17 Nisan 2013

Bir Kızılderili kitabesi derki;


"Yalan tohumdur. Bire kırk verir". Verdiği kırkın her biri bir tohumdur ki; bire kırk verir. Bilgi de tohumdur. Bire yüz verir. Verdiği yüzün her biri bir tohumdur ki; sana bilgelik, torunlarına da ilham verir.

Zeka sudur. Tohumları yeşertir. Yalanı da, bilgiyi de. Yetenek topraktır. Ne ekersen onu biçersin.

Ekmezsen üzerinde ayrık otları biter. Emek güneştir. Tohuma da, suya da, toprağa da hayat verir. Kader, çadırındaki kilim gibidir. İpliğini Allah verir, sen dokursun.

Deseni sendendir, renkleri Allah'dan. Şans doğal gübredir. Ne zaman nereye düşeceği belli olmaz. Kilimine düşerse kirletir, desenini değiştirir. Oysa toprağına düşerse besler.

Seviyo...

Ateş Dansı...Günün Fotosu...17/04/2013

Kaç çileden çıkar bir hayat?

ÖFKE, ÜZÜNTÜ GİBİ DURUMLAR İÇİN...


Çok mu öfkelendiniz ya da kendinizi çok mu üzgün hissediyorsunuz? Hemen derin bir nefesle kendinizi merkeze alın. Alamadınız mı? Hareketlenin, kendinizi olayın merkezinden çıkarın. Bunun için birkaç  seç...enek; Duş alın ya da elinizi yüzünüzü yıkayın. Hemen müziği açın; dans edin rastgele. Yakınınızda bir ağaç ya da bir hayvan varsa, ona sarılın; onun koşulsuz sevgisini içinize çekin. Zıplayın, evet evet zıplayın; daha yukarı daha hızlı..:) Bir bardak su için ve niyet edin; bu suyla birlikte üzüntümün ya da öfkemin bedenimden akıp gitmesini seçiyorum. Yapmaktan keyif aldığınız herhangi bir şey yapın. Bunlardan herhangi birini yapabilirsiniz; fakat aynı eylem planını tekrar tekrar kullanarak alışkanlık haline getirmeyin. Zamanla kendi eylem planlarınız da oluşacaktır. Sakinleşip olayın merkezinden çıkıp kendi merkezimizdeyiz. Şimdi bedenimizi kontrol ediyoruz. Nefesimiz nerde sıkıştı? Kalp bölgenizde bir ağırlık ya da midenize bir yumruk yemiş gibi hissediyor musunuz? Bunu nerde hissediyorsanız o bölgenizde muhtemelen bir blokaj oluştu; çünkü siz o an nefesiniz tuttunuz.  Şimdi o bölgeye üç defa derin ve yavaş nefes alıp; nefesimizi birden veriyoruz. O bölgede bir açılma hissedeceksiniz. Ardından zihin ekranımızda bize bu duyguyu yaşatan olayı tıpkı bir film gibi geriye sarıyoruz ve en baştan tekrar izlemeye başlıyoruz. Yaşadığınız olayın neresinde öfkeniz patladı; o ana gidin. Yaşadığınız olay size ne hissettirdi? Kendinizi çok mu değersiz hissettiniz? Ya da korku düğmenize mi basıldı? Biraz önce nefesimizi kontrol ettiğiniz bölgede yine bir ağırlık var mı? Tekrar o bölgeye üç defa derin ve yavaş nefes alın. Her ne yaşadıysanız kabule geçin. ………………………. yaşamış olmama rağmen kendime olan sevgim ve saygım, tam ve sonsuzdur. Yaşadığım olay bana kendimi ……………… hissettirmiş olmasına rağmen kendime olan sevgim ve saygım, tam ve sonsuzdur. Bu arada korkunuzla yüzleştiniz ya da size kendinizi kötü hissettiren o duygunuzla. Hemen onu da kabule geçin ve tüm kalbinizle niyet edin. BEN ( isminiz) …………..KORKUMU SEVGİYLE KABUL EDİYORUM VE  …………..KORKUMU SEVGİYE DÖNÜŞTÜRMEYE NİYET EDİYORUM. Şimdi kendinizi tebrik edin; eyleme geçerek öfkenizi kontrol ettiniz, kabule geçerek akışta kaldınız. Bunu bir kez yaptıysanız her zaman yapabilirsiniz.
Sevgi ve ışığınız bol olsun…

Kaynak: Işılay Dizbay

İlişkide ki küçük şeylerdir önemli olan. Villalar, arabalar çok paralar değil . Bunlar hayatı kolaylaştırır ama asla Mutluluğun temeli olamazlar.



 

 

Bu akşam eve geldiğimde Eşim Akşam yemeğini servis ediyordu. Elini tuttum ve ona söyleyeceğim şeyler olduğunu söyledim. Masaya oturdu ve sessizce yemeği yemeye başladı. Ve yine Gözlerinde o korkuyu gördüm.

Bir an da kasıldım ağzımı açamıyordum ama düşüncelerimi söylemem lazımdı. Ben boşanmak istiyorum. Sinirlenmedi Sözlerime karşılık ve...rmedi, sadece sebebini sordu.

Bir cevap veremedim ve buna çok sinirlendi elinde ki Çatal Bıçakları fırlattı. Bana bağırdı ve Adam olmadığımı söyledi. Bu akşam tek kelime konuşmadık. Eşim bütün Gece ağladı. Farkındaydım Evliliğimiz ne olacağını merak ediyordu, ama onu tatmin edecek bir şey söyleyemeyecektim. Ben Jane'e aşık oldum, eşimi sevmiyorum artık.

Bu vicdan azabıyla bir Evlilik sözleşmesi hazırladım, Evi, Arabayı ve Şirkettin 30% ona verecektim. Sözleşmeye kısa bir süre baktı ve yırttı. 10 yıl hayatımı paylaştığım bu Kadın bana yabancı olmuştu. Onun harcadığı zamana ve enerjiye üzülüyordum, ama geri dönemezdim, Jane'e çok aşık olmuştum. Sonra hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı, bu benim beklediğim bir tepkiydi. Onun ağlaması benim hafiflememe sebep olmuştu. Bir süredir aklımdan geçiriyordum boşanmayı, bu fikir bende saplantı haline gelmişti ve şimdi bu duyguyu daha da güçlü hissediyordum ve doğru karardı.

Bir sonra ki akşam eve geç gelmiştim ve Eşimi Masada yazı yazarken gördüm. Çok uykum vardı ve Akşam yemeğini yemeden uyumaya gittim. Jane ile geçirdiğim o kadar saat beni yormuştu. Bir ara uyandım ve onu hala yazı yazarken gördüm Masa da. Ama bu benim Umurumda değildi ve başımı çevirip uyumaya devam ettim. .

Ertesi sabah bana Şartlarını yazı halinde sundu. Benden hiç bir şey istemiyordu, sadece boşanmamızı ilan etmek için 1 ay müsaade istedi ve bu zamanda normal bir Aile gibi davranmamızı istedi. Bunun sebebi Oğlumuzun 1 ay sonra Sınavların olması ve bu dönemde ona bu yükü bindirmemekti. Bu kabul edilebilinir. Bir şey daha vardı, benden onu Evlilik Gecesinde onu kapıdan içeriye nasıl taşıdığımı hatırlamaktı, ve 1 ay boyunca her sabah onu Yatak odasında Kapıya kadar taşımamı istedi. Kafayı yediğini düşündüm, ama son günlerimizin iyi geçmesi acısından, kabul ettim.

Sonra bu şartlardan Jane bahsettim, yüksek ses ile gülüp bunun çok saçma olduğunu ve eninde sonunda Boşanmayı kabul etmek zorunda kalacağını söyledi.

Eşimle boşanma konusunu açtığımdan beri Fiziksel temasta bulunmadık. Bu sebepten ilk gün onu kucağıma alıp kapıya götürdüğümde tuhaf bir duygu yaşadım. Oğlumuz arkamızda duruyordu ve alkış yapmaya başladı 'Babam Annemi kucağında taşıyor' bu onu çok sevindirmişti, Sözleri canımı acıtmıştı... Yatak odasından Evin Kapısına kadar 10 metre taşıdım. Eşim gözlerini kapattı ve kulağıma' Oğlumuza boşanmamızdan bahsetme' diye fısıldadı. Bende başımı öne eğerek tamam dedim, ve içime bir üzüntü çöktü. Kapı önünde onu bıraktım Eşim Otobüs durağına gitti ve onu İşe götürecek olan Otobüsü bekledi. Bende tek başıma Ofise gittim.

2. Gün bu oyunu oynamak bize daha kolay gelmişti. Eşim başını Göğsüme yasladı, ve onun kokusunu duydum. Birden Eşime uzun süredir bakmadığımı anladım. Ve onun Evlendiğim zaman ki kadar Genç olmadığını fark ettim. Yüzünde hafif çizgiler oluşmuş saclarına ak düşmüştü. Gecen yıllar öylesine yanından geçmemişti, O an kendime ona bununla neler yaptığımı sordum.

4. Gün onu kucağıma aldığımda bir güven duygusu yaşadım. Bu bana Hayatının 10 yılını Hediye eden Kadın.

5. Gün bu güven duygusu daha da büyümüştü. Bundan Jane bahsetmedim. Günler geçtikçe onu taşımak daha da kolaylaşmıştı, belki de bu sayede yaptığım antrenman dan dolayıdır bu.

Bir Sabah onu ne giyeceğini düşünürken izledim. İsyan ederek her gün kıyafetlerin biraz daha bol geldiğini söyledi. Birden onun ne kadar süzüldüğünü ve kilo verdiğini fark ettim. Demek ki onu her sabah daha kolay taşıyabilmemin sebebi buydu. Birden yüzüme yumruk gibi vurdu. Bu kadar Acıyı ve Üzüntüyü Kalbinde taşıyordu. Farkında olmadan başını okşadım. O an Oğlumuz da geldi ve ' Baba Annemi taşıman lazım ' dedi. Bu hayatımızın bir parçası olmuştu, Babasının Annesini odadan Kapıya taşıması. Eşim Oğlumuzu yanına çağırdı ve ona sıkı sıkı sarıldı. Ben başımı cevirdim, son anda kararımdan vazgeçmek istemiyordum. Onu kucağıma aldım ve Yatak odasından Kapıya kadar taşıdım. Elini enseme koymuştu ve ben onu sıkı sıkı tutmuştum. Tıpkı Evlendiğimiz gün gibi.

Artık Huzursuzlaşmıştım bu kadar kilo vermesinden. Son Gün onu kucağım da taşıdığımda hareket etmedim. Oğlumuz okuldaydı ve Eşime Hayatımızda ki yakınlığın ne kadar eksildiğini söyledim. Ofise gittim arabadan fırladım kapıyı kilitlemeden bunun için zaman yoktu. Her anın kararımı değiştirmesinden korkuyordum ve Merdiven den yukarı koştum, yukarı varınca Jane kapıyı actı. Ona Karımdan boşanmayacağımı söyledim.

Şaşkın bir ifadeyle elini anlıma koydu ve ' Senin ateşin mi var' diye sordu. Üzgünüm Jane ama ben artık boşanmak istemiyorum dedim. Evliliğimizin renksiz kalması sevgi eksikliğinden değil, birbirimizin değerini unuttuğumuzdan dı. Şimdi aklıma geldi ki, ona Evlendiğimiz Gün kapıdan içeri taşıyınca ömrümün sonuna kadar Sadakat yemini verdiğimi........ Jane olayı anlayınca yüzüme bir tokat attı ve kapıyı kapatarak ağlamaya başladı. Hemen aşağı koşup ilk Çiçekçiye gidip Eşime bir Buket çiçek aldım, üzerinde ki Karta da'''seni her Sabah hayatımın sonuna kadar taşıyacağım'''' .

Eve vardığımda yüzümü bir gülümseme kapladı, elimde Çiçeklerle yatak odasına gittim ve Eşimi yatağın üstünde Ölü buldum. Eşim aylardır Kanser ile savaşıyordu ve ben Jane ile ilgilenmekten bunu fark etmemiştim. Fazla yaşamayacağını bildiği için, beni Oğlumun bana negatif tutumundan korumaya çalışmıştı . En azından Oğlumun gözünde iyi bir Eş olarak kalmamı istemişti.

İlişkide ki küçük şeylerdir önemli olan. Villalar, arabalar çok paralar değil . Bunlar hayatı kolaylaştırır ama asla Mutluluğun temeli olamazlar.

İlişkine zaman ayır ve ilişkinin güven ve huzur anlamına gelecek şeylere meşgul ol.

Mutlu bir beraberlik yaşa.

Mehmet, Sen Beni Neden Seviyorsun?

Hangi Burç Kalbini Kırar?


Koç:Akrep ve Başak
Boğa:Terazi ve Yay
İkizler:Akrep ve Oğlak
Yengeç:Yay ve Aslan
... Aslan:Başak ve Balık
Başak:Koç ve Kova
Terazi:Balık ve Boğa
Akrep:Koç ve Yay
Yay:Yengeç ve Balık
Oğlak:İkizler ve Aslan
Kova:Boğa ve Başak
Balık:Koç ve Terazi

Virüslü Facebook Mailleri...



DİKKAT.......DİKKAT......DİKKAT.....!!
ÖNEMLİDİR...PAYLAŞIN HERKESE ULAŞSIN...BU AKŞAM ÖNEMLİ BİR SALDIRI BAŞLADI FACEBOOK'TA......PAYLAŞIN.................!
VİRÜS SALDIRISI BAŞLADI ARKADAŞLAR..
DİKKAT!!!!!
Arkadaşlar sayfanıza slayt gösterisi şeklindeki fotoğraflarımı izleyip yorum yazın diye gelen iletiyi sakın açmayın bir virüs saldırısı sayfanızı kapatabilir....

Mutlaka oku çok güzel !!! ♥


Karıkoca birlikte tatile çıkarlar.Gittikleri yerde kamp kurarlar. Tatillerini ikinci gününün akşamı güzel yemek yiyip uykuya dalarlar. Birkaç saat sonra kadın uyanır ve kocasını uyandırır. Adam uyku sersemidir;güzel bir rüyadan uyandırıldığı için de biraz kızgındır: ''Ne oldu? Ne istiyorsun?'' diye sorar:

''Yukarıya bak ve bana ne gördüğünü söyle.'' Adam gökyüzüne bakar ve cevap verir: ''Bunun için mi uyandırdın beni? Baktım işte. Bir sürü yıldız, ışıl ışıl parlayan milyonlarca yıldız.'' Karısı tekrar sorar:''Peki bu neyi gösteriyor?'' Artık iyice uykusu kaçan adam biraz düşünür ve cevap verir: ''Teolojik olarak Allah'ın kudretini ve kendi acizliğimizi görüyorum.

Felsefi olarak, evrenin sonsuzluğunu ve onun karşısındaki önemsizliğimizi görüyorum. Astronomik olarak galaksilerin, yıldızların, gezegenlerin varlığını görüyorum. Yıldızların konumuna bakarak saatin 3 olduğunu görüyorum. Meteorolojik olarak da bugün havanın çok güzel olduğunu görüyorum. Niye sordun bunu bana?

Sana neyi gösteriyor? -Necati çadırımızı çalmışlar!... :))

Bunları okuduktan sonra salatalığa çok daha farklı gözle bakacaksınız!!!

 
Olağanüstü Salatalık Bir süre önce bu bilgiler "The New York Times" gazetesinde yayımlandı.
1. Salatalık, günlük ihtiyacınız olan birçok vitamini içerir. Tek bir tane...sinde Vitamin B1, Vitamin B2, Vitamin B3, Vitamin B5, Vitamin B6, Folik Asit, Vitamin C, Kalsiyum, Demir, Mağnezyum, Fosfor, Potasyum ve Çinko ihtiva eder.
2. Öğleden sonra yurgunluk mu hissettiniz? Kahveyi, çayı, soğuk içecekleri bir taraf bırakın ve bir salatalık yiyin. Salatalık iyi bir B vitaminler ve Karbohidratlar kaynağıdır ve yediğinizde saatler sürecek yorgunluğunuzu kısa bir sürede ortadan kaldırır.
3. Banyo veya duştan sonra aynanızın buğulanmasından şikayetçi misiniz? Bir salatalık dilimini alıp aynayı ovun. Hem buğulanma yok olacak hem de pırıldayan bir aynaya ve nefis bir kokuya sahip olacaksınız.
4. Haşereler bahçenizi veya saksı bitkilerinizi mahvediyor mu? Bahçeniz için bir aluminyum tabağa (ya da aluminyum folyoya) salatalık dilimlerini koyup, ortada bir yere yerleştirin. Saksılarınıza ise birkaç dilimi toprağın üzerine yine aluminyum tabak veya folyo ile yerleştirin. Bütün mevsim haşerelerden kurtulacaksınız. Salatalıkdaki kimyasallar aluminyum ile etkileşerek insanların algılayamadığı ama haşereleri deli eden bir koku yayar ve onların ortadan kaybolmalarına neden olur.
5. Bayanlar, sokağa çıkmadan önce veya denize-havuza girmeden önce bir süreliğine selülitlerinizden kurtulmak ister misiniz? Sorunlu bölgelerinizi birkaç dakika süreyle salatalık dilimleriyle ovun. Salatalıkdaki fitokimyasallar derinizdeki kollajenlerin gerilmesini sağlar, dış tabakayı sıkılaştırarak selülitlerin görüntüsünü azaltır. Aynı şekilde kırışıklıklara da iyi gelir (özellikle de göz civarları için)
6.Baş ağrısından kurtulmak ister misiniz? Yatağa girmeden önce birkaç dilim salatalık yiyin ve ertesi sabah dipdiri, baş ağrısız kalkın. Salatalık, vücudun kaybetmiş olduğu gerekli besinleri takviye edici yeterli miktarda şeker, B vitaminleri ve elektrolitleri ihtiva ettiği için yediğiniz birkaç dilim sorunlarınızı hemen yok eder.
7. Özellikle diyet yapanlar, açlık dürtünüzü ortadan kaldırmak mı istiyorsunuz? Salatalık yiyin.
8. Evinizde ayakkabı boyanız mı kalmadı? Taze kesilmiş bir salatalık ile ayakkabınızı ovalayın. İçerdiği kimyasallar ayakkabınıza hem harika görünen bir parlaklık verir hem de deriyi su geçirmez hale getirir.
9. Evinizde bir kapı, pencere ya da benzer bir şey gıcırtı mı yapıyor? Bir dilim salatalık alıp gıcırtı yapan yerlere sürtün (tabii sürtünme yapan yerlere, menteşenin dışına değil!!) gıcırtı gidecektir.
10. Kendinizi gergin, bitkin mi hissediyorsunuz (özellikle ders çalışan öğrenciler, yeni bebek sahibi olmuş anneler ve diğer herkes) ? Bir tas kaynar suyun içine bir bütün salatalığı ince dilimler halinde keserek koyun. Tası da bulunduğunuz odada uygun bir yere koyun. Salatalıkdaki kimyasallar ve diğer besinler kaynar suyun içine girince tepki gösterirler ve suyun buharı ile birlikte bulunduğunuz odaya yayılarak nefis bir aroma yayarlar. Bu aroma sizlerin tüm gerginliğini alarak sakin kişiliğinize dönmenizi sağlayacaktır. Özellikle öğrenciler bunu denemelidir.
11. Yemek yediniz (örneğin kebap) ve ağzınızdan kötü koku yayıyorsunuz. Bir salatlık dilimini alıp dilinizle damağınıza yerleştirin ve en az 30 saniye öyle tutun. Ağzınızda kötü kokulara neden olan bakterilerin fitokimyasallar sayesinde ölmesi nedeniyle bu sorundan kurtulmuş olacaksınız. (Soğan-sarmısak kokusu konusunda bir bilgi yok. Bunu da siz deneyin ve sonucu görün.)
12. Evyelerinizi, lavabolarınızı çevreye zarar vermeyecek bir şekilde temizlemek ister misiniz? Bir dilim salatalığı alıp temizlemek istediğiniz yeri ovun. Sadece yılların birikimi lekeleri kirleri temizlemekle kalmaz, ayrıca güzel bir parlaklık verir temizlediğiniz yere. Bunun yanında elleriniz de o temizlik malzemelerin verdiği zararlardan kurtulmuş olur.
13. Kalemle yazarken bir hata yaptınız ve hatayı silmek istiyorsunuz. Salatalık kabuğunu alıp yavaş ve nazikçe silmek istediğiniz yazıya sürtün. Boya kalemlerinde ve keçe kalem yazılarında da oldukça yararlı. (Bilirsiniz bazen çocuklarımız duvarlara yazılar yazar, resimler yaparlar. Onlarda da deneyebilirsiniz.)

AYNALARA DİKKAT!


Özellikle kızlar, aynalı bir yere girdiğinizde yapacağınız ilk şey bu olsun. Beyler, siz de lütfen sevgililerinizi, arkadaşlarınızı, ailenizi uyarın. Kötü niyetli insanların emellerine alet olmayın.
Şu basit testi uygulay...ın; parmağınızın ucunu, şekildeki gibi aynanın yüzeyine koyun. Eğer yansımayla, sizin parmağınız arasında bir boşluk oluşuyorsa karşınızdaki bildiğimiz tek taraflı aynadır. Şayet sağdaki gibi hiçbir boşluk oluşmuyorsa dikkat! Çünkü o zaman karşınızdaki ayna çift yönlü aynadır.
İçinde ayna olan bir soyunma kabini, bir tuvalet ya da buna benzer ayna olan bir yere girdiğiniz zaman, bu bir saniyelik küçük testi uygulamayı sakın ama sakın unutmayın!

GASTRİT İÇİN PRATİK BİTKİSEL KÜRLER


Gastrit mide iç yüzeyinin iltihaplanmasıdır “mide iltihabı” veya “mide nezlesi” de denir. Ağır yemekler, fazla kuru ve sert... yiyecekler, hamur işleri, tatlılar, acı ve baharatlı yiyecekler, alkol, fazla miktarda çay, kahve veya sigara içmek, yemek saatlerinin düzensiz olması, hızlı ve çiğnemeden yemek, fazla ilaç kullanmak gibi etkenler bu hastalığa davetiye çıkarır. Mide ağrısı, bulantı veya kusma, baş ağrısı, iştahsızlık, aniden çıkan ateş, baş dönmesi, dilde beyaz pas, yorgunluk en önemli belirtilerdir. Bu belirtiler özellikle bahar aylarında artar.
Gastrit rahatsızlığı için önerilen pratik bitkisel kürler:
-1 Fincan Havuç suyu, 1 tatlı kaşığı Lahana suyu ve 1 tatlı kaşığı balla karıştırılır. Havuç suyu yerine patates suyu da kullanabilirsiniz. Bu karışımdan öğle yemeğinden 1 saat önce ve yatarken olmak üzere 2 kere içilmesi önerilir.
-1 Çay bardağı sıcak suya 1 çay kaşığı bal ve yarımm limon sıkılıp içilmesi tavsiye edilir.
-Yemeklerden sonra nane ve papatya çayı içilmesi önerilir. Yemeklerden önce ise Ayrık kökü, Ayni safa, Nergis çayı, Kantaron çayı, Keten tohumu, Meyan kökü gibi bitkilerden yapılan çayların içilmesi önerilir.
-1 Bardak kaynar suya 10 gram Civanperçemi koyun 10 dakika bekleterek demleyin. Bu karışımdan günde 2-3 bardak içilmesi önerilir.
-1 Bardak kaynar suya 4-8 gram Kantaron koyun 10 dakika bekleterek demleyin. Öğle ve akşam yemeklerinden önce 1 er bardak içilmesi ve 25 gün devam edilmesi tavsiye edilir.
-1 bardağa yarım fincan patates suyu, 1 tatlı kaşığı lahana suyu ve 1 tatlı kaşığı bal koyup karıştırın, üzerini suyla doldurduğunuz karışımın sabahları aç karnına içilmesi tavsiye edilir.

Not: Doktorunuza danışmadan kullanmayınız...

Alıntı

BURÇLAR SİNİRLENİNCE


Koç: Açar ağzını yumar gözünü ağzına geleni söyler
Boğa: Boğayı susturmanın tek yolu Koli bandı
... İkizler: Çenesi bi düştümmü kimse kaldıramaz , başınızda et bırakmaz
Yengeç: Suskun duruşuna bakıp aldanmayın içinden konuşur, tehlike yani
Aslan: Camı çerçeveyi indirir karşısındaki pes edene kadar konuşur, yinede pes etmez.
Başak: Kafada saç bırakmaz adamı mezara sokana kadar konuşur.
Terazi: Anlayışlıdır terazi pek dır dır etmez, ama konuşursa ortalık karışır. buda tehlike yani .
Akrep: Buda pek konuşmaz ama konuşursada konuşturduğunuza pişman eder .
Yay: Çok konuşur kafa şişirir neye uğradğınızı şaşırırsnz. bunalım yani
Oglak: Oğlak Konuşursa mahalle dinler, terlikler, vazolar havalarda falan .
Kova: Konuşmaz başka tarz intikam alır, adamı intihara sürükler
Balık: Sesi çıkmaz balığın , ona kıyamaz kendinize zarar verirsiniz

alıntı

bilgi ansiklopedisi

Bir Prenses Seni Facebook'ta Dürttüğü Zaman Büyü Bozulacak...

