14 Şubat 2012

Ruhunun Alnından Öpüyorum...

    

Kim demiş ki uzağındayım?

... Aç gönül gözünü…

Bak işte yanındayım.

İstesem ellerini de tutarım ya…

Kendimi tutuyorum.

Varsın, biraz daha özlesin ellerim ellerini…

Varsın, sonraya kalsın avuçlarını öpmek.

Şimdilik emeğinden öpüyorum…

Sıcacık şefkatinden öpüyorum.


Ama ah şu dudakların! Goncaların hasedi…

Goncaların gıptası dudakların. Öptüğümde yakan…

Öpmeyince yandığım dudakların.

 Gam değil;

Öpmediğime yanarım.

Ama engel olanı yakarım

 Ki şimdi sözünden öpüyorum…

Sözünün süzüldüğü özünden öpüyorum.


Ya gözlerin! Gözüm gibi baktığım…

Gözümün içinde sakladığım gözlerin.

Kahvenin en tatlısı gözlerin.

 Kâh elâya çalan…

Kâh pembeden çalan gözlerin.

Sonraya kalsın öpmek ama…

Kırk yıl hatır feda olsun her bir yudumuma…

Kahve gözlerini yudumluyorum.

 Sadece elâsından, pembesinden değil…

Gözünün nurundan öpüyorum.


Uzağında olduğumu söyleyenler…

Yalanlarında boğulsun.

Onlara inat işte;

Öpüyorum… Öpüyorum.

Ama meltem sanıyorsun ya sen;

Tenini çepeçevre saran şu tatlı sıcaklığı…

Gülüyorum.

 Tamam… Vazgeçtim tamam.

Şimdilik borcum olsun…

Borcumu ödemek ahdim olsun.

Ama öpmeden bırakmam

 Ki canım bildiğim canından öpüyorum.

Ama öpmezsem yaşayamam

Ki ruhunun alnından öpüyorum.

 14.02.2012 Sadi Atay

3 yorum:

  1. Sayende Cankız... "Fikir Annesi" sensin ya :)
    Okudukça benim de hoşuma gitmeye başladı... Annesi kadar güzel değil ya; idare eder :)

    YanıtlaSil