin o zaman töbe töbe. •BAŞAK: Senin gibi bir insanın kalbini kırıyorlarsa eğer senin de hiç düşünmeden onların kafalarını kırman gerekiyor. Acıma yardır.

•TERAZİ: İnsan kendini ifade ederken bile etrafındaki insanları etkileyebilir mi? Eğer bu bir ''terazi'' ise kesinlikle edebilir.

•AKREP: Ellerin ellerinde, gözlerin gözlerinde ne kadar güzel olurdu di mi? Olurdu tabi. Ama bazen olmuyor işte be gülüm.

•YAY: İnanılmaz sakin ve durgunsun şu sıralar balım. Bıraksalar yataktan su içmek için bile kalkmayacaksın. Birinin aklından hiç çıkmıyorsun. •OĞLAK: Beklediğin olaylar çok yakında olumlu bir şekilde gerçekleşecek. Kime güvendiysen güvenilmez çıktı. Senin güveneceğin biri olamayacak mı?

•KOVA: Sen insanları resmen ikna etmek için yaratılmışsın. Sana ''yok, hayır, olmaz'' gibi kelimeler işlemiyor. İstediğini yaptırabilirsin.

•BALIK: Sağlam karakterin ve temiz kalpliliğin başarılarını sağlayan en önemli etkenler. Tatsız olayları unutmuş geleceğe yönelmişsin.

Sadece akışa bıraktım kendimi, direnmeden...!



Gelen her ne idi ise beklemedim !
Nasıl olsa geleceğini biliyordum !

Sadece akışa bıraktım kendimi,
direnmeden...!

/ Hermes Şems

Bazen bir şeyleri oluruna bırakmak, onlara sarılmaya, uğraşmaya görekat kat daha güçlü bir eylemdir."



Bazen bir şeyleri oluruna bırakmak, onlara sarılmaya,
uğraşmaya göre kat kat daha güçlü bir eylemdir."

Eckart Tolle

Eğer mutlu olmak istiyorsanız bu kolay. Başkaları kadar mutlu olmakistiyorsanız bu imkansız. Çünkü biz, başkalarını, olduklarından dahamutlu sanırız.



Eğer mutlu olmak istiyorsanız bu kolay.
Başkaları kadar mutlu olmak istiyorsanız bu imkansız.
Çünkü biz, başkalarını, olduklarından daha mutlu sanırız.
Montaigne

Ev Yapımı Mayonez Tarifi...

Malzemeler:


  • 2 yumurta sarısı (çiğ olarak sadece klasik tarif için) / 1 yumurtanın tamamı (sadece hızlı tarif için)


  • 15 su bardağı sıvıyağ


  • 2 yemek kaşığı sirke ya da limon suyu


  • 1 çay kaşığı tuz çok az karabiber.

Hazırlanışı: (30 saniyede hazırlanan hızlı tarif)



  • Bu tarifte tek değişiklik sadece 1 yumurtanın hem sarısı hem beyazı kullanıyor. Onun dışındaki bütün malzemeler aynen kullanılacak (resimdeki malzemelerin tamamı).


  • Ağzı geniş temiz bir cam kavanoza yumurta sıvıyağ tuz biber limon suyunu ekleyin.


  • El blenderı ile çırpın. Mayoneziniz kullanıma hazırdır. kavanozun ağzını kapatıp buzdolabına kaldırın.


  • Artık bu tariften sonra da hazır mayonez alınmaz.

Hazırlanışı: (10 dakikada hazırlanan klasik tarif)



  • Cam bir kasede yumurta sarılarını limon suyunu ve tuzun birazını ilave ederek iyice çırpın.


  • Daha sonra yağını neredeyse damla damla ilave edin. Bu arada ara vermeden çok hızlı bir şekilde çırpmaya devam edin.


  • (İkinci kişi burada devreye girecek. Arkadaşınız çocuğunuz vs... kaba yağı ilave ederken siz de hızlıca çırpmaya devam edin.)


  • Yağ ve yumurtanın yavaş yavaş katılaşmaya başladığını renginin hafifçe beyazlamaya başladığını göreceksiniz. Bu mayonezinizin tuttuğu anlamına gelir.


  • Bu aşamadan sonra yağını daha fazla miktarlarda eklemeye başlayın.


  • Kalan tuzu da ekleyerek yağı bitirene kadar aynı şekilde devam edin.


  • Mayoneziniz artık hazır temiz bir kapaklı kase veya kavanoza alıp buzdolabına kaldırın.


  • İçinde katkı malzemesi olmadığı için en fazla üç gün içinde tüketmeye çalışın.

Dikkat edelim!



  • Evde yapılan mayonezi ençok 2 ya da 3 gün içinde tüketin. Artarsa kullanmayın. O yüzden gerektiği zaman küçük miktarlarda hazırlayıp hemen tüketin.


  • Zeytinyağı ile hazırlamayın tadı çok ağır olur.


  • Bazı tariflerde içine hardal ilavesi de yapılıyor ama ben sade hazırlamayı seviyorum.


  • Kullanıldığı yere göre hazırladığınız mayoneze daha sonra istediğiniz ölçüde hardal ilavesi yapılabilir.


  • Arzuya göre çeşitli ince kıyılmış taze baharatlar (kekik fesleğen biberiye dereotu vs...) ekleyerek servis yapın.


  • Dışarıda bekletmeyin hızlı tüketin çabuk bozulur.


  • Bu arada eğer hazırlarken bozduysanız (tutturamadıysanız) kesilen yağ ve yumurta karışımını atmayın.


  • Yeniden deniyorsanız kıvamı tutunca bozduğunuz malzemeyi yağ yerine ilave edin (klasik tarif için).


  • Ya da kek veya börek harcınızda kullanın
  • sanalda bir numara

3 Mart Günlük Burç Yorumları ve Olumlamaları...

Kaynak: Hürriyet Aile

KOÇ

Gökyüzü güne son derece dinamik ve enerji dolu başlayacağınıza işaret ediyor. Birkaç gündür sergilediğiniz pozitif yaklaşımlarınız bugün de çevrenizi şaşırtmaya devam edecek. Kendinize olan güveninizin her geçen gün daha da güçlenmesiyle yerinde çıkışlar sergileyecek, insanların beğeni ve desteğini alarak rahatlıkla ilerleyebileceksiniz. Bu süreçte dikkat etmeniz paylaşımlarınız olmalı. Kiminle, nerede, ne konuştuğunuza ve gizliliğe önem verin.


Günün Olumlaması: Emekleyerek yürümeyi, yürüyerek koşmayı, emek vererek kazanmayı ve fedakarlığın önemini öğrendim. Elimdekine şükrederek ilerlemeyi, geçicilikle kalıcılık arasındaki tercihi ilkelerimle belirlemeyi, ben beni bende bulunca ruhumu karanlıktan aydınlığa götüren yolda yürümeyi öğrendim.


Günün Rengi: Parlak Kırmızı


Günün Kristali: Mercan


BOĞA

Bugün ruhsal ve fiziksel enerjiniz mükemmel bir uyumdadır. Çevrenize Güneş gibi doğacağınız huzurlu ve başarılı bir gününüzdesiniz. İş ve özel yaşamınızda sürpriz gelişmeler yaşayabilir, yeni başlangıçlar ve iş teklifleri ile karşılaşabilirsiniz. Evinizle ilgili dekorasyon değişikliği ve tadilatlar söz konusu olabilir. Her şeyi bütçenizi belirleyerek gönlünüze göre yapmaya çalışın. Eviniz sizin kutsal mabedinizdir, ne kadar sizi yansıtır ve zevkinize göre olursa, o denli huzurlu ve mutlu olursunuz. Oldukça şanlısınız, beraberliğinizin en huzurlu ve keyifli zamanlarının keyfini çıkarın.


Günün Olumlaması: Ben kendime, doğrularıma, yeteneklerime, sabrıma, ilahi olana inanmanın ve şükretmenin getirdiği şansa erişmenin huzurundayım. Yaşamımda her şey olması gerektiği hızda ve güzellikte gerçekleşmekte. Benim hayrıma olan her şey kendiliğinden kolaylıkla bana geliyor; sağlık, başarı, huzur, aşk, barış. Her birine "Hoş geldin" diyor sevgiyle kabul ediyorum.


Günün Rengi: Parlak Kırmızı


Günün Kristali: Yakut



Ruhsal çatışmalar yaşayabileceğiniz bir gündesiniz. İç sesiniz gün boyu sizi rahatsız edebilir. İçinizde adeta iki kişinin birbiriyle çatışmasını yaşarsınız, biri sakinken diğeri öfkeli. İradenizi kontrol altına almayı başardığınız takdirde enerjileri doğru kullanabilirsiniz. Bugün kendinize vakit ayırın ve ruhsal enerjinizi yükseltecek aktiviteler gerçekleştirin. Eşiniz ve çocuğunuzla birlikte olun, yüreğinizden geçen her şeyi ifade edin, aşkın ve huzurun keyfine varın. Özel yaşamınızda sevdiğiniz insanın desteği huzur bulmanıza ve daha sağlıklı düşünmenize yardımcı olacaktır.


Günün Olumlaması: Yüreğimdeki küçük çocuğun sesine kulak veriyor, onu özgür bırakıyorum. Yapmacık, bana ait olmayan, beni benden uzaklaştıran her şeyden uzaklaşıyor, içimdeki çocuğun coşkusuyla ruhumu yeniliyorum. Eskimiş, bana yabancılaşmış her şey yaşamımdan çıkıp gidiyor, yerlerine yepyeni şanslı güzellikler geliyor.


Günün Rengi: Parlak Kırmızı


Günün Kristali: Kırmızı turmalin


YENGEÇ

Dost ve arkadaş kavramını birbirinden ayırt etmeniz gereken bir dönemdesiniz. İşinizle ilgili konularda sizin dışınızda gelişen olaylardan dolayı gecikmeler yaşanabilir. Ev ve aileniz için beklenmedik harcamalarla karşılaşabilirsiniz. Özel yaşamınızda ise eş ya da sevgilinizin ailesinden kaynaklanan problemler ilişkinizde tartışmalara yol açabilir, sabırlı davranın.


Günün Olumlaması: Karanlık girdaplardan ışığa yürümenin aydınlığı tüm ruhumu sarıyor. Yaşadığım her şeyi adil bir yaklaşımla değerlendiriyor, kendimi yeniliyor, sürekli öğrenerek gelişiyorum. Böylelikle bana sunulan ruhsal planla bütünleşiyor, doğru kararlar alıyor ve uyguluyorum.


Günün Rengi: Parlak Kırmızı


Günün Kristali: Lapis Lazuli



ASLAN

Yaşadığınız her şeyi çok daha derin bir şekilde anlayarak değerlendirirsiniz. Serinkanlılığınızı koruyun, bu süreçte her şey var olan şartlarınızı yükseltmek için sizin hayrınıza gelişiyor. Yeter ki yaşadıklarınızın bilinçli bir değerlendirmesini yaparak ilerlemeye devam edin. Özel yaşamınızda ailenizle ilgili konularda hassas yaklaşımlarınız olumlu sonuçlar elde etmenizi sağlayacaktır. Beraberliği devam edenler, bugün birlikte olduğunuz insanın küçük bir komplimanı sizi oldukça mutlu edecektir.


Günün Olumlaması: Gökkuşağının muhteşem renginin sarmalında dolaşan ruhumun derinliklerinde saklı hazineyi fark ediyor ve ona sahip çıkıyorum. Yaşamımın en zengin, en şanslı dönemini tüm akıl yetilerimle bütünün hayrına kullanıyorum.


Günün Rengi: Turuncu


Günün Kristali: Carnelian


BAŞAK

Hızla ilerleme kaydedeceğiniz bir süreç sizleri bekliyor. Bu süreç içinde bazı insanların imalı sözleri ve kıskançlıkları ile karşılaşabilirsiniz. Hiçbirine aldırmayın ve yolunuza bakın. Siz bunu fazlasıyla hak ettiniz. Özel yaşamınızda devam eden bir beraberlik içindeyseniz sorunları aşabilecek güce sahipsiniz. Karşınızdaki insana duygularınızı açıkça ifade edebilmesi için bir şans da siz verebilirsiniz. Beraberliği olmayan Başak'lar ise gizli bir hayranınızın farkına vararak tatlı bir heyecan yaşayabilirsiniz.


Günün Olumlaması: Her gelen günle kendimi daha çok seviyorum. Kendimde değer veriyor ve ruhumun bana gönderdiği mesajların anlamlarını çözüyor, kendimle barışıyorum. Yediveren gülleri gibi her gün bir yeteneğim ve özelliğim gün yüzüne çıkıyor. Hayat yolunda başarılarıma bir yenisini ekleyerek yenileniyorum.


Günün Rengi: Parlak Kırmızı


Günün Kristali: Peridot



TERAZİ

Birlikte olduğunuz eş ya da sevgilinizle sağlıklı bir iletişim kurmakta zorlanacağınız bir gündesiniz. Sorunların farkına varmalı, sizi böyle bir sebepten tartışmaya iten gerçek nedenlerin ne olduğunu anlamaya çalışmalısınız. En iyisi dışarı çıkıp bir süre sakinleşmek ve gergin olan sinirlerin yatışmasını beklemek olacaktır. Yorgun ruhunuzu dinlendirmeniz size oldukça iyi gelecektir; meditasyon yapın, müzik dinleyin ve enerjinizi yükseltin. İlişkisi olmayan Terazi burçları, arkadaş ve yakınlarınızın hiçbir davetini geri çevirmemelisiniz.


Günün Olumlaması: Gevşiyor ve rahatlıyorum, güvendeyim. Yaşadıklarımın sorumluluklarını alıyor, rahatsızlıklarını bırakıyorum. Kötü günler geldi geçti, artık güçlüyüm, kendi hayatımı en iyi şekilde yönetecek güce sahibim.


Günün Rengi: Turuncu


Günün Kristali: Mercan


AKREP

Gökyüzü bugün, geçmişte yaşadığınız olayların yeniden gündeme gelmesiyle yoğun bir duygusallık içinde olacağınıza işaret etmekte. Nedenleri ve keşkeleri bir tarafa bırakıp, "Bugün ne yapabilirim?" diye düşünerek hareket etmeniz ilişkilerinizi kuvvetlendireceği gibi geçmişin izlerini silmenize de yardımcı olacaktır. İş hayatınızda ise gereksiz inatlaşmalar içinde bulunmaktan ve önemli kararlar almaktan kaçının. Aksi takdirde başkalarının sizi yönlendirmesiyle yanlış kararlar alabilir, sizi zorlayacak sorumluluklar altına farkına varmadan girmiş olabilirsiniz.


Günün Olumlaması: "Yolum yolundur, canım canındır, ruhum senindir" diyebilen aşığı çağırıyorum. Bana değer veren, beni güvenle seven aşkı istiyorum. Ey yüce aşk ,gel bul beni, ruhumu ruhuna, canıma canına yoldaş et yücelt beni!


Günün Rengi: Kırmızı


Günün Kristali: Jasper



YAY

Gökler, hayatınızla ilgili önemli kararlar almanız ve hedeflerinizi belirlemeniz için içsel sesinizi, cesaretinizi harekete geçirecek. Bilgilerinizi ve tecrübenizi insanlarla paylaşarak bir yıldız gibi yükselecek, insanların sevgi ve desteğini kazanacaksınız. Düşlerinizi gerçeğe dönüştürebileceğiniz özel zamanlardasınız. Bugünlerde çevreniz genişleyerek sizi yürekten destekleyen, hedefe yürümenizde yanınızda olan kişilerle başarının mutluluğunu paylaşacaksınız.


Günün Olumlaması: Ruhumu, bedenimi ve düşüncelerimi tüm karanlıklarından arındırıyorum. İlahi müziğin melodilerinde dans ediyor, ritmin titreşimleri ile bütünleşiyorum. Yüreğimdeki yaraları iyileştiriyor ,ilahi gücün kuvvetini hissediyor, düştüğüm yerden çok sağlıklı ve çok güçlü bir halde ayağa kalkıyor, hayata sıkı sıkı tutunarak ilerliyorum.


Günün Rengi: Koyu kırmızı


Günün Kristali: Aragonit


OĞLAK

Güzel enerjiniz yakınlarınızın hayranlığını bir kez daha kazanmanızı sağladığı gibi ilişkilerinizi de güçlendirecek. Bugün enerjinizi sezgilerinizle birleştirdiğinde çözümsüz kaldığınız konularda dahi olumlu ve sonuca yönelik fikirler edinecek, hafta başıyla birlikte de uygulamaya geçeceksiniz. Küçük çocuk sahibi Oğlak'lar için eğlenceli bir gün. Haftanın yoğunluğundan birbirinize ayıramadığınız zamanı şimdi doya doya geçirin. Beraberliği olmayan Oğlak'lar, bugün karşı cinsin yoğun ilgisiyle karşılaşabilirsiniz.


Günün Olumlaması: Bana zarar veren zaaflarımdan kararlılıkla uzaklaşmayı seçiyorum. Beni bana küstüren tüm insanlara hak ettikleri kadar değer, hak ettikleri kadar yaşamımda yer vermeyi seçiyorum. Aşkıma ve sevgime sahip çıkıyorum.


Günün Rengi: Kırmızı


Günün Kristali: İndikolit



KOVA

Bireysel olarak kendi yakınlarınızla yaşadığınız sorunları birlikte olduğunuz insana yansıtmamalısınız. Eğer bu kontrolü sağlayamazsanız karşınızdaki insanın da tepkisini alabilir ve derin bir kalp kırıklığı yaşamasına sebep olabilirsiniz. Başkaları yüzünden beraberliğinizi zedeleyecek davranışlardan sakının. Özel hayatınızı ilgilendiren konularda beklemediğiniz olumsuzluklara karşı dikkatli olmalı ve teklif edilen uzlaşmaların içinde olmak yerine mücadeleci bir tavırla hakkınız olanı almanın peşinden gitmelisiniz.


Günün Olumlaması: Hırsımın gözümü kör edip bana hatalar yaptırmasına izin vermiyorum. Ben kontrollü ve iradesi güçlü bir insanım. Duygularımı ve nefsimi sevgiyle, inançla besliyor; olumsuz düşüncelerimi olumlu ve iyi enerjimle tüm benliğimden uzaklaştırıyorum.


Günün Rengi: Bayrak Kırmızısı


Günün Kristali: Güneş taşı


BALIK

Sevdiklerinizle hoş vakit geçirebilirsiniz. Fakat hesapta olmayan, rahatsızlık duyduğunuz insanlarla karşılaşabilir, onların iğneleyici sözlerinden etkilenebilirsiniz. Son derece sakin davranarak gereken cevabı vermekte gecikmeyin. Kendi kendinize sinir harbi yapacağınıza bırakın onlar sinirlensin. Bugün size özel olsun, kendinizi şımartın ve sevdiğiniz şeylerle ilgilenin.


Günün Olumlaması: Ben sağlıklı, huzurlu, başarılı ve şanslı bir insanım. Yaşamın mucizelerle dolu olduğuna inanıyor ve bana bahşedilmiş tüm yeteneklerimi seviyor, geliştiriyor, başarılı bir şekilde değerlendirerek tüm insanların sevgi, saygı ve hayranlığını kazanıyorum. Bu sayede işimde bolca para kazanıyor, yaşamımı bolluk ve bereketle devam ettiriyorum.


Günün Rengi: Kırmızı


Günün Kristali: Rodonit


NOT: Günlük burç yorumlarınızı yükselen ve ay burcunuzla birlikte okuyunuz.

Astrolog: Şenay YENGER


Gökler rehberiniz, yolunuz ışık olsun

 











Yaşamayı seviyorum,İnsanları seviyorum,Filmleri ,şarkıları , kitapları,sıcak ekmeği, kalabalık sofraları,çikolatayı...

Yaşamayı seviyorum,
İnsanları seviyorum,
Filmleri ,şarkıları , kitapları,sıcak ekmeği, kalabalık sofraları,çikolatayı
Rüzgarda yaprak olmayı,
Geceleri yıldız olmayı,
Yaz gecesinde yağmur olmayı seviyorum...
Ve en çokta ''SEVGİ'' nin yüreğimdeki gücünü seviyorum ♥

Kaynak: Hatice Öztürk

Hiç kimse üstün değildir, hiç kimse aşağı değildir, fakat kimse eşittedeğildir. İnsanlar yalnızca eşsizdir, karşılaştırılamaz. Sen sensin,ben benim. Ben potansiyelimi hayata vermek zorundayım; senpotansiyelini hayata vermek zorundasın. Ben kendi varoluşumu keşfetmekzorundayım, sen kendi varoluşunu keşfetmek zorundasın..!"


Hiç kimse üstün değildir, hiç kimse aşağı değildir, fakat kimse eşitte değildir. İnsanlar yalnızca eşsizdir, karşılaştırılamaz. Sen sensin, ben benim. Ben potansiyelimi hayata vermek zorundayım; sen potansiyelini hayata vermek zorundasın. Ben kendi varoluşumu keşfetmek zorundayım, sen kendi varoluşunu keşfetmek zorundasın..!"

- Osho

Twitter Kuşu Benzerleri Yarışma Ön Elemeleri...

Herkes; kendi istediği zaman, istediği sırada ve istediği yoğunluktadeğişmeye başlar. Kimse; buna müdahale edemez ve eleştiremez.Herkesönce kendine baksın !...



Herkes; kendi istediği zaman, istediği sırada ve istediği yoğunlukta değişmeye başlar. Kimse; buna müdahale edemez ve eleştiremez.

Herkes önce kendine baksın !...

ANETTE

Senelerdir kendini eleştirip duruyorsun ve hiçbir şey olmuyor. Kendini sürekli onaylamayı dene ve bak bakalım neler oluyor...

Hemen Herkes Sıkıntıya Göğüs Gerebilir, Ama İnsanın Asıl Karakteri Eline Kuvvet Geçtiğinde Ortaya Çıkar...

C VİTAMİNİ KÜRÜ. ÜSTELİK NEFİS.

 

C Vitamini vücudumuzda depolanmıyor.


Yani düzenli olarak almamız gerekiyor. Savunma sistemimiz için, dişlerimiz, kemik ve bağ dokusu için. Kolesterol yüksekliği için. Burada saymakla bitmez, o nedenle küre geçiyoruz hemen:


NARENCİYE KÜRÜ

2 portakal

2 mandalina ...

1 kırmızı greyfurt

1/2 limon suyu

1 cm kalınlığında taze zencefil


Hepsi blenderda iyice karıştırıp öğle yemeğinden bir saat önce tüketilmesi önerilir. 3 gün boyunca tekrarlayın.


ÖNEMLİ UYARI: 1.Bu içecek şeker hastalarına tavsiye edilmemektedir.

2.Ayrıca düzenli ilaç kullananların ve bir tedavi sürecinde olanların bu içeceği tüketmeden önce MUTLAKA hekimlerine danışmaları gerekmektedir. Harika bir gün diliyoruz,

kundo co

Müslüm GÜRSES- Aşk Tesadüfleri Sever

http://youtu.be/A8S29IaKNFU

İSTEK ÜZERİNE HURMA ŞURUBU TARİFİ




Rafine şeker yerine istediğimiz her şeyi tatlandırmak için kullanabileceğimiz bir CANLI tatlandırıcıyı evde yapmaya ne dersiniz?


İşte size tarifi: MALZEMELER 1/4 kilo dilediğiniz cins bir kuru hurma ... 1/2 litre 50C de yüksek pH'li içme suyu 1 litre ıslama suyu TARİF Hurmaları yıkayıp derin bir kaba boşaltın.


Üzerini kaplayacak kadar + 1 bardak su koyun. 2 saat bu suda bekletin. Hurmalar şişecektir. Suyu boşaltıp, ellerinizle Hurmaların çekirdeklerini çıkartıp yine bir derin kaba yerleştirin. Üzerine ılık suyu dökün ve Hurmaları bu suda 4 saat bekletin.


Daha sonra bir ezici yardımıyla suyun içindeki hurmaları iyice ezin. Su koyu kahverengi bir şurup kıvamını alacaktır. En son, içeriği iyice karıştırıp süzdükten sonra ağzı kapanabilen cam bir kavanoz-şişeye bu şurubu koyun ve buzdolabında saklayın...


Artık dilediğiniz zaman her türlü gıdayı tatlandırmak için kullanabileceğiniz Doğal ve CANLI doğal bir şurubunuz var.


TAZE HURMA İLE TARİFİ Hurma Şurubu, taze hurma ile de yapılabilir. Aynı ölçülerde kabuğu soyulup çekirdekleri çıkarıldıktan sonra bir blender'a içme suyu ilavesi ile koyulur ve karıştırılıp süzülür. Süzülen şurup buzdolabına kaldırılır. Güzel bir gün dileklerimizle,


Not 1: Tarifimiz Mehmet Özderici - Kundo.co Vegan RAW Chef tarafından hazırlanmıştır.


Not 2: Fotoğraftaki taze hurmadır ve Antakya yöresine aittir

kundo co

Çayın demini azaltın!

 

Çok miktarda tüketildiğinde vücuda bakın ne yapıyor Soğuk kış günlerinde siyah çay veya kahve yerine bitki çayları içilmesini öneren Uzman Diyetisyen Işın Sayın Atasoy, bitki çayları arasında ise idrar sökücü olmayan...ların daha güvenli olduğunu söyledi. Kış mevsiminde havaların soğumasıyla birlikte, bitki çaylarına rağbet giderek artmaya başladı. Kış günlerinde siyah çay veya kahve yerine bitki çayları içilmesini öneren Uzman Diyetisyen Işın Sayın Atasoy, “Sıcak içecek, aslında bir ihtiyaç kış günleri. Ancak çok fazla çay ve kahve tüketilmesi doğru değil. Her zaman tükettiğimiz çayı ve kahveyi biraz azaltarak, yerine bitki çaylarını koyabiliriz. Böylelikle çok daha yararlı bir şey yapmış olacağız. Yani demli çayın ve kahvenin kemik sağlığına birtakım sakıncaları var. Kansızlığa neden olabiliyor.


Çok miktarda tüketildiğinde vücuttan vitaminlerin ve minerallerin atılmasına yol açabiliyor” diye konuştu. Bitki çaylarını sınıflandırarak özellikle zayıflama çaylarının kullanılmamasını tavsiye eden Atasoy, “Vücuda yararlı olan ve hiçbir yararı olmayan bitki çayları var. Bir de sakıncaları olan bitki çayları var. Bunların içerisinde özellikle zayıflama çayı adı altında satılanları doğru bulmuyoruz. Çünkü bunların bir kısmi idrar sökücü, yani vücudumuza aldığımız, ihtiyaç duyduğumuz suyu, suda eriyen vitaminleri ve mineralleri çok miktarda atıyor. Bir de bağırsak sökücü bitki çayları var. Bunlar da yine bağırsakların iç yüzeyine zarar veriyor. Böylelikle vitamin ve mineral emiliminden sorumlu yüzey hasar gördüğü için birçok hastalıkla karşılaşabiliyoruz. Bağırsaklarda kronik bir tembellik ortaya çıkabiliyor.


O nedenle zayıflama çaylarını ve form çaylarını kullanılmamasını tavsiye ediyoruz” dedi. Sağlık açısından mevsim sebzelerinin tüketilmesini öneren Atasoy, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sağlıklı beslendiğimizde bununla birlikte ara öğünlerde de bağışıklık sistemini güçlendiren bitki çayları tükettiğimizde bağışıklık sistemini desteklemiş oluyoruz. Sağlıklı beslenmenin formülü, mutlaka mevsim sebzelerinden geçiyor. Mevsim sebzelerine mümkün olduğu kadar her gün yer vermeye çalışmak gerekiyor. Bir öğün mutlaka kış ayı ise kış sebzeleri, yaz ayı ise yaz sebzelerini tüketmeye özen göstermeliyiz. Tok karnına tüketilen çiğ havuç, bağışıklık sistemini güçlendiren A vitaminini çok miktarda içeriyor. Tok karnına yemeklerden sonra kişi, başı bir iki adet çiğ havuç tüketilmesini önerebiliriz.” Bitki çaylarının bilinçli tüketilmesi ve aşırı kullanılmaması gerektiğini belirten Atasoy, bu çaylarında idrar sökücü ve bağırsak sökücü olmayanların daha güvenli olduğunu söyledi. Siyah çay ve kahvenin vücuttaki mineralleri alarak bağışıklı sistemine zarar verdiğini belirten Atasoy, “Siyah çay ve kahve, aslında bir kültür bir alışkanlıktır. Kahvedeki kafeinin siyah çaydaki tekinlerin kansızlık ve kemik erimesine yol açtığı bir gerçek, çok fazla tüketildiğinde.


Örneğin günde beş, altı tane siyah çay ve fazlası ya da günde iki kahve ve fazlası bu riskleri arttırmaktadır. Birde vücudumuza sağlıklı besinlerle aldığımız vitaminler var. Bunların bağışıklık sistemimizi güçlendirmesi beklentisi içerisindeyiz. Fakat idrar sökücü olduğu için siyah çay ve kafein vücuttaki vitaminleri idrar yoluyla uzaklaştırdığı için bağışıklık sistemi adına çok fazla doğru şey yapmış olmuyoruz” ifadelerini kullandı. Bitki çaylarına karıştırılan balın ilerde şeker hastalığını tetikleyebileceğini kaydeden Atasoy, “Balın hakikisine ulaşmak bir kere çok zordur. Doğru bala ulaşsak bile gerçekten vücuda yararlılık sağlayacak kadar bal yememiz için yüz grama ulaşmamız gerekiyor. Dolayısıyla yüz gram baldan elde etmeye çalıştığımız vitamin ve mineralleri, farklı yiyecek ve içeceklerden de elde edebiliriz.


O kadar balın vücuda gerçekten sakıncası var. İlerde şeker hastalığı riskini arttırabilir. İnsülin direnciniz varsa tetikleyebilir. Şiddetli açlıklara yola açabilir. Buda karbonhidrat eşiği, şeker eşiği dediğimiz bağımlılık seviyesini yavaş yavaş yükseltiyor ve daha fazla tatlılara eğilim duymaya başlıyoruz. Bu da ilerde şeker hastalığı riskini doğuruyor” uyarısında bulundu. İHA

Kaynak: Doğadan Gelen SAĞLIK

Digital Sözlük...

Kırmızı Biberin Faydaları...



Kaynak: Doğadan Gelen Sağlık

İnsanlar sahip olduklarının değerini bir türlü bilmezler,Güllere koşarken ayaklarının altında ezilen papatyalardan habersizler.



İnsanlar sahip olduklarının değerini bir türlü bilmezler,
Güllere koşarken ayaklarının altında ezilen papatyalardan habersizler.

Chuck Palahniuk

GÜZELLİKLERE ODAKLAN..


Seni mutlu eden şeylere odaklan, seni üzen şeylere değil....


İnsanların güzel ve olumlu özelliklerine odaklan, onların zaaflarına ve zayıflıklarına değil.


Seni kuşatan güzelliklere odaklan, sahip olamadıklarına değil. Arkadaşlarının erdemlerine odaklan, hatalarına değil. İş hayatında kazandıklarına odaklan, kaybettiklerine değil. Seninle ilgili söylenen olumlu sözlere odaklan, fesatlık, kötü niyet içeren sözlere değil.


Sağlık ve neşeyle geçen günlerine odaklan, üzüntülü ve acılı günlerine değil.


Güneşli günlere odaklan, bulutlu ve yağmurlu günlere değil. Geleceğe ait umutlarına odaklan, kaçırdığın zenginliklere değil.


Verebileceklerine odaklan, ne olabileceğine değil. Başkalarının mutluluğundan da kendin kadar haz duymayı öğrendiğinde zaten mutlu insan ve mutluluk veren o nadir insanlardan biri olmuşsun demektir. Mutlu insan olmak demek günün yirmi dört saati şen şakrak olmak anlamına gelmiyor.


Hayatını mutlu bir fonun önünde sürdürmek anlamına geliyor.


Olumsuzlukları gerçekçi bir gözle görebilmek, bu engelleri aşabileceğine yürekten inanmak ve aşabilme gücünü içinde hissedebilmek anlamına geliyor.


hayat güzeldir
 


Affetmek. Başkalarını affettiğimizde biz özgürleşiriz...



Nefret yaşamdan zevk almamızı, insanların güzel yanlarını görmemizi engeller. Hiç kimse saf iyi ya da saf kötü değildir. Salt kötülükleri görmek bir süre sonra şüphe, depresyon ve umuts...uzluk denizinde boğar insanı. Nefret dolu bir yaşam, mutsuz bir yaşamdır. Affetmek insanı derinleştirir.


Affetmek için, insanın ruhsal ve zihinsel olarak kendisini hazır hissetmesi gerekir.Çünkü affetmek bir seçimdir. Kimsenin zorlamasıyla affetmek mümkün değildir. Affetmek bir süreçtir. Birdenbire affedişler bile bir sürecin ürünüdür. Affetmeyi seçtiğinizde kimse size borçlanmayacaktır. Yani koşullu affetme yoktur.


Diğer insanın da sizi affetmesini, değişmesini veya sizin istediğiniz gibi olmasını beklemeyin. Affetmek bir seçimdir. Amacı sizin rahatlamanızdır, sizin özgürleşmenizdir. Nefret duyduğunuz kişinin yaşıyor ya da ölmüş olması sizin affetme sürecinde duyduğunuz acıların yoğunluğunda bir farklılık oluşturmayacaktır. O acılar sizin acılarınız. Affetmek kolay değildir. Fakat özgürleşmek için gereklidir. Çoğu insan affetmenin nefret ettiği kişiyi suçsuz ya da haklı bulduğu anlamına geleceğini sanır.


Oysa aaffetmek, geçmişteki anıların boyunduruğundan kurtulmak, yaşamımızı kontrolü altında tutmasına son vermek demektir. Affetmek, o kişiyi sevmek değil. Affetmek, o kişiyle konuşmak zorunda olmak değil. Affetmek, o kişiyle ilişkiyi sürdürmek değil. Affetmek, o kişinin beklentileri doğrultusunda davranmak değil. Affetmek, o kişiyi kucaklamak değil. Affetmek, o kişiyi suçsuz bulmak değil. Affetmek, o kişiyi hakli bulmak değil. Affetmek, o kişinin verdiği zararları telafi etmek için çaba göstermemek değil. Affetmek kırgınlığın, kızgınlığın, nefretin hapishanesinden özgürlüğe çıkmaktır.


Affetmek artık acıyı hissetmemektir.Yapılanları zihinsel olarak unutmak zaten mümkün değildir. “Duygusal unutma” affetmenin diğer adıdır. İşte Bu yüzden AFFEDİN

Adamı Balıklara Vereyim Kapansın Bu Konu!..

82 YAŞINDAKİ BETÜL MARDİN"DEN KADINLARA ÖGÜTLER



1. Her sabah spor yapacaksın. Günaşırı filan değil evladım. Her sabah.

 

2. Hep çalışacaksın. Üreteceksin. Beynin meşgul olacak, hep koşturman gereken işler olacak.

 

3.  Günceli takip edeceksin. Haber izle, dergi, kitap, gazete oku. Gündemi  yakala. Her konuda kendini update et. Yeni çıkan kitapları da bil, yeni  açılan lokantaları da, bu sene moda olan renkleri de.

 

4. Evlilik ise şart değil, kafanı takma. Gerekli de değil. Hatta şöyle söyleyeyim: One problem less! (Bir problem eksik!)

 

5.  Çocuk meselesine gelince... Ha işte, burada akan sular duruyor.  Yapabiliyorsan yap. Birini bu kadar çok sevmek, onun sorumluluğunu  taşımak sadece onu değil, seni de mutlu eder. Doğurmayacaksan, evlat  edin. O zaman da senin çocuğun değişen bir şey yok. Evlat edinmeyeceksen  de, manevi çocuğun olsun, birini okut, geleceğini şekillendirmesine  yardımcı ol.

 

6. Günde bir kere et ye. Mutlaka her öğün sebze ve meyve ye. Kusura bakma, ben tatlı severim. Tatlıdan uzak dur diyemeyeceğim!

 

7.  Ölümden sonra yaşamak istiyorsan, günlük tut. O küçük notlar, hem kendi  hayatının tanıklığı, hem de yarına kalan bir bilgi kaynağı. Mesele  benim babam, hiç düşünmeden 60 sene boyunca her gün Ece Ajanda'sına o  gün olanları yazmış. Hâlâ açıp okuyorum ve çok faydalanıyorum.

 

8. Olumlu olacaksın.

 

9. Bazı şeyleri kabul edeceksin. Bütün kadınların seni sevmesine imkân yok! Demek ki bazı kadınlara dikkat edeceksin.

 

10. Erkeklere gelince, aynı anda birkaçını sevmeyeceksin. Ama onların böyle bir yeteneği ve şerefsizliği olduğunu bileceksin!! !

Sirkenin Faydaları Saymakla Bitmiyor


Sirkeyi sadece salata sosu olarak kullanıyorsanız, çok şey kaybediyorsunuz! Çünkü sirke, soğuk algınlığından, iştahsızlığa, böbrek taşından kansızlığa kadar birçok derde deva olabilir
Belki siz de he...rkes gibi arada sırada sirkeyi tencerelerinizi ovmak ve kireç tabakalarını yok etmekte kullanıyorsunuz. Hatta büyükanneniz size, saçlarınızı sirkeyle durulamanın en pahalı saç kremlerinden daha iyi parlattığını ya da sivrisinek ısırıklarına iyi geldiğini öğretmiş olabilir.
Fakat, sirkenin faydaları bu kadarla sınırlı değil. Sirke, özellikle de elma sirkesi, sağlığınızın dostu ve en değerli yardımcısıdır. Sayısız faydaları, onu her derde deva yapar ve sirke, bu nitelikleriyle evdeki doğal eczaneniz de hatırı sayılır bir yeri hak eder. Sirke, kil ve magnezyum klorürle beraber sağlığınız için çok etkili bir sinerji yaratır.
ADAÇAYI SİRKESİ
150gr. adaçayı l 1 lt. sirke Adaçayını sirkenin içine ekleyip bir ay boyunca dinlendirin. Bu sirke diyabete, hormonal sorunlara, yorgunluğa, aşırı terlemeye, mide ağrılarına, depresyona ve sıcak basmasına karşı bire birdir.
ON AROMALI SİRKE   Salatanızı tatlandırmak için kullanılabile-ceğiniz gibi sağlığınıza da çok iyi gelecektir. Bu karışımı üç hafta demlenmeye bırakın. Sonrasında salatanızı çeşnilendirmek için normal sirkeyle beraber ufak miktarlarda kullanabilirsiniz
15 gr. kıyılmış sarımsak   10 gr. kıyılmış soğan   30 gr. Pelin otu   15 gr. biberiye   15 gr. sedef otu   15 gr. adaçayı 10 gr. lavanta   8 gr. tarçın   3 gr. muskat   1 lt. beyaz üzüm veya elma sirkesi
Tamago-Su   Samurayların sihirli içeceği   Bu sihirden siz de faydalanmak ister misiniz? Bundan daha kolay bir şey yok. Tek problem, esmer pirinç sirkesi bulmakta. En kuvvetli doğal reçete olarak kabul edilen Tamago-Su veya yumurtalı sirke, aşağıdaki şekilde hazırlanıyor: - Taze bir yumurtayı esmer pirinç sirkesi dolu bir bardağın içine tamamen batacak şekilde bir hafta bırakın. Sirke, kabuğu dahil tüm yumurtayı tamamen çözüp eritecektir. Geriye sadece kabuğu iç taraftan saran zar kalacaktır.
GRİBE KARŞI SİRKE   Sirke eski zamanlarda vebadan korunmak amacıyla kullanılırmış. Veba salgını sırasında cepte bulundurulacak bir şişe sedefotu sirkesini ara sıra koklamak vebadan koruduğu gibi hastaları da tedavi edermiş. Aynı zamanda hasta ile tedavi eden kişi arasında bulunan ateşe bir miktar sedef otu sirkesi damlatılırmış.
2 lt. kuvvetli bir beyaz veya kırmızı üzüm sirkesi   1 avuç deniz tuzu   1 avuç ardıç üzümü   1 avuç sedefotu yaprağı 3 baş sarımsak (ufak doğranmış) 30 gr. dövülmüş karanfil   45 gr. doğranmış melekotu kökü
Özellikleri Bu karışımı kalın camlı bir damacananın içine boşaltın. En az 15 gün güneşte dinlenmeye bırakın. Sonra süzün. İstenirse içine, lezzetlendirici ve gazı yok edici olarak ahududu veya mürver çiçeği eklenebilir. Bu sirke, grip vs. salgınında çok etkilidir. Sabahları bir yudum içilmeli, arada sırada ellere sürülmeli ve buruna çekilmelidir.
Hastalık hissedildiği anda çabucak iki yemek kaşığı içilmeli, sonra ılıtılarak ağrıyan yerlere kompres yapılmalıdır. Bu kompresi dört saatte bir değiştirin ve değiştirdiğiniz kompresi ateşte yakın ki içine çektiği zehir yok olsun.
İşte mükemmel bir dezenfektan olan karışım. Sirkeyi aşağıda listesi olan malzemeler ile karıştırıp en az on gün bekletin, sonra da süzün:
-40 gr. acı Pelin otu - 40 gr. Pelin otu -40 gr. karabiberli nane -40 gr. biberiye - 40 gr. Sedefotu - 40 gr. adaçayı - 40 gr. lavanta - 30 gr. küçük hindistan cevizi,   30 gr. eğir   30 gr. tarçın   30 gr. kane karanfil   30 gr. sarımsak   2.5 lt. beyaz şarap veya elma sirkesi.   Diğer taraftan 10 gr. kafur bitkisini asetik asit içinde eritip, sıvıyı yukarıdaki karışımı süzmeden birkaç saat önce içine ekliyoruz. Oluşan sıvıyı ağzı tamamen kapalı, hava almayacak bir şekilde şişelerde saklıyoruz.
Özellikleri   Boğaz ağrısına, bademcik şişmesine, gribe, nezleye, öksürüğe ve tüm bulaşıcı hastalıklara karşı aç karına bir tatlı kaşığı içilir. Tuzlu sıcak kaynar suya karıştırılıp gargara yapılır veya solunursa, kor haldeki kömürün üzerine dökülürse veya sıcak metal plakanın üzerine serpilirse bulunduğu odanın havası dezenfekte ederek, antiseptik özelliğini gösterir.
BAL SİRKESİ Hazırlaması keyifli başka bir sirke tarifi: -İki litre kaynar suyu bir kilo balın üzerine dökün. Bal iyice eriyinceye kadar karıştırın. Mayalanmayı hızlandırmak için karışıma bir bardak taze meyve suyu eklerseniz, sonuç çok daha iyi olacaktır. -Bir çorba kaşığı ılık suyun içinde bir miktar mayayı karıştırın. -Bu mayayı ballı suyun üzerine koyacağınız bir dilim ekmek içi üzerine yayın. -Kabın üzerini bir tülbentle örtüp, on beş gün kadar dinlendirin. -Ardından üzerindeki ekmek dilimini alıp, köpüğü temizleyin ve süzün. -Elde ettiğiniz sıvıyı üzerine tülbent örtülü olarak açık havada sirkeleşinceye kadar yaklaşık bir ay boyunca dinlenmeye bırakın.
FRAMBUAZ SİRKESİ
Nefis ve hazırlaması çok kolaydır. Tek zorluğu bol miktarda frambuaz gerekmesidir. - İki litre suyu dört bardak taze frambuazın üzerine döküp bir gece boyunca bekletin. Ardından süzüp posasını atın. - Aynı işlemi bir önceki adımda elde ettiğiniz sıvı ve yine dört bardak frambuazla tekrarlayın ve bütün bir gece bekletin. Bu işlemi, toplamda beş defa tekrarlamak gerekiyor. -Elde edilen frambuaz suyuna 500 gr. rafine edilmemiş şeker ilave edin. Üzerine tülbent örtüp, sıvıyı yaklaşık 25 derecede iki ay boyunca bekletin. Son olarak süzün.
HER DERDE DEVA ALKOLİZM / SARHOŞLUK
Eski bir tarife göre, her yarım saatte bir, bir tatlı kaşığı sirke bir miktar sıcak suyla seyreltilip içirilir.
MİKROP ÖLDÜRÜCÜ   Tüm sirkeler salmonella, streptokok gibi bakterileri tek bir temasla öldürebilecek kadar güçlüdür. Bu nedenle bazı Amerikan hastaneleri hastane bakterileriyle savaşırken kullandıkları diğer dezenfektan ürünlerin yerine sirke kullanmaya başlamışlardır. Aynı zamanda buğulama, kompres, lavman ve diğer yöntemlerle uygulanan 'Dört Hırsız Sirkesi'nin dahili ve harici kullanılabileceği belirtilmektedir
İŞTAH AÇICI   Sirke içeceği (su, sirke ve bal karışımı) iştah açıcı ve hazmı düzenleyicidir. İştahsız insanlar, ana öğünlerden yarım saat önce bu içeceği içmelidirler.
BÖBREK TAŞI   Sütlü ürün (süt, peynir) tüketiminizi azaltmanız gereklidir. Bolca az mineralli (yumuşak) su için. ayrıca günde iki-üç defa bir çorba kaşığı elma sirkesini ılık suyla karıştırıp için.
ASTIM ve SOLUNUM HASTALIKLARI   Tüm vakalarda bal (doğal, işlenmemiş ve ısıtılmamış olmalı) ve elma sirkesi karışımı iyi sonuç vermektedir. Buğday balı daha etkili olabilmektedir. -Bir kaşık sirke bir kaşık balla karıştırılıp ılık suya eklenir. Günde 3-4 defa içilir. ABD'de sıklıkla uygulanan yöntemde, bir mendil veya tülbent sirkeye batırılıp, bileklerin iç tarafına yerleştirilir ve bir bantla sabitlenir.
BRONŞİT   En iyi sonucu mürver meyvesi sirkesi veriyor gibi görünse de normal sirke de iyi sonuçlar vermektedir. Ballı sıcak suyun içine bir tatlı kaşığı sirke eklenir, ihtiyaca göre günde üç kez veya daha fazla tüketilir.
BULAŞICI HASTALIKLAR -Bir tatlı kaşığı saf sirkeyi (sirke özü) aynı miktarda balla karıştırıp gün içinde iki defa çiğnemek sizi salgınlardan koruyacaktır. Eğer hastalığa yakalanırsanız bu karışımı günde 3 veya 4 defa çiğneyiniz. -3 çorba kaşığı 'dört hırsız sirkesi'ni, biraz deniz tuzu eklediğiniz bir kap sıcak suyun içine ekleyin. Bu karışımla gargara yapın. -Bu sirkeyle evinizi havalandırabilirsiniz. Ayrıca sirkeyi bir mendile emdirerek gün içinde belirli zamanlarda koklayabilirsiniz
KANSIZLIK   Sirke, anemiye karşı bire bir olan demir, B12 vitamini ve folik asidi, vücudun kolayca emebileceği bir formda barındırır. Sirke, çoğunlukla çok asitli olduğundan yan etkilerinden kaçınmak ve en iyi sonucu almak için günde bir defa ılık ballı suyun içine bir tatlı kaşığı elma sirkesi koyup içmek yeterlidir.
ARTERİT (İLTAHAP)   Sirke, arterit gelişimini yavaşlatabildiği gibi acılarını da dindirir. İki günde bir geleneksel sirke içeceği (1 tatlı kaşığı sirke, ılık su, 1 tatlı kaşığı bal karışımı) yeterli olacaktır. Sabırlı olun, sonuçlar genellikle birkaç hafta sonra kendisini gösterir.
AŞIRI KANAMA   Sirkenin kan pıhtısına karşı kanı sulandırıcı özelliği ile bilinmesinin yanı sıra bununla tamamen zıt olarak aşırı kanamayı engelleyici özelliği de bulunur. -Aşırı adet kanaması veya hemoroit kanamalarına karşı yemeklerden önce ılık ballı suya bir tatlı kaşığı sirke ekleyip içilmesi tavsiye edilir. - Burun kanamasında sirkeye batırılmış tampon uygulamak yeterlidir...
ƸӜƷ Bizi Takip Etmiyorsan Çok Şey Kaçırıyorsun.!!! ƸӜƷ