Belki de hayatı anlamlı kılan şey ne aradığımız değil arayışın kendisidir.



Belki de hayatı anlamlı kılan şey ne aradığımız değil arayışın kendisidir.

Bugün Okula Gitmek İstemiyorum...


Kaç yaşımızda olursak olalım ne iş yaparsak yapalım anneye naz yapılır değil mi?
Sabah anne, oğlunun odasına girdi ve onu uyandırdı.“Haydi oğlum, uyan artık… O...kula geç kalacaksın…
”Oğlu, yarı açık gözlerle annesine baktı ve uykulu bir sesle; “fakat anne, bugün okula gitmek istemiyorum” dedi .Anne, oğlunun isteğine karşı çıktı.“Okula neden gitmek istemiyormuşsun bakayım?” dedi.“İki ciddi neden söyle bana…”Oğlu bir yandan esnerken, bir yandan da annesini yanıtladı :
“Okuldaki tüm öğretmenler benden nefret ediyorlar, bir… Tüm öğrenciler de benden nefret ediyorlar, iki… Bu iki ciddi nedenim yeter mi, anne? ”Annesi oğlunun nedenlerini geçerli bulmadı :“Bunlar okula gitmemen için neden olamaz” dedi.
“Şimdi hemen kalk ve çabuk hazırlan…” Bu kez oğlu iki ciddi neden göstermesini istedi annesinden :“Sen de bana, okula kesinlikle gitmemi gerektirecek iki ciddi neden gösterebilir misin, anne ? “ dedi. Sabrı tükenme noktasına gelen anne, oğlunun üstündeki yorganı hızla çekti ve oğlunun istediği iki ciddi nedeni açıkladı:
” Birinci ciddi neden, 52 yaşında koskoca adamsın..
İkinci ciddi neden ise, sen o okulun dekanısın… :)

Düşüncelerin, duyguların, hislerin, tutumların ve inançların insanvücudu üzerine olan güçlü etkisini gösteren bir olay”





İnançlarımız ve yaşam senaryolarımız kısa ve uzun vadeli oto telkinler olarak değerlendirilebilir. Erickson’un naklettiği bir olay oto telkinin gücü konusunda oldukça kayda değerdir. Colorado Psycho.patik Hospital‘da bir hasta “ Ben önümüzdeki cumartesi sabahı saat 10.00 da öleceğim” diye duyuru yapar. Duyurudan sonra hasta iyi yemekler yer, uykusunu iyice alır. Sağlık durumu kontrol edilmiş, hiçbir sorun ile karşılaşılmamıştır. Cumartesi sabahı saat 10.00’dan önce tüm hastane personeli hastanın başında toplanır ve hastanın ölümünü seyretmek için beklemeye başlar. Hasta daha önce söylediği saatte ölür. Sonrasında yapılan otopside hastanın ölümüne neden olacak hiçbir belirti bulunamamıştır. Erickson’un bu olay hakkında; “Düşüncelerin, duyguların, hislerin, tutumların ve inançların insan vücudu üzerine olan güçlü etkisini gösteren bir olay” yorumunu yapar

https://www.facebook.com/oyum.ben

Yaşlı Adamın Zekası...






Yaşlı bir adam emekliye ayrılır ve kendine bir lisenin yanında küçük bir ev alır. Emekliliğinin ilk bir kaç haftasını huzur içinde geçirir ama sonra ders yılı başlar.
Okulların açıldığı ilk gün, dersten çıkan öğrenciler yollarının üzerinde...ki her çöp bidonunu tekmelerler, bağırıp, çağırarak. Bu çekilmez gürültü günler sürer ve yaşlı adam bir önlem almaya karar verir.
Ertesi gün çocuklar gürültüyle evine doğru yaklaşırken, kapısının önüne çıkar, onları durdurur ve, "Çok tatlı çocuklarsınız, çok da eğleniyorsunuz. Bu neşenizi sürdürmenizi istiyorum sizden. Ben de sizlerin yaşındayken aynı şekilde gürültüler çıkarmaktan hoşlanırdım, bana gençliğimi hatırlatıyorsunuz. Eğer her gün buradan geçer ve gürültü yaparsanız size her gün 1 lira vereceğim" der.
Bu teklif çocukların çok hoşuna gider ve gürültüyü sürdürürler. Birkaç gün sonra yaşlı adam yine çocukların önüne çıkar ve onlara şöyle der, "Çocuklar enflasyon beni de etkilemeye başladı, bundan böyle size sadece 50 kuruş verebilirim."
Çocuklar pek hoşlanmazlar ama yine devam ederler gürültüye. Aradan bir kaç gün daha geçer ve yaşlı adam yine karşılar onları.
"Bakın" der, "Henüz maaşımı alamadım bu yüzden size günde ancak 25 kuruş verebilirim, tamam mı?"
"Olanaksız bayım" der içlerinden biri, "Günde 25 kuruş için bu işi yapacağımızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Biz işi bırakıyoruz."

Külkedisi: İlginç ve çok Doğru Bir Psikoloji Testi ...Kaçırmayın...

Aşağıda ilginç bir kokoloji testi yer alıyor.
Bilindiği üzere kokoloji, "psikoloji" temel alınarak hazırlanan bir tür kendini keşfetme oyunu...





Buradaki soru ise dünyanın en ünlü masallarından biri olan Külkedisi ile ilgili.
Masalı hatırlamaya çalışın. Masaldaki unutulmayacak sahneler arasında sizi en fazla etkileyen hangisidir?
1- Üvey annesi ve kardeşlerinin külkedisine işkence ettiği kısımlar.
2- Perinin külkedisini güzel bir prensese çevirdiği sahne.
3- Külkedisinin saat 12'yi vurduğunda balodan kaçış sahnesi.
4- Prensin camdan ayakkabıyı külkedisinin ayağına giydirdiği sahne. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . Çözümleme
Tüm olaylara daha yakından bakıldığında seçtiğiniz sahne, sizin kişiliğinizdeki en zayıf noktayı ya da en büyük kusuru gösterir.
1- Üvey annesinin elinden eziyet çeken külkedisi:
Bu sahne acıma duygusu uyandırır, ancak acımanın altında büyüklük ve gurur duyguları vardır. Bu sahneyi, kendinizi birisinden üstün görmenizi sağladığı için hatırlıyorsunuz. Başkalarına şefkatli ve acıyan gözlerle yukarılardan bakmak iyi bir özelliktir ama onlara daima tepeden bakmayı alışkanlık haline getirmeyin.
2- Peri tarafından prensese çevrilen külkedisi:
Sihirli değneğin bir hareketi külkedisini güzel bir prensese çevirir ve dünyasını değiştirir. Ama gerçek dünyada işler hiç de bu kadar kolay değildir. Sizin en büyük hatanız gerçek hayattaki sorunları görmezden gelmeniz ve plansızlığınız. Burada, yarattığınız sorunlardan sizi kurtarmak için sihirli değneğini sallayacak bir iyilik perisi olmadığını unutmuşa benziyorsunuz.
3- Camdan ayakkabısını düşüren külkedisi:
Bu sahne, sizin başkalarına muhtaç yanınıza hitap etti. Kendinizi saat 12'yi vurduğu zaman koşarak kaçarken ve arkanızda sadece sorunlar ve cevaplanmamış sorular bırakırken görebilirsiniz. Kısa vadede arkanızda bıraktıklarınızı daima başkalarının temizlemesini beklemek kolay görünebilir ama günün birinde gerçeklerle yüzleşmeniz gerekecektir.
4- Prensin ayakkabıyı giydirdiği sahne:
Hemen herkes mutlu sonlara bayılır ve siz bu kanuda çoğunluğa dahilsiniz. İşte sizin sorununuz burada. Basit, normal ve sıradan olan şeylerle çok kolay mutlu olabiliyorsunuz. Hayattan tek beklentiniz sıradan bir iş, sıradan bir maaş, sıradan arkadaşlar, sıradan bir aile, sıradan çocuklar... Sizi özgün yapan özelliklerinizi keşfetmek için biraz daha fazla gayret sarfetmelisiniz. Öyle hissetmiyor bile olsanız siz özelsiniz.

fw mail

Arif Hamileyim...Ama Senden Değil...