27 Nisan 2013

DUYGUSAL ZEKAMIZI GELİŞTİRMENİN 5 PRATİK YOLU


Duygusal zeka kavramı; anlama, yönetme, kendi duygularını etkili ifade edebilme, diğerleriyle olumlu bağlar kurabilme becerisi olarak ifade ediliyor.
Duygusal zeka, insanlarla ilişkilerimizin... sürdürülmesinde ve sağlamlaştırılmasında önemli rol oynuyor. O halde, duygusal zekamızı (emotional intelligence – EQ) nasıl geliştirebiliriz? Bunun için 5 pratik yol var:
1. Olumsuz duygularımızla baş edebilme becerisi kazanma: Gelişmiş bir duygusal zeka, yapabilirliklerimizi kısıtlayan belli duygularla baş etmemize yarar sağlar. Herhangi bir olay karşısındaki düşüncelerimiz, o olay karşısında hissettiklerimizi büyük ölçüde etkilemektedir. Bu yüzünden duygularımızı yönetmeden bir adım önce durumlar hakkındaki düşüncelerimizi, yorumlarımızı irdelememiz yerinde olacaktır.
2. Baskı altında sakin kalabilmeyi başarma: Hepimiz belli ölçüde stres altındayız. Stresle başa çıkabildiğimiz ölçüde de başarılı kalırız. Nasıl mı? Baskı altındayken, birine kızdığınızda veya üzüldüğünüzde vereceğiniz tepkilerden önce derin bir nefes alıp belli bir süre düşünmek olaylara farklı açılardan  bakmanıza yardımcı olacaktır. Sizi zorlayan ortamlardan bir süre uzaklaşmak, yüzünüze su çarpmak, temiz havada belli bir süre vakit geçirmek kaygınızı azaltacaktır. Kendinizi korkmuş, depresif,umutsuz hissettiğiniz anlarda egzersiz yapmak oldukça iyi gelecektir. Kendinizi yeniden şarj olmuş gibi hissedeceksiniz.
3. Sosyal mesajları (ipuçlarını) yakalayabilme becerisi kazanma: Duygusal zekası gelişmiş olan insanlar, diğerlerinin duygusal, fiziksel veya sözel ifadelerini daha kolay algılayabilirler. Sözlü ve sözsüz ipuçlarını daha kolay fark edebilirler. Örneğin, aramamıza geri dönmeyen bir arkadaşımız için “artık beni sevmiyor,istemiyor” demeden önce meşgul olabilme ihtimalini aklımıza getirmemiz gerekir.
4.Gerekli olduğunda zor duyguların arkasında durabilme ve bunları ifade edebilme becerisi kazanma: Herkesin kendine ait sınırları bulunur ve bu sınırlar ilişkilerimize yön verir. Her zaman bu sınırları ifade edebilmek kolay olmamaktadır. Burada da bir formül işimizi kolaylaştırabilir. “Böyle bir durumda, sen şöyle yaptığında ben bunu hissediyorum/hissettim.”   “Dün gece yemekte sen benimle dalga geçtiğinde çok incindim.” Oldukça net bir ifade oluyor, öyle değil mi?
5. Yakın, kişisel ilişkilerimizde duygularımızı açıkça ifade edebilme becerisi kazanma: “İnsan kalbi, başka bir kalbe cevap vermediğinde çürür.” -Pearl Buck Uygun ve yakın ilişkilerde romantik duyguların ifade edilmesi oldukça önemlidir. Herkesin bildiği ama söylemeyi unuttuğu bir kaç cümle. “Nasılsın?”, “Nasıl hissediyorsun?”, “Seni seviyorum.”, “Seni önemsiyorum.”, “Benimle zaman geçirdiğin için çok mutlu oldum.”, “Özür dilerim.” ve daha milyonlarcası… Sadece sözle söylemek de gerekmez. Göz kontağı kurmak, gülümsemek, kolunu omzuna koymak, kolunu sıvazlamak da yakın ilişkilerde oldukça etkili olmaktadır. Bunları da çeşitlendirebilmek elinizde.
Kaynak: Psychology Today

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder