11 Ekim 2010

10.10.10 kutlamalarım...

Aslında böyle günler hep ilgimi çeker...özellikle kutlayayım diye uğraşmam...ama nedense 10.10.10'u kutlamak istiyordum. Olmadı...hiçbir şey denk düşmedi...

Günün programı annemle İkea'ya gitmek oldu. Annem reklamlardan etkilenmiş evdeki her eksiği İkea'dan tamamlayacağı gibi bir hisse kapılmış. Hah buldum diyecek zannediyor. Tabi iş bana düşüyor. Annem hah beni İkea'ya götür diyor. Tabi kıramıyorum anneyi. Atlıyoruz arabaya. Ve fakat benim yol bilgi dağarcağım çok kötü.Kötü olduğu kadar öğrenme zorluğu da çekiyorum. Bir kere hata yaptım hadi öğreneyim gibi bir durum söz konusu değil. Aynı yere defalarca kaybolarak gidebiliyorum. Yine de azimliyim.

İkea'ya ise sadece 2.köprüden gitmeyi biliyorum. Fakat arabada annemin gerek sohbeti, gerekse de elimi tutma girişimleriyle gerekse de benim yol bilgim vesilesiyle kendimi birinci köprüde buluyorum. Fakat birinci köprüden gitmeyi bilmediğim için geri dönüp ikinci köprü yoluna giriyoruz.

Bu arada bu yol konusunda tamamen anneme çektiğim için ondan bana hiç hayır yok. Tamamen yardımsız bir şekilde, tabelalarla ilerliyoruz. Bu arada 10.10.10 tarihi gözüme çarpıyor, ehh diyorum bari annemle kutlayayım bu günü diyorum ve günün anlam ve önemini annemle paylaşıyorum. Oooo ne güzel diyor o da...

Neyse ikinci köprü yolunda giderken, benim ikea binasının rengini görüp sağdan kavşaktan çıkmam gerekiyor. Annem soruyor ikea rengini değiştirirse ne olur ? Ne olacak diyorum bulamam. Gülüşüyoruz.

İkea binasını görüyorum fakat bir önceki sapaktan sapıyorum. Ümraniyeye varıyoruz. Fakat ben burdan da yolu bulamıyorum. Yaklaşık beş-altı kişiye sorduktan sonra hedefe kitlenebiliyoruz. İçerde ne var ne yok alabilirim. Acaip bir hırs geliyor içime...


Neyse eve gerekli bir kaç şeyi aldıktan sonra çiçek bölümüne varıyoruz. İkmizde çiçek ve yeşillik delisi olduğumuzdan burda çok vakit harcıyoruz. Bonzai'ler müthiş. Küçükleri var, büyükleri var. Acaip bir gövde yapısına sahipler. Birer tane alıp mutlu mesut geri dönüş yoluna çıkıyoruz.


işte bonzai...



Annem korkarak soruyor..Evi bulabilicen mi kızım..Dışardan güçlü içerden güçsüz bir sesle
Aşkolsun anne diyorum...Yol bulmak benim işim...Olmadı sorarız...buluruz diyorum. Bu arda gözüm Edirne tabelalarına kitlenmiş durumda. Neyse eve varmadan birde bi şeyler atıştırmak için duruyoruz. Zero'larımız 10.10.10 şerefine kaldırıyoruz.

Hep beraber nicelerine diyoruz...

Tabi gün böyle bitmiyor ama o da başka yazıya kalsın ...

Sağlıcakla...

4 yorum:

  1. Anette, oraya ilk gidenlerin çoğunun akibeti böyle oldu. Çok biçimsiz bir ulaşımı var oranın. Ümraniye sapağından sapmamak gerekiyor, bir sonraki sapaktan sapmalı. Oradan dönüş de ayrı bir dikkat gerektiriyor; gidiş de dönüş de bilmece gibi.
    Günün devamını öğrenemedik, ama geçmiş olsun diyorum. Çok sevdiğinize göre bonzaiye değmiş.

    İstanbul'a hoş geldin der, iyi geceler dilerim.

    Sevgiyle


    Hakan

    YanıtlaSil
  2. çok tatlı bir yorum yapmışsın teşekkür ederim. Sıkmamak için yazıyı böldün. Birkaçgüne yazıcam. Teşekkürler ilgine
    Sağlıcakla,

    YanıtlaSil
  3. ahh :)) bonzai muhteşemler koççaman bir afferim sana 101010 ,,, yol haritası tam sana göre kesinlikle tavsiye

    YanıtlaSil
  4. bonzailere bende bayıldım...heyyoooo ...tam 10.10.10 luk olmular :))))) yol haritasını inceleyiyeyim...
    sağol
    sağlıcakla,

    YanıtlaSil