Feyzullah Kocak

Affetmek Kolaydır, Asıl Mesele Aynı Kişiye Bir Daha Güvenebilmektir...

EVLİLİĞE Mİ, SAVAŞA MI GİDİYORSUNUZ?



Evlenmek niyetiyle görüşmeye gelmişlerdi. Delikanlı, genç kızı, şöyle bir süzdü ve sessizce düşündü: "Güzel kız fena değil. Ama biraz kendini beğenmiş. Acaba bu hali devam eder mi? Ya ederse? O zaman bununla yaşanmaz. Ben dayanamam ukala bir kadına, kadın dediğin biraz uysal olmalı... Neyse canım, hele bir evlenmeyi kabul etsin. Ben onu değiştirmeyi bilirim." ... Genç kız da simasının ortasına sinsi bir tebessüm kondurdu. "Fena çocuk değil. İşi de yerinde. Rahat bir hayat yaşarım. Lâkin biraz 'dediğim dedik' gibi. Acaba buna, sözümü dinletebilir miyim?


Aman canım, düşündüğüm şeye bak. Evlenelim de ben onu mum gibi yapmasını bilirim." Ve "değişim savaşı"nın imzaları alkışlar arasında atılır. Ayaklar birbirini ezmek için yarışır. "Bal/ayının" tatlı meltemi yerini yavaş yavaş kuzey rüzgârlarına bırakır. Genç adam, sabah işe gitmeden eşini uyandırmaya çalışır: "Ben hazırlanırken sen de kahvaltı hazırlayabilir misin?" Genç kadın uyumaya devam eder. "Hayatım, geç kalıyorum haydi uyan." Genç kadın sağından soluna dönerek, "Sabahın bu saatinde de kalkılmaz ki? İşyerinde bir tostla çay alırsın." der. "Allah! Allah! Ben akşama kadar çalışacağım, sen bir kahvaltı hazırlamaya zorlanıyorsun." "Ama çok uykum var." "Benim de uykum var ama kalkıp işe gitmek zorundayım." Kadın istifini bozmaz, kapıyı çarpıp çıkarken "Can çıkmayınca huy değişmezmiş." diye söylenerek işe gider genç adam.


Başka bir gün... "Hayatım, bugün yemek yapamadım. Dışarıya çıksak diyorum." "Yine mi? Ama çok yorgunum, şöyle evimde dinlenmek istiyorum. Dışarıya hafta sonu gideriz." "Annem haklıymış. 'Bu adamı değiştiremezsin' demişti de inanmamıştım." Kimse 'ben onu değiştiririm' demesin... Birbirini değiştirme hayaliyle kurulan bir aile tablosu bu. Her iki taraf da "Acaba eşimi nasıl mutlu ederim?" yerine "Nasıl değiştiririm?" sevdasında. Daha doğrusu "güç savaşında". Oysa eşler güçlerini" değişim savaşı"nda tüketmek yerine mutluluğu yakalamak yolunda sarf etmeli. Evlilik, "Ben seni adam ederim" yerine "ben seni mutlu ederim" düşüncesi üzerine kurulmalıdır. O zaman evin pencerelerinde mutluluk meltemi eser. Saksılarında huzur çiçekleri açar.


Odalarında şen kahkahalar çınlar. Eşler, birbirini mutlu etmek için yarışır. Planlar, "onu nasıl değiştiririm" yerine "onu nasıl mutlu ederim" üzerine yapılır. Mürebbiye gibi değil, psikolog gibi davranılır. "Değişim savaşı" vererek ne kendisini tüketir ne de eşini. Aksi halde kadın "dırdırcı", erkek "baskıcı" mutluluksa "toz-duman" olur. Bu sebeple, evlenecek gençler, ruhen uyum sağlayabilecekleri kişileri seçmelidir. "Ben onu değiştiririm" diye düşünerek başlıyorlarsa, boşuna evlerini dayayıp döşemesinler. Silahlarını yağlasın, kelime mermilerini yığsın, savaş yerlerini belirleyip sığınaklarını hazırlasınlar.


Gelin arabasının arkasına da "Evleniyoruz mutluyuz" yerine "Evleniyoruz savaşa gidiyoruz" diye yazmayı unutmasınlar..!
alıntı

Çabuk Söyleyin...Yazı Mı? Tura Mı?

Pardon, Huzura Nasıl Erebilirim Acebe?..