6 Mayıs 2011

Sokrates bir gün derste öğrencilerine birer beyaz kâğıt dağıtır ve üzerine bir daire çizmelerini ister...


Sokrates bir gün derste öğrencilerine birer beyaz kâğıt dağıtır ve üzerine bir d...aire çizmelerini ister.
Dairenin tam ortasına da bir nokta koymalarını söyler... Ve “Büyük mü yoksa küçük mü bir daire çizdiniz” diye sorar.
Bazıları küçücük bir daire çizerken bazıları tüm kağıdı doldurmuştur... Ve sonra, “Dairenin, tam ortasındaki nokta sizsiniz. Daire ise sizin yaşadığınız hayata koyduğunuz sınırlamayı temsil eder. Siz kendi dünyanızın merkezisiniz” der.
Daha sonra, “Şimdi daireyi silin. Geriye sadece nokta kaldı. Şimdi sınırı olmayan bir dairenin merkezindesiniz...
...
Baktığımız zaman, gerçekten de insanların hayatlarını, düşünce yapılarına göre oluşturduklarıyla sınırladıklarını görebiliriz.
İnsanlar başlangıçta, bir şeyleri elde etmek için çaba harcarlar. Ama, ancak, hayali bir engele ulaşana kadar devamlı ilerler.
Sonra kendi dayattıkları, sınırlayıcı bir tutum yüzünden dururlar. Ve potansiyellerini kullanmadan, hayat tabakasını olduğu gibi kabul ederler.
Kendilerini düşüncelere, hareketlere ve sonuçlara hapsederler. Böylece de, kendi koydukları sınırların ötesine geçemezler.
...
-O sebeple de bizler hayatta ancak kendi oluşturduğumuz sınırlarımız kadarız.
Oluşturabildiğimiz sebepler kadarız. Bize verilen sorumluluk kadarız. Cevaplarını aradığımız sorularımız kadarız.
-Tercih ettiklerimiz kadarız. Seçeneklerimiz kadarız. Algıladıklarımız kadarız. Merak ettiklerimiz kadarız.
-Düşündüklerimiz kadarız. Yaptıklarımız kadarız. Hayatta oluşturduğumuz eylemlerimiz kadarız.
Sabah uyandığımız zaman, ya kalkıp gördüğümüz rüya için gerekli şartları oluşturmak için çabalarız. Ya da tekrar uyuyarak, rüyada kaldığımız yerden devam ederiz

6 yorum:

  1. KEVSER YEŞİLTAŞ YALÇIN6 Mayıs 2011 14:33

    Socrates idolumdeki ve dusuncelerini örnek aldigim zatlardan bir tanesidir. "kendini tanı" felsefesi ise muhteşem bir idea dır.
    Çok begendim bu hikayeyi. Çok teşekkurler bizimle paylaştiginiz icin.

    YanıtlaSil
  2. bu güzel yorumunuz için ben teşekkür ederim

    YanıtlaSil
  3. Hikayeni beğendim.Daha önce söyleyip,söylemediğimi hatırlamıyorum.Arşivinde buna benzer çok sayıda hikayeler var.Bir veya iki sayfayı aşmayacak bu hikayeleri,toplam 50-60 sayfalık bir kitaba dönüştürebilirsin.Hikaye seçiminde yardımcı olabilirim.Ne dersin?Öpüyorum,sevgiler...

    YanıtlaSil
  4. Benim de kafamda bir hikaye kitabı yayınlamak var:) sadece kendi yazdıklarımdan mı olussun yoksa böyle sağdan soldan aldığım güzel hikayelrde olsun mu kararsızım... bardağım daha dolmadı...ama o dolma anından.. o haydi anında mutlaka ama mutlaka fikirlerini duymak istiyorum... seçime yardımcı olmanı istiyorum çok öptüm... sevgi... saygı...

    YanıtlaSil
  5. İstersen karma yapabilirsin.Kendi hikayelerini araya serpiştir.Senin hikayelerinle okuyucunun tepkisini al.Sonraki adımı,buna göre atarsın.Hikaye kitabın tematik de olabilir,karışık da olabilir.Mutluluk,ahlak,iyilik veya legend gibi tek bir konu veya bunların hepsi karışık olabilir.Öncelikle kendi hikayelerini kağıda dök,sonra bunlarla uyumlu olablecek diğer hikayeleri yanyana getir.Neyse,sen daha iyi bilirsin.Yazar olan sensin.Sevgiler,öptüm...

    YanıtlaSil
  6. beyin fırtınası oluyor benim için de... güzel ve yararlı fikirler veriyorsun... bardak damla damla doluyor...

    YanıtlaSil