7 Aralık 2011

Kendine karşı dürüst olmayı unutma.

Kendine karşı dürüst olmayı unutma. Nasıl? Üç şeyi hatırlamak gerekiyor.

1)Ne olman gerektiğini sana söyleyenleri asla dinleme: hep kendi iç sesini dinle,  sen nasıl olmak istiyorsun? Yoksa hayatın harcanır gider.

Bir dolu insan sana bir şeyler satmaya çalıştığından etrafında bin bir tane  baştan çıkarıcı şey var. Dünya bir süper-market ve  herkes sana malını satmaya çalışmakla meşgul; herkes birer satıcı. Çok fazla  sayıda satıcıya kulak verirsen çıldırırsın. Kimseyi dinleme, gözlerini kapat ve  iç sesini dinle. İşte meditasyon budur: iç  sese kulak vermek. Bu ilk adım.

2) Eğer ilk adımı attıysan ancak o zaman ikincisi mümkün  olur: asla bir maske takma. Öfkeliysen öfkeli ol. Bu risklidir, ama gülümseme,  çünkü bu dürüst olmaz. Ama sana kızdığında sırıtman öğretildi; oysa o sırıtış  sahte, bir maske gibi… Sadece bir dudak hareketi, hepsi o. Kalp öfkeyle, zehirle  dolu ve dudaklar gülümsüyor – sahte bir fenomen oluyorsun.

O zaman başka bir şey daha oluyor: gülümsemek istediğinde gülümseyemiyorsun.  Tüm mekanizman ters yüz olmuş, çünkü kızmak istediğinde kızmadın, nefret etmek  istediğinde etmedin. Şimdi sevmek istiyorsun; aniden mekanizmanın çalışmadığını  fark ediyorsun. Şimdi gülümsemek istiyorsun; bunun için zorlanıyorsun. Aslında  kalbin gülümseme ile dolu ve sen kahkaha atmak istiyorsun, ama gülemiyorsun,  kalbine bir şeyler takılıyor, boğazına bir şeyler takılıyor. Gülümseme bir türlü  gelmiyor, gelse de çok silik ve ölü oluyor. Seni mutlu etmiyor. İçin fıkır fıkır  olmuyor. Çevrende bir ışık yok.

Maske takma; bu yüzden mekanizmanda aksaklıklar yaratıyorsun – blokaj.  Bedeninde bir sürü blokaj var. Öfkesini bastıran bir insanın çenesi bloke olur.  Tüm öfkesi çeneye kadar yükselip orada kalır. Elleri çirkinleşir. Bir dansçının  zarif hareketlerine sahip olmaz; bu da öfkenin parmaklara akmasından kaynaklanır  – ve bloke olur. Unutma, öfke iki kaynaktan boşaltılır: dişler ve parmaklar. Tüm  hayvanlar öfkelendiklerinde dişleriyle ısırırlar veya elleriyle saldırırlar. O  yüzden öfke iki noktadan, tırnak ve dişlerden boşaltılır. Öfkeli insanlar daha fazla konuşurlar;  geveze bile olabilirler, çünkü bir şekilde enerjiyi birazcık boşaltabilmek için  çenenin çalışması gerekir. Ve öfkeli insanların elleri yamuklaşır, çirkinleşir.  Eğer enerji boşaltılırsa güzel ellere sahip olabilirler..

3) Sahici olmaktır; şimdiki zamana sadık kal,  çünkü tüm yalanlar ya geçmişten ya da gelecekten içeri sızar. Geçen geçmiştir –  üzerinde durma. Bunu bir yük gibi taşıma; öyle yaparsan senin şimdiki zamana  sadık kalmana, otantik olmana izin vermez. Ve henüz olmayanlar olmamıştır –  gereksiz yere gelecekle uğraşma; yoksa gelecek şimdiki zamanı ele geçirip yok  eder. Şimdiye sadık kal, işte o zaman sahici olacaksın. Şimdi ve burada varolmak  sahici olmaktır.

OSHO / Beden ile Zihni dengelemek kitabından

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder