4 Mart 2013

Hayat insana öyle sınavlar sunuyor ki, hiç birini anlayamadan, farkınavaramadan, söylenip, suçlayıp, yaşayıp gidiyoruz.



Sanırız ki, hayatta tüm kötülükler bizim başımızdadır ve hep bir suçlu vardır…

Hayat insana öyle sınavlar sunuyor ki, hiç birini anlayamadan, farkına varamadan, söylenip, suçlayıp, yaşayıp gidiyoruz. Hep bütün sorunlar bizim başımızdadır, her şey bizi bulur, bütün alçak insanlar bizim hayatımıza gelir. Hayat suçludur, insanlar suçludur, zaman suçludur ama biz mükemmelizdir…

Hayatınız boyunca karşılaştığınız kaç olayda; dönüp kendinize baktınız? Kaç kez acaba bu olay bana ne anlatıyor dediniz? Kaç kez bu sınavı nasıl atlatabilirim diye aklınızdan geçirdiniz? Hiç, değil mi? Çünkü bu olayı size yaşatan insanlar vardı, dostlarınız, sevdikleriniz, aileniz, eşiniz, çocuğunuz… Hep onlar yüzünden başınıza gelmeyen kalmıyordu.

Yolda yürürken ayağınız taşa takılsa ya taşa kızarsınız. Ama dönüp kendinize bakmazsınız, kafanızın içinde dolaşıp duran kin, nefret, öfke dolu düşünceleriniz yüzünden yürüdüğünüz yolun bile farkında değilsinizdir. O taş karşınıza çıkmasa başınıza gelebilecek başka dertlerin farkına varamazsınız. Yolda yürüyüp gidiyorsunuz ama aklınız başka, yüreğiniz başka yerde…

Oysa bir baksanız yolda sizin için serpilmiş çiçekleri, taşları, böcekleri ağaçları, arabaları, evleri vs. göreceksiniz. Doğayı yani diğer parçanızı göreceksiniz, aldığınız nefesin kıymetini anlayacaksınız. Düşüncelere değil de AN’a bir dalsanız hayatın şimdiye kadar görmediğiniz mucizelerine tanık olacaksınız.

Bizler o kadar çok yaşanmışlıklarla doluyuz ki, 3-5 dakikalık bir sorun yaşasak onu aylarca bazen yıllarca hatırlayıp, birde pişirip pişirip bize bunları yaşatan kişinin önüne koyarız… ,içimize bakmak, yüreğimizi dinlemek, kabule geçmek hiç aklımıza gelmez.

Her şeye küsmüşüzdür… Önce kendimize küseriz ve bunun farkında bile olmayız. Öyle ya biz mükemmeliz insanlar suçlu… Kendimize küskünlüğümüzün bilincine bile varamadan içimizden ya da dışımızdan etrafımızdaki insanlara küseriz, olaylara küseriz, hayata küseriz.

Oysa hiç gerek yoktur böyle ufak hesaplara… Çünkü tek bir hayatımız var ve bu hayatta değerli olan tek bir AN… Hayatımızda sorunlar yoktur, sıkıntılar yoktur, iyi ya da kötü yoktur, doğru ya da yanlış yoktur. Sadece ve sadece AN’da yaşanan OLAYLAR bir diğer adıyla SEÇİMLER vardır. Yaşadıklarımıza anlam veren biziz, onları, iyi, kötü, berbat, güzel diye biz kalıplaştırırız. Ya yaşadıklarımıza sorun olarak bakarız, ya da alacağımız dersi almak için bakar, dersimizi alır, teşekkür eder yolumuza devam ederiz.

Seçim her zaman size aittir. Ya söylenmeyi seçer ve işlerin daha da sarpa sarmasına sebep olursunuz, ya da kabullenip AN ’ınızın tadını çıkartırsınız.

Dilek Torun

haberty

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